BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,31
ALTIN 2.837,00
HABER /  GÜNCEL

Bahçeli'yi sevmeyen ülkücünün işi mi?

Kaset skandallarıyla sarsılan MHP'de yaşanan gelişmeleri tanınmış ülkücü Musa Serdar Çelebi değerlendirdi.

Abone ol

İNTERNETHABER.COM- Üç ay önce 'Kürt sorununu ülkücüler çözer' sözleriyle ezberleri bozan Çelebi, kaset skandalıyla ilgili "" diyor.

Seçime az bir süre kala zor günler geçiren MHP'ye komplo mu kuruluyor? Kasetler parti içinden mi yoksa daha büyük bir organizasyonun parçası mı? İddialar havada uçuşuyor. İşte bu ortamda MHP'yi çok yakından bilen bir ülkücü olan Musa Serdar Çelebi'ye çevrildi.

Ülkücü camianın önde gelen isimlerinden Musa Serdar Çelebi, MHP'de yaşanan seks kaseti skandallarıyla ilgili Radikal gazetesi yazarı Ezgi Başaran'a konuştu. Çelebi, ülkücülerin neden böyle bir yöntem izlemeyeceğini yazara anlattı:

"ÜLKÜCÜLER MERTÇE ÇARPIŞIR"

"Almanya’yı avucum içi kadar iyi biliyorum. Oradaki ülkü ocakları böyle kasetler hazırlamaz. Evet teşkilat içinde Bahçeli’ye karşı bir memnuniyetsizlik var ama bizim ülkücüler fikirleriyle mertçe çarpışır, böyle kaçak dövüşmez. Zaten her yerde bu yönetime neden karşı olduklarını anlatıyorlar. Ayrıca hiçbir ülkücü istemez, MHP baraj altında kalsın…"

Kasetin seçim öncesi çıkmasının MHP'yi yeniden düzenleme operasyonunun parçası olduğunu düşünen Çelebi, baraj tehlikesi yaşayan partiye hiç bir ülkücünün tenezzül etmeyeceğini şu sözlerle savunuyor:

"KOMPLO AMA NEGATİF ETKİLİYOR"

“Evet ülkücüler MHP’nin baraja takılmasını istemez ve bu kaset olayını komplo olarak değerlendiriyorlar. Ama komplo dedikleri kasetin seçimden hemen önce ortaya çıkması. Yoksa içeriğine inanıyorlar ve negatif yönde etkileniyorlar. Bunun maalesef sandığa yansıyacağını düşünüyorum. Bu kasetler MHP’yi yeniden düzenleme operasyonudur. Bazıları, bu kaset meselesinin Bahçeli’den hazzetmeyen ülkücülerin işi olduğu düşünebilir ama hiçbir ülkücü Meclis’e girmemiş bir MHP’ye sebep olmaz, hele de böyle belden aşağı yöntemlerle…”

KİMDİR

12 Eylül öncesinin önemli ülkücülerindendi. Darbeden sonra Almanya’ya kaçtı. Avrupa’daki diğer kaçak ülkücülerin oturma ve çalışma izinleri için uğraştı. Adı Mehmet Ali Ağca ile birlikte Abdi İpekçi ve Papa suikastine karıştığı iddiasıyla 1982-1986 yılları arasında Roma’da yargılandı. Delil yetersizliğinden serbest kaldı. Alparslan Türkeş tarafından Avrupa Demokratik Ülkücü Türk Federasyonu ve Avrupa Türk İslam Kültür Dernekleri Birliği (ATİB) Genel Başkanlığı’na getirildi. Türkeş’in ölümünden sonra bir dönem Muhsin Yazıcıoğlu’nun Büyük Birlik Partisi’nde yer aldı.