Gençlik ve Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay, dopingle suçlanan Sürreyya hakkında konuştu. Atalay, Bakan Mehmet Ali Şahin'in de dopingden şüphelendiğini açıkladı.
Abone olGençlik ve Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay, Olimpiyatlardan çekildikten sonra dopingle suçlanan Sürreyya ile antrenörü ve eşi Yücel Kop'u Türkiye'ye çağırdıklarını belirterek, 'hızlı çekilmesi benim için de Bakan içinde şüpheli oldu' dedi Gençlik ve Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay, Süreyya Ayhan Kop'un olimpiyatlardan çekilmesiyle ilgili olarak medyada yer alan haberlerin ihbar olarak değerlendirildiğini belirterek, konuyla ilgili soruşturma başlatıldığını açıkladı. Atalay, Süreyya Ayhan Kop ile Yücel Kop'un Türkiye'ye çağırıldığını belirterek, "Olimpiyatlardan hızlı çekilmesi benim için de, Spordan Sorumlu Devlet Bakanımız için de şüpheli oldu" dedi. Gençlik ve Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü'nün Sıhhiye'deki ek binasında bir basın toplantısı düzenleyerek Süreyya Ayhan Kop'un olimpiyatlardan çekilmesi ve gündemdeki iddialarla ilgili açıklamalar yaptı. Uluslararası Atletizm Federasyonu'nun (IAAF), Dopingle Mücadele Ajansı'na (WADA) bağlı bağımsız numune alıcılarını, zaman zaman doping kontrolü için gönderdiğini belirten Gençlik ve Spor Genel Müdürü Atalay, "Onların Edirne'de Süreyya'dan kontrol istemeleri sırasında birtakım sıkıntılar yaşanmış. Süreyya Ayhan ve hocasını da Türkiye'ye çağırdık. Kendileriyle soruşturmanın bir parçası olarak görüşeceğiz, sizlerle her şeyi paylaşacağız. Uluslararası federasyon IAAF da soruşturmasını sürdürüyor. Onlar da sonucunu açıklayacak" dedi. "KONUYU DETAYLARIYLA ARAŞTIRIYORUZ" Devlet olarak sporcuların yetişmesi ve kamp çalışmaları için üzerlerine düşeni yaptıklarını, bilimin gerektirdiği şartlarda çalışma ortamı sağlandığını, eksikliklerin ve aksaklıkların giderilmesi için gerekenin yapıldığını ve yapılacağını kaydeden Atalay, medyada yer alan her türlü iddianın da ihbar olarak kabul edilerek gündeme alındığını vurguladı. Uluslararası kurallar gereği ellerindeki bulguları açıklayamadıklarını ifade eden Atalay, Süreyya Ayhan'ın dopingli olduğuna dair bilgilerin kendilerine bugün ulaştığını belirterek, "Şu anda konunun araştırılmasını istedik. Bunun üzerine gidiyoruz. Sporcular veya hocaları, savunmaları istenen insanlar, savunma yapmak için açıklama yapabilirler. Bu konuda çalışma yapıyoruz" şeklinde konuştu. Olimpiyat Hazırlıkları sürecince federasyonların sürekli olarak bilgilendirildiğini, Aytekin Temizer ve Mahmut Nedim Doral'ın kamplara gönderildiğini kaydeden Atalay, "Uluslararası federasyonlar ve WADA, sporcuların adreslerini bildirmemizi istiyor. Her an kontrollerinin yapılabilecek şekilde adreslerini istiyorlar, tesadüflere bırakmıyorlar. Bütün sporcuların adresleri kendilerine bildirilmiştir. Kontroller için gelindiğinde her sporcunun mutlaka doping kontrolü için idrar numunesi vermesi gerekiyor, vermeme gibi bir lüksü olamaz" diye konuştu. "HATA YAPAN CEZASINI BULUR, ÇEKER" Süreyya Ayhan'ın Edirne'deki kampı sırasında sık sık yapılan doping kontrolünden şikayetçi olduğunun hatırlatılması üzerine ise Atalay, "Hiçbir sporcunun böyle bir şikayette bulunmaya hakkı yok. Bir günde 5 numune de istense o kadar da alabilirler. 'Müsait değilim, olmaz' deme hakkı yok sporcuların. WADA her sporcuyu çalışma döneminde dopingden arındırmayı hedefliyor" şeklinde konuştu. Mehmet Atalay, Türkiye Atletizm Federasyonu Başkanı Mehmet Yurdadön'ün istifa edip etmeyeceği yönündeki bir soru üzerine ise şunları söyledi: "Biz olasılıklara göre hareket etmeyeceğiz. Belge ve bulgularla hareket edeceğiz. Hangi dalda soruşturma yapıyorsak, ona göre neticeyi söyleyeceğiz. Türkiye'de sporcuların bir olimpiyat veya dünya şampiyonası, yarış heyecanı olabilir. Sporcular kamp süresince hocalarına ve doktorlarına emanettir. Aksaklığın olmaması, eksikliğin olmaması gerekir. Kural bellidir, hata yapan cezasını bulur, çeker. Tüm dünyada demokrasi hakim. Biz kanun ve kurallar neyi gerektiriyorsa sonuna kadar uygulanmasını isteriz." "ANİDEN ÇEKİLMESİ BENİM İÇİN DE, BAKAN İÇİN DE ŞÜPHELİ VE ŞAŞIRTICI OLDU" Atalay, Süreyya Ayhan'ın gerçekten sakatlığı dolayısıyla mı olimpiyatlardan çekildiğinin sorulması üzerine, Süreyya Ayhan gibi elit sporcularla ve diğerleriyle olimpiyat hazırlık döneminde belli aralıklarla görüşüldüğünü, 11 Haziran'da Kayseri kampında da Süreyya'yı ziyaret ettiklerini hatırlatarak, "Kayseri'de şikayeti yoktu, morali yerindeydi. Oradan ayrıldıktan sonra sıkıntılar olmuş. Benim haberim olmadı bunlardan. Atletizm federasyonu başkanına soruyorum zaman zaman. 'Bir şey var mı?' diye. Federasyon başkanı 'problem yok' diyordu. Fakat Edirne'ye geldikten sonra sıkıntıları daha sonra öğrendik. 1 hafta önce Yücel hoca ile görüştüm. İlk defa orada görüştüm. İdmanları eksik bıraktıklarını, midesinin kanadığını, oluşan antrenman eksiklikleri dolayısıyla yükleme yapıldığını söyledi. İki gün önce yine aradım. 'Durum düzeliyor mu?' diye sordum, 'İstediğimiz gibi gitmiyor. Bize cevap vermiyor. Böyle olursa, böyle devam ederse çalışma da yapamıyoruz, yarışa az bir zaman kaldı, toparlanamayabiliriz, belki çekilebiliriz. Bu ayın 12'sinden sonra belli olur dedi' bana. Ben 12'sinde belli olacağını düşünerek dün bir kez daha arayacaktım. Biz aramadan onlar aradı; yarıştan çekilmeyi düşünüyoruz, doktor raporları böyle diyerek" diye konuştu. Halter Federasyonu kampı ziyaretleri sırasında gelişen olay üzerine Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin ve federasyon başkanıyla olağanüstü toplandıklarını ifade eden Atalay, "Hızlı çekilmesi benim için de şüpheli ve şaşırtıcı oldu. Bakan için de şaşırtıcı oldu. Bu olaylar üzerine soruşturma yapma gereği biraz da bundan doğdu" dedi. Stresten hatalar olabileceğini ve bunların maruz görülmesi gerektiğini savunan Mehmet Atalay, Türkiye'de final sendromunun her zaman olduğunu ve bunun aşılması için psikolojik hizmet verildiğini anlattı. Sporcuların problemlerinin kamuoyuna yansıtılmadan çözülmeye çalışıldığını vurgulayan Atalay, soru işaretlerinin kısa sürede çözüleceğini sözlerine ekledi. "2 VEYA 4 YIL MÜSABAKALARDAN UZAKLAŞTIRILMA CEZASI VERİLİR" Türkiye Olimpiyat Kafilesi Sağlık Ekibi Başkanı Kaya Livanelioğlu da uluslararası bir soruşturma yürütüldüğünü kaydederek, "Dünya Anti Doping kurallarına göre idrar değişimi doping olarak değerlendirilir ve cezaya tabidir. Her vaka farklıdır. Yasaklı madde ve metoda, prosedürün düzgün gidip gitmediğine göre cevap verilir. Genellikle 2 veya 4 yıl müsabakalardan uzaklaştırılma cezası verilir" dedi