AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye’nin Yunanistan ile ilişkilerinin en yüksek seviyede olmasını arzulamakta olduğunu söyledi.<...
Abone olAB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye’nin Yunanistan ile ilişkilerinin en yüksek seviyede olmasını arzulamakta olduğunu söyledi.
Bakan Bağış, Atina’da düzenlenen “Mediterranean Luxury Travel Summit 2013 (Akdeniz Lüks Seyahat Zirvesi 2013)” adlı konferansa katılarak “Cooperation in the Region (Bölgede İşbirliği)” konulu bir konuşma yaptı. Konuşmasına, bu etkinliği organize eden SGT şirketine, International Herald Tribune ve Kathemerini gazetelerine, Türkiye ve Yunanistan arasındaki işbirliğini ilerletmek için bir fırsat sağladıkları için teşekkürlerini sunarak başlayan Bağış, “Akdeniz Lüks Seyahat Zirvesi, turizm sektörünün problemlerini ve bölgesel işbirliğini tartışmak için mükemmel bir platform sağlıyor. En beğendiğim kitaplardan Simyacı’da yazdığı gibi, ‘Bir şey istediğin zaman, bütün evren arzunun gerçekleşmesi için işbirliği yapar’” dedi.
LÜKS TURİZMİ
Lüks tatillere bütçesi yeten insanların sayısının arttıkça, lüks turizminin geleceğinin parlak göründüğünü söyleyen Bakan Bağış, “Otantiklik, yeni deneyimler ve ayrıcalıklı olmaya yönelik artan talep, yerel toplulukların kültür ve geleneklerini yansıtan yerlere ilgiyi artıracaktır. Bugün, burada, dostlar olarak, herkes için daha zengin ve müreffeh bir gelecek meydana getirmek için, hem ihtiyaçlar hem de lükslerle ilgileniyoruz. Lüks turizminin en önemli yanı, şüphesiz ki, kişiselleştirme ihtiyacı ve israfın şekil almasıdır. Yoksullukta eşitlik değil, fırsat ve rahatlıkta eşitlik için çaba harcamalıyız” ifadelerini kullandı.
Bağış, bu kavramların herkesi kucaklaması, kapsaması için gayret gösterilmesi gerektiğini dile getirerek, “Günümüzde, lüks seyahatlere katılanlar ve tatilciler arasında, basitlik ve kusursuz hizmet, temel beklentilerden biridir. Bugün dünyanın her köşesinden gelen dostlarımızla, Akdeniz Lüks Seyahat Zirvesinde, kusurları gidermek ve büyüleyici yazlar, sıcak kışlara doğru yelken açmak istiyoruz” diye konuştu.
TURİZMİ GELİŞTİRME
Yılda bir-iki kez tatil yapanlara yönelik kıyı turizminin, güzel bir teşebbüs olduğunu fakat turizmin tam potansiyelinin, turizmi yıl boyu süren bir endüstriye dönüştürmedikçe ortaya çıkarılamayacağını söyleyen Bağış, “Türkiye, turizm endüstrisinin kültürel ve dinsel yanlarına odaklanarak, sezon dışında turizm gelirlerinin artışını teşvik etmiştir. Türkiye ve Yunanistan, dünyanın en güzel yerlerine ev sahipliği yapmaktadır. Bu yüzden, mavi denizlerden, göklerden ve bu ikisi arasındaki her şeyden azami fayda sağlamaya çalışmalıyız. Günümüzde deniz turizmi, lüks tatil endüstrisinin yeni seçimidir ve bu duruma ayak uydurmalıyız. Eğer yüzmeyi bilmiyorsanız, sınırlarınızın yüzde 70’inin denizde olması bir anlam ifade etmez” dedi.
TÜRKİYE’DE TURİZM
Dünyanın en çok ziyaret edilen 6. ülkesinin Türkiye olduğuna değinen Bakan Egemen Bağış, “Türkiye, sayısız sahil şeritleri, doğal güzellikleri, eşsiz tarihi ve dini mekanları, uygun iklimi, gelişen turizm altyapısı ve konukseverlik geleneği ile turistlerin cazibe merkezi olmuştur. 2002’de Türkiye’ye gelen turist sayısı 13 milyon civarında iken, bu sayı 2012 yılında 30 milyonun üzerine çıkmıştır. 2020 yılına kadar, Türkiye’ye gelen yıllık turist sayısı 50 milyona ulaşacaktır. 2013 yılında 37 milyondan fazla turistin ülkemizi ziyaret etmesi bekleniyor. Turistlerin Türkiye’de harcadığı döviz miktarı 16,5 milyar avroya ulaşmıştır. 2023 için bir turizm stratejimiz var. Mevcut koşullar ve planlanan turizm, altyapı ve mali yatırımlarla beraber, Türkiye, 2023 yılına kadar en çok turist alan 5 ülke arasına yerleşecektir” şeklinde konuştu.
TÜRK-YUNAN İLİŞKİLERİ
Son tahminlere göre, dünya genelinde turizmden elde edilen gelirin, 2012’de yüzde 4 oranında arttığını ve 1 trilyon doları geçtiğini belirten Bağış şöyle konuştu:
“Bugün cevaplamamız gereken en önemli sorulardan biri, bu 1 trilyon dolarlık pastanın Doğu Akdeniz Bölgesi’ne düşen kısmını nasıl arttırabiliriz olmalıdır. Bu sorunun kolay bir cevabı yok. Fakat ülkeler arası ilişkilerde olduğu gibi, burada da çeşitli faktörler birbirini etkiliyor. Ekonomik ilişkiler siyasi ilişkileri, bunlar da güvenlik, refah, nüfuz ve uluslararası tanınırlığı etkiliyor. İki ülke arasındaki ilişkilerin denkleminde, hiçbir değişken birbirinden bağımsız değildir. Türkiye, Yunanistan ile ilişkilerinin en yüksek seviyede olmasını arzulamaktadır ve kazançlı bir işbirliğinin, bolluk ve başarı ile ifade edilen bir Doğu Akdeniz bölgesinin temelini atacağına inanmaktadır. Türkiye, iyi niyetini göstermek için, son 10 yılda Yunanistan ile ticaretini yüzde 100 oranında artırmıştır. Fakat 3,5-4 milyar avro ticaret hacmi, bizim gibi birbirine çok yakın olan iki ülke için yeterli değildir. Birkaç ay önce, Başbakan Samaras, Türkiye-Yunanistan Üst Düzey İşbirliği Anlaşması’nın yeni mutabakat zaptını görüşmek için Türkiye’yi ziyaret etti. Eğer işbirliğimizi daha ileri bir seviyeye taşımak istiyorsak, bu adımlar atılmalıdır. Binlerce yıl öncesine dayanan ortak bir tarihimiz varken, ufak tefek anlaşmazlıkları devam ettirip, buna rağmen bölgede etkin aktörler olmayı umut edemeyiz. Türkiye ve Yunanistan’ın, enerji kapasitesi olsun, güvenlik olsun, ekonomik dinamizm olsun, her alanda harekete geçirilmemiş bir potansiyeli vardır. Yunanistan’ın mevcut ekonomik krizden kurtulmasına yardım etmenin en uygun yolunun, kararlı bir duruş olduğuna inanıyorum. Ümit ediyorum ki, bugün, daha güzel günlerin müjdecisi olsun. Martin Luther King’in söylediği gibi, ‘Yıldızları sadece karanlıkta görebilirsiniz.’”
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:
“Bir taraf, diğerini, varlığını tehdit eden en büyük dış tehlike olarak görmeye devam ederse, anlamlı bir ilişki kurulamaz. Kendimizi, Soğuk Savaş’ı hatırlatan bu prangalardan kurtarmak için mücadele etmeliyiz. Eğer daha önce gösterdiğiniz çabalar başarısız olmuşsa, başarılı olmak için yeni, daha önce denenmiş yöntemler bulmalısınız. Eğer güçlü ve kararlıysanız, çözülmeyecek sorun yoktur.”
İLİŞKİLERİN GELECEĞİ
İki ülke arasındaki iletişimde sınırları kaldırmak için her iki tarafın da çaba göstermesi gerektiğini vurgulayan Bağış, Otomobil üreticisi Ford Motor Company’nin kurucusu olan Henry Ford’un, ‘Uygulamaya geçirilmeyen vizyon, sadece bir yanılgıdır’ sözünü örnek verdi.
Bağış konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Türk-Yunan ortaklığı bir günde oluşturulamaz. Fakat Winston Churchill’in söylediği gibi, dün ve bugün arasında bir kavga çıkarsa, yarın kaybeder. Yunanistan ve Türkiye’nin ilişkilerini güçlendirme ve daha iyi bir bölge ve dünya için birbirini desteklemeyi tercih edeceğinden eminim.”