BIST 9.563
DOLAR 37,92
EURO 41,00
ALTIN 3.799,33
15°İstanbul
HABER /  POLİTİKA

Bahçelinin Erdoğan planı

MHP lideri Bahçeli, grup toplantısında partililere sesleniyor. Bahçeli'nin ilk gündem maddesi yine yolsuzluklar oldu.

Abone ol

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, grup toplantısında partililere sesleniyor. Bahçeli'nin ilk gündem maddesi yine yolsuzluklar oldu. Bahçeli, yüce divan tehtidini sürdürdü ve Erdoğan için bu yolun mutlaka açılacağını söyledi.

İşte Bahçeli'nin grup toplantısından bazı satır başları;

Mumbai saldırıları kaygı verici: Geçen hafta Hindistan'ın Mumbai kentinde düzenlenen eş zamanlı terör saldırılarında, 13 ayrı ülkeden toplam 200’e yakın kişi ölmüş, 300’ü aşkın kişi de yaralanmıştır.

Bu kaygı veren ve dehşet uyandıran vahim olayın üzücü olan bir tarafı da, saldırganların komşu ülke Pakistan’dan gelmeleri ve İslam dinini seçmiş bulunmalarıdır.

Yokluk, yoksulluk, geri kalmışlık çemberini bir türlü kıramayan, ülkelerini küresel sömürülerden kurtaramayan mazlum din kardeşlerimizin, yaşadıkları bu ağır buhrana ilave olarak, içine düştükleri şiddet ve terör çarkı bu dönemin en büyük trajedilerinden birisi olmuştur.

Türkiye'nin kayıp yılı: 2008 yılı Türkiye’miz için siyasi ve ekonomik krizler, belirsizlikler, çalkantılar ve gerginliklerle geçen kayıp bir yıl olmuştur.

Bütün yapıcı çabalarımıza rağmen siyaset kurumu tıkanmış, Türkiye kronik ve acil sorunlarına çözüm üretme kabiliyetinden uzaklaşmıştır.

Yoksulluğun ve işsizliğin pençesinde kıvranan Türk milletinin yaşadığı sıkıntılar, Türkiye’nin iç ve dış güvenlik alanında karşı karşıya bırakıldığı tehlikeler ve tuzaklar ortadayken, bu karanlık tablonun mimarı Başbakan’ın hâlâ pembe Türkiye tabloları çizmeye çalışması, makul bir izahı bulunmayan, siyasi ve sosyal açılardan marazi bir durumdur.

AKP yönetimi Türkiye’yi tanınmaz hale getirmiş, kırıp dökmediği, yakıp yıkmadığı hiçbir şey bırakmamış, geride israf edilmiş fırsatlar ve boşa geçirilmiş yıllar kalmıştır.

Erdoğan'ın sabıkalı kartviziti: Başbakan Erdoğan’ın, partisini, altı yıllık icraatını ve sözde kazandırdığı yenilikleri tanımlarken süslü ve parlak ifadeleri kullanması karşımızdaki acı gerçekleri değiştirmeyecektir.

Siyasi geçmişi, zihniyeti ve altı yıllık icraatı ile Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kartvizitinde ;

İnanç hortumcusu, cepheleşme mimarı, manevi değer karaborsacısı, yolsuzluk yorgunu, yıkım taşeronu, AB ve ABD’nin sadık hizmetkârı, bölücülüğün örtülü hamisi, dokunulmazlığı kullanan adalet kaçkını ve, ilkesi, inancı, iradesi ve Türkiye heyecanı olmayan ucuz istismar simsarı, yazdığı bilinmektedir.

Terör ve etnik mücadelede, ekonomik krize karşı tedbir almada, Türkiye’nin sorunlarını makul çözümlere kavuşturmada, siyasete ahlaki bir temel kazandırmada, Temiz siyaset-temiz yönetim anlayışının icaplarını hayata geçirmede isteksiz ve hantal kalan AKP;

Yolsuzlukta, kul ve yetim hakkına el uzatmada, milli servetleri Körfez şeyhlerine ve karanlık odaklara peşkeş çekmede, belediyelerde imar ve ihale çeteleri oluşturmada, kamu kaynaklarıyla yandaş basını beslemede, Bölücülüğe ümit ve cesaret vermede, Türkiye’nin milli çıkarlarını siyasi ve şahsi hesaplara alet etmede, büyük bir heyecanla hep ön safta olmuştur. Geçtiğimiz altı yıl boyunca, AKP’nin ampulü vurguncuların, soyguncuların, Türkiye’nin kaynaklarını talan etmek için seferber olanların önünü ve yolunu aydınlatmıştır.

Erdoğan politik oyunlar oynuyor:  “Yağmurda yürüyüp ıslanmamak mümkün değil“ diyerek şimdiden krize karşı mazeretler üretmeye çalışan Başbakan Erdoğan için yoksulluk, işsizlik ve çaresizlik içinde çırpınanlar; sadece siyasi mülahazalar sebebiyle hatırlanıp gündeme getirilmekte ve politik hamlelerine alet edilmektedir.

Biz Başbakan’ın sözünü ettiği bu yağmuru, daha kara bulutlar görünür görünmez aylar öncesinden haber vermiş, yağmur sağanağa dönmeden tedbir alınmasını talep ederek halde yaşanacak selin ağır tahribata neden olacağını söylemiştik.

Maalesef aradan geçen süre bizleri haklı çıkarmak üzeredir. Sürecin bu şekilde gitmesi durumunda; kriz, Başbakan Erdoğan ve partisini siyasi tarihin karanlık tüneline itecek bir daha da oradan çıkarmayacaktır. 

Burada bizi ilgilendiren asıl husus, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin akıbeti değildir.Aziz milletimizin her yönden maruz kalacağı ağır buhran halidir.

Bu krizin hesabını Erdoğan verecektir: Krizin baskınını ve etkisini hissettirdiği bu zaman içinde, var olan uyumsuzluğun ve çelişkinin hesabını kim verecektir?

Biz, Başbakan Erdoğan ve yol arkadaşlarında görülen uyum ve koordinasyon eksikliği derken, bu ve benzeri garabet durumları kast etmiştik.

Bunun sonucunda önümüzdeki dönemlerde hayat şartlarının ağırlaşacağı, geçim zorluklarının artacağı, şikâyetlerin yoğunlaşacağını söylemek yanlış olmayacaktır.

Israrla ve inatla, bir sel gibi ilerleyen ekonomik krizin teğet geçeceğini tekrarlayan Başbakan Erdoğan, krizin fırsata çevrileceğini de durmadan dile getirmektedir.

Eğer Başbakan Erdoğan’ın fırsattan kast ettiği; paradan para kazanan yağmacı, talancı, ihale komisyoncusu siyasi yandaşlarıysa diyeceğimiz bir şey yoktur.

Terör Amanoslar'a kadar ulaşmıştır: Son olarak, Amanoslar’a kadar ulaşan PKK’lı teröristlerin saldırıları sonucu iki polis memurumuzun şehadeti, terörün artan cesaretini göstermesi bakımından önemli bir eylem olarak görülmelidir.

Bu vesile ile, Aziz şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet, milletimize, emniyet mensuplarına ve kederli ailelerine başsağlığı diliyorum.

X
Close menu