BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
HABER /  POLİTİKA

Bakan Bozdağ’dan Kılıçdaroğlu'na kaset göndermesi! "Varsa açıklayın, çıkınca kıyamet kopacak"

ŞANLIURFA’da yerel ve ulusal basının temsilcileriyle bir araya gelen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, İmralı’da PKK elebaşı Öcalan ile görüşme iddiaları ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisi hakkında düzmece kaset olduğu açıklamaların değerlendirdi. Öcalan ile görüşme iddialarına ilişkin “Böyle bir bilgi, belge varsa açıklayın" diyen Bozdağ ayrıca, “Böyle bir kaset var anlaşılan ki çıkınca kıyamet kopacak, şimdiden ön alıyorlar” dedi.

Abone ol

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, seçim bölgesi Şanlıurfa’da yerel ve ulusal basının temsilcileriyle bir araya geldi. Bozdağ, İmralı’da PKK terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’la görüşme iddiaları ve CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisi ile ilgili kaset kumpası kurulacağı iddialarına cevap verdi.

 İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in açıklamalarına tepki gösteren Bakan Bozdağ, “Meral Akşener’in açıklamaları çok talihsiz bir açıklama demeyeceğim, çünkü bilerek yapılmış bir açıklama olarak değerlendiriyoruz. Bizim oradaki cezaevinin güvenlik kısmında, çatısında birtakım sıkıntılar olması nedeniyle, yağmurda da akıntılar olması nedeniyle ilgili yer komutanlığının talebi üzerine o askerlerin konuşlu bulunduğu binalarda sadece inceleme yapmak ve ne ihtiyaç var, bunu tespit etmek, bununla ilgili teknik değerlendirme yapmak üzere talepte bulunuyor ve bunun üzerine de bakanlık oraya inşaat mühendisi, makina mühendisi, bir de tetkik hakimi gönderiliyor ve bunlar sadece askerlerimizin konuşlu bulunduğu, güvenlik aldığı yerlerde inceleme yapıyorlar. Teknik raporu da bakanlığımıza sunuyorlar. Şimdi Akşener'e bu yazışmalar ve ziyaretler aktarılıyor. Halbuki yazışma metinlerini okusa talebin kimden geldiği, ne için geldiği, gidenlerin ne yaptığı da bütün burada yazılı ve açık. Ben onun üzerine dedim ki 'Yalan söylüyor bunlar.' Şimdi gene söylüyorum, yalan söylüyorlar. Çünkü bile bile bu yazıları çarpıtıyorlar. Çarpıtılmayacak bir yazıdan öyle bir sonuç çıkarmak çok net söylüyorum bile isteye kamuoyunu aldatmaktır” dedi.

"Böyle bir belge varsa açıklayın"

Bununla ilgili daha önce de açıklama yaptığını söyleyen Bozdağ, “Böyle bir bilgi, belge varsa açıklayın. Şimdi hemen başka bir kanala geçti. Efendim ben söylersem zarar görürmüş, ben söylersem şöyle. Dün bir yargı mensubuydu, şimdi daha üste çıkıyor. Her gün yalana irtifa kazandırıyor. Buradan çok net söylüyorum, böyle bir hadise söz konusu değildir. Tamamen gerçek dışıdır. Bugün Adalet Bakanlığı sitesinden de zaten bu bilgileri yayınlayacağız. Kişisel bilgileri mahfuz etmek suretiyle yayınlayacağımızı da buradan ifade etmek isterim. Ben buradan çağrı yapıyorum, ya siz AK Parti’nin zarar görmesini, daha doğru ifadeyle seçimde kaybetmesini istemiyor musunuz? İstiyorsanız madem öyle bir görüşme var, koy da biz oy kaybedelim ama yok” ifadelerini kullandı.
Kandil'in Kılıçdaroğlu'nu desteklediğini söyleyen Bozdağ, “Kandil açıklama yaptı, biz Kılıçdaroğlu'nu destekliyoruz diye. HDP açıklama yaptı aday çıkarmayacağız diye. Emek ve Özgürlük İttifakı, Yeşil Sol Parti açıklama yaptı, dediler ki 'Biz Kılıçdaroğlu’nu destekleme kararı aldık. Herkesi Kılıçdaroğlu’na oy vermeye davet ediyoruz. Bir oy Yeşil Sol Parti'ye, bir oy Kılıçdaroğlu’na.' Aynısını Meral Hanım da söylüyor, 'Bir oy Meral'e, bir oy Kemal'e' diyor. Elbette bundan Şanlıurfalılar da rahatsız, aziz milletimizin her bir ferdi de rahatsız. Şimdi Kandil’in olduğu yerde ben olmam, HDP’nin gölgesinin olduğu yerde ben olmam, onları destekliyorsa ben yokum diye açıklamaları biz yapmadık, bunlar yaptılar. Ama şimdi Kandil masaya hükmediyor ve masadaki genel başkanlardan daha çok Yeşil Sol Parti, HDP bileşenleri ve Kandil çalışma yapıyor. Peki biz bunu söylemeyecek miyiz. Söyleyince de sıkışınca oradan bak işte AK Parti de şunu yapıyor, bunu yapıyor diye İmralı yalanını ortaya atıyorlar. Bu onları kurtarmaz. Çünkü milletin gözü önünde bu kadar büyük laflar söyleyip, ondan sonra da o lafları söylememiş gibi davranmak bu milletin aklıyla alay etmektir. Maalesef bunu yapıyorlar. Aziz milletimiz basireti ve ferasetiyle bunu bozacaktır. Bunlara en güzel cevabı verecektir. 'Bir yargı mensubu' diyor, şimdi 'yüksek yargı mensubu' diyor. Efendim adı kimlerse, 'Elimde resmi yazı var' diyor ve şimdi resmi yazı varsa ben de söylüyorum bu resmi yazıyı açıklaması lazım. Ben açıklıyorum onun elindeki resmi yazıyı. Nereden biliyorsunuz, başka bir yazı yok çünkü. Tek yazı var elimizde, onun dışında yazı yok. Eğer uydurmadılarsa onu bilmiyorum ama uydurdularsa onu da açıklasınlar ki uydurma bir yazı mı değil mi onu da değerlendirelim. Milletimiz yalan dolan siyasetine prim vermeyecektir. Gözüyle gördüğü, kulağıyla duyduğuna gereken cevabı verecektir” dedi.

"Tehdit ediyorlarsa hukuk gereğini yapar"

Kılıçdaroğlu’nun kaset konusundaki açıklamalarına ilişkin de Bakan Bozdağ, “Sosyal medyada Kılıçdaroğlu'nun ‘Benimle ilgili kaset var, her an çıkabilir, aman ha inanmayın'. Biz nereden bilelim seninle ilgili kaset var mı yok mu. Hatta Demirtaş da açıklama yapıyor, ‘Aman böyle bir kaset çıkacak inanmayın’. O zaman bu kaset demek ki var ve bunlar biliyorlar. Böyle bir kaset var anlaşılan ki çıkınca kıyamet kopacak, şimdiden ön alıyorlar. Sizi tehdit mi ettiler, şantaj mı yaptılar onu da bilmiyoruz. Ben buradan çağrı yapıyorum, Kılıçdaroğlu eğer kendisine bir tehdit veya şantaj varsa cumhuriyet savcılıklarına lütfen müracaat etsin. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımıza veya İstanbul’a veya nerede istiyorsa müracaat etsin ‘Beni tehdit ediyorlar, şantaj yapıyorlar’ diye. Ama seçim yaklaştıkça manipülasyonlar artıyor. Daha önce 'suikastlar olacak, şunlar olacak, bunlar olacak' diyorlardı, hiçbiri olmadı” dedi.

Kılıçdaroğlu’nu 17-25 Aralık için başta Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ailesi olmak üzere Türk halkından özür dilemeye davet eden Bozdağ, “Tabii burada bir başka şey daha söyledi, 'Bu fake, 17-25 Aralık'ta Erdoğan’ın başına gelen gibi' diyor. Ve 17-25 Aralık’ta FETÖ’cü hain teröristlerin Cumhurbaşkanımız hakkında ortaya koydukları kumpas ve kurmacanın fake olduğunu da ifade etti. Soruşturmanın gizliliği nedeniyle gazeteciler veyahut da başkaları bunu yazamazken, Kılıçdaroğlu kurma kasetleri grupta getirdi canlı yayında verdi. Çünkü yasama sorumsuzluğu çerçevesinde suç oluşturmayacak, medya ve diğerleri de oradan alıp bunu kullanacaktı. Bunu yaptı. 'Ben hakkımda böyle bir şey çıksa istifa ederim' diyen Kılıçdaroğlu, eğer etik ve ahlaki değerlere saygısı varsa çıkıp Türk kamuoyuna iftiraya ve kurmacaya alet olduğunu itiraf ederek, Cumhurbaşkanımıza ve ailesine yaptığı haksızlık nedeniyle özür dilemesi, hata ettim, yanlış ettim demesi gerekmez mi. Ben Kılıçdaroğlu’nu bir kez daha özür dilemeye davet ediyorum. Hem aldattığı için Türk kamuoyundan özür dilemeli, hem de FETÖ terör örgütünün ihanetine bilerek ya da bilmeyerek verdiği destekten dolayı ve Cumhurbaşkanımızın şahsına ve ailesine dönük iftiraların hakikat gibi algılanmasına yol açsın diye yaptığı gayretlerden dolayı pişmanlığını göstermeli, cumhurbaşkanımızdan özür dilemelidir. Yani söyle söyle yanına kalsın, bu ahlaki bir yaklaşım değildir. Ama özür dilemezse veyahut da gereğini yapmazsa emin olun sandıkta Şanlıurfalılar ve aziz milletimiz ona en güzel cevabı vereceklerdir” diye konuştu.