BIST 9.725
DOLAR 35,19
EURO 36,75
ALTIN 2.972,61
HABER /  GÜNCEL

Bahçeli'den taksitli şantaj iddiası

MHP lideri Devlet Bahçeli AB'nin Türkiye'nin özürlü aday muamelesi yaptığını öne sürdü. AB zirvesini değerlendiren Bahçeli, şantaj sürecinin başladığını iddia etti.

Abone ol

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AB Zirvesi ile ''Türkiye'yi özürlü bir aday ülke olarak gören ve AB'nin dışında tutmayı amaçlayan onur kırıcı ayrımcılığın'' tescil edildiğini savunarak, ''3 Ekim 2005 tarihi, AK Parti'nin aczinin bedelinin, Türkiye'den taksit taksit tahsil edileceği bir tehdit ve şantaj sürecinin başlangıcıdır'' dedi. Bahçeli, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, 16-17 Aralık'taki AB zirvesini değerlendirdi. Çağdaşlaşma adı altında sahneye konulan büyük bir ''ihanet oyunu'' ile Türkiye'nin içerden çökertilmeye, teslim alınmaya çalışıldığını öne süren Bahçeli, iktidar ve AB'yi maddi kazanç kapısı olarak gören bir avuç ''inançsız ve ilkesiz çıkar grubunun'', bu oyunun aktörleri, senaristleri ve yönetmenleri olarak sahneye çıktığını savundu. ''AB hayal ticaretinin'' sürdürülmesi için yeni bir pazarlama zemini hazırlandığını ifade eden Bahçeli, Brüksel zirvesi kararlarının, millete yansıtılış biçimi, bu konuda yapılan yorum ve değerlendirmelerin, ''bazı kesimlerin tedavi kabul etmeyecek kadar kangren haline gelen siyasi ve ahlaki zaafını bir kere daha ortaya koyduğunu'' ileri sürdü. ''KIBRIS İÇİN ANAHTAR TESLİMİ HAZIRLIĞI'' ''Türkiye'yi özürlü bir aday ülke olarak gören ve AB'nin dışında tutmayı amaçlayan onur kırıcı ayrımcılık, zirve kararıyla tescil edilerek, resmiyet kazanmıştır'' diyen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Zirvede Türkiye'ye verilen tek şey, bir dizi ağır şartların boyunduruğunda, içi boşaltılmış ve göstermelik bir süreç başlatılması için bir tarih verilmesi olmuştur. Daha da vahimi, bu boş tarih bile, icat edilen yeni bir Kıbrıs kriterine bağlanmış ve Kıbrıs Rumlarının tanınması, bu göstermelik sürecin başlatılması için ön şart olarak Türkiye'ye dayatılmıştır. Zirve kararına bakıldığında, asıl amacın Türkiye'yi AB'nin kontrolünde ve yörüngesinde tutmak olduğu kolaylıkla anlaşılacaktır. Kıbrıs Türklerini adeta Türkiye'nin sırtında bir kambur olarak gördüğünü saklamayan AKP ve Başbakan Erdoğan'ın, 2004 yılı içinde Rumlara teslim edemediği Kıbrıslı kardeşlerimizi, şimdi de AB'nin bu dayatmasıyla, bu göstermelik süreci başlatabilmek için anahtar teslimi hazırlığı içinde olduğu anlaşılmaktadır.'' ''SİYASİ VE AHLAKİ PİŞKİNLİK'' Bahçeli, Brüksel'de teslim olan AK Parti'nin bunu zafer gibi göstermeye çalışmasının, her bakımdan ''siyasi ve ahlaki pişkinlik'' olduğunu iddia ederek, 3 Ekim 2005 tarihinin, AK Parti'nin aczinin bedelinin Türkiye'den taksit taksit tahsil edileceği bir tehdit ve şantaj sürecinin başlangıç tarihi olduğunu savundu. İçi boş sürecin, Türkiye'ye ve Türk vatandaşlarına siyasi ve ekonomik hiçbir yararının olmayacağını ifade eden Bahçeli, Türkiye'nin adeta ''şamar oğlanı'' haline getirileceğini ileri sürdü. Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti yöneticilerine, ''hayali bir perdede gölge oyunu oynamayı bırakın. Günü ve görüntüyü kurtarmak uğruna Türkiye'yi ve Türk milletinin geleceğini ateşe atmayın. Türkiye'yi sürüklediğiniz bu felaketin ilk kurbanının sizler olacağını da hiçbir zaman unutmayın'' diye seslendi. ÜNAL ERKAN'IN MHP'YE KATILIMI Bahçeli, konuşmasının sonunda, partisine katılan eski DYP Milletvekili ve eski OHAL Valisi Ünal Erkan'a, yakasından çıkardığı parti rozetini taktı. Devlet Bahçeli, Erkan'ın yakasında aynı zamanda Beşiktaş rozetini görünce, ''Bir de üstelik Beşiktaşlıyız'' dedi. ''KİMİ KAST ETTİĞİ HERKES TARAFINDAN ANLAŞILDI'' Bir gazetecinin, koruması İsmail Hakkı Özkan'ın dün Musul'da şehit olan Türk güvenlik görevlilerinin cenaze töreninde Başbakan Erdoğan'a yönelik sözlerini anımsatması üzerine Bahçeli, ölen kişilerin, Özkan'ın beraber çalıştığı arkadaşları olduğunu ve bunun üzüntüsü içinde o davranışı ortaya koyduğunu söyledi. Bahçeli, Özkan'ın bu cümlesi ile kimi kast ettiğinin, herkes tarafından çok iyi anlaşıldığını belirterek, ''8 yakın korumam vardır, hepsi alanlarında iyi yetişmiş Özel Harekat'ın değerli mensuplarıdır. Allah onları korusun'' dedi.