MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu. Hedefinde iktidar lideri vardı.
Abone olİNTERNETHABER - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin grup toplantısındaki konuşmasındaki hedefinde bu hafta Mesud Barzani'nin Türkiye ziyareti vardı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Barzani arasında ilişkiyi şu sözlerle eleştirdi:
"Erdoğan peşmergeyle PKK terörü hakkında benzer görüşlere sahipse, hangi tarafın taviz verdiğinide izah etmek durumundadır. Kanlı terör örgütünün destekçisi ya Barzani'dir ya da Başbakan Erdoğan'ın bizzatihi kendisidir. Bize göre Kandil dağının bekçisi peşmerge reisiyle Irak, Suriye hakkında konuşmak kediyle ciğeri konuşmaktan farksızdır"
Bahçeli konuşmasında bir de Erdoğan'ı kızdıracak benzetmeye imza attı.
"Başbakan Erdoğan'ın özlediği Okyanus ötesinin havasını beraberinde İstanbul'a taşımıştır"
MHP lideri Bahçeli'nin grup toplantısındaki konuşmasının satırbaşları şöyle:
DOKTORA VEKİL DAYAĞI!
Bu ibretlik vaka AKP’nin sağlık politikalarının eserinin hazin bir örneğidir. Taşıdığı milletvekili görevini içine sindiremeyen bu çürümüş şahsın, sadece mesleğini yapan bir kardeşimize el kaldırmasının, karşılıksız bırakılmamasını temenni ediyorum. Bu olay kimi zaman polise tokat atan, kimi zaman da doktora saldıran bu zihniyetin geçim kaynağının ne olduğunu açıkça göstermiştir. TBMM bu saldırıya duyarsız kalmamalıdır.
AKP HASTANELERİ DE SATACAK!
İşini bir diğer boyutunda AKP’nin iftiharla politikasını yaptığı sağlık alanındaki problemler vardır. Sanal başarı hikayeleri doktor hasta ilişkisini zedelemiştir.
Sorunlar büyüyünce AKP hükümetinin iki de bir doktorları hedef gösteren aradan sıyrılması uyanıklığı, tam gün yasası etrafındaki sinsilikleri sorunların ortaya çıkmasına neden olmuştur. Bugün doktorlar, hemşireler ve sağlık teknisyenleri huzursuz ve mutsuzdur. AKP ise hastaneleri satmanın peşindedir.
Bu kafa yapısına hastaların şikayetleri doktorlardan dolayıdır, yanlış tedaviden kaynaklanmaktadır. AKP hükümeti milletimizin sağlığıyla oynamaktadır. Bakan, çirkine güzel elbise giydirmenin derdindedir. Başbakan Erdoğan ısrarla, bizim bir türlü göremediğimiz gelişmelerden bahsetmektedir.
TERÖRDEN KURTULMANIN 5 ŞARTI
Başbakan Erdoğan, bir tarafta üçbuçuk diyerek küçümsedikleri terörü, diğer tarafta muhatap almaktadır. Erdoğan'ın silahı bırakırsınız, masaya gelirsiniz sözünün üstündende çok geçmemiştir.
Erdoğan peşmergeyle PKK terörü hakkında benzer görüşlere sahipse, hangi tarafın taviz verdiğini de izah etmek durumundadır. Kanlı terör örgütünün destekçisi ya Barzani'dir ya da Başbakan Erdoğan'ın bizzatihi kendisidir. Bize göre Kandil dağının bekçisi peşmerge reisiyle Irak, Suriye hakkında konuşmak kediyle ciğeri konuşmaktan farksızdır.
Başbakan Erdoğan, bunları bilemeyecek kadar zeminden kopmuştur. Kendisinin peşmerge reisiyle aynı üslubu benimsemesi, AKP'nin nasıl bir açmazın içinde olduğunu resmetmektedir. Barzani bugüne dek olan fikirlerinden ötürü bir pişmanlık emaresi göstermemiştir.
Başbakan Erdoğan'ın Erbil'de dostum diyerek kucaklaştığı, AKP'li bakanların da abi diyerek hitap ettiği peşmergeye karşı inişli çıkışlı politikaları da hafızalarımızdadır.
ONE MİNUTE'CÜ KURNAZLIK
Başbakan Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, terör konusunda dünkü sözleri ile bugünkü duruş ve düşünceleri tam anlamıyla tezatlık arz ettiğini öne süren Bahçeli, "2007 yılının Şubat ayında peşmergenin 'Kürdistan'a alışın' sözlerini 'muhatap almıyorum' diyerek tepki gösteren dönemin Dışişleri Bakanı, bugünün de Cumhurbaşkanı olan Sayın Gül'dür" dedi.
"Peşmerge reisi hangi senaryonun bir parçasıdır ve Adalet ve Kalkınma Partisi'ne neyi kabul ettirmeye çalışmaktadır" diyen Bahçeli, şu soruları yöneltti:
1 Peşmerge reisi hangi senaryonun bir parçasıdır
2 PKK'nın koruyucusu olan bu şahısla neler görüşülmüş, yada hangi sözler verildi?
3 Kürdistanını kurulması konusunda adı konulmamış bir mutabakat var mıdır?
4 Irak Merkezi yönetimiyle köprülerin atılmasıyla bu ülkenin parçlaanması var mıdır?
5 PKK'nın kaçakçılık yoluyla fanansman sağladıığı biliniyorken, sınır ötesinden kaçak mal girişinin bir numaralı faili ile nasıl biraraya gelinmiş ve devlet başkanı muamelesi yapılmıştır.
TERÖRE KARŞI MÜCADELEDE 5 MADDE
Ne derse desin biz peşmerge küstahlığını fazlasıyla biliyoruz. Terör için 5 maddelik çıkış yolu vardır.
1- PKK terörüyle Kürt kökenli kardeşlerimizi ayrı tutacak bir politika uygulanmalıdır.
2- AKP hükümeti yıkım projesinden vazgeçmelidir.
3- PKK militanları terör eylemlerine son vermelidir.
4- Örgüt ele başları da dahil tüm militan kadro silahlarıyla dağdan inip teslim olmalıdır.
5- Bunlar Türk adaletinin kendileri hakkında vereceği hükme katlanmalıdır.
Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada, "Adalet ve Kalkınma Partisi Hükümeti'nin, dış politika alanındaki savrulmaları ve sürekli kriz üreten zihniyetinin her gün aşama kaydettiğini" öne sürdü.
SURİYE'Yİ DİLİNDEN DÜŞÜRMEDİ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, gittiği her yerde, konuştuğu her platformda, "takılmış plak" gibi Suriye'yi diline doladığını, bu ülkeye yönelik muhtemel bir müdahalenin alt yapısını oluşturmaya çabaladığını ileri süren Bahçeli, "Ne var ki demokrasiden, özgürlüklerden ve halkın tercihlerinden bahsederken tenakuza düşmekten de kendisini alıkoyamamıştır. Suriye'de demokrasi açığını vurgulayan Başbakan, aynı vizyonu paylaşmaktan mutluluk duyduğu Katar ve sık sık müşterek planlarını gözden geçirdiği Suudi Arabistan'da demokrasinin 'd'sinin bile bulunmadığını nedense görememiştir" diye konuştu.
Bahçeli, hükümetin, Irak Merkezi Yönetimi ile gerilimi artıran ve husumeti yaygınlaştıran bir tavır içine girdiğini savundu.
"Küresel plan ve tezler doğrultusunda, Irak'ı merkezine alan mezhep geriliminin tarafı ve tetikleyicisi haline gelen Adalet ve Kalkınma Partisi Hükümeti, Tarık El Haşimi'nin kışkırtmasıyla Nuri El Maliki hasmı haline gelmiştir" ifadesini kullanan Bahçeli, şöyle devam etti:
"Suriye'nin içişlerinden sonra Irak'a el atan iktidar zihniyetinin, arkasındaki suflör tarafından karanlığın içine çekildiği görülmektedir. Irak'ın bütünlüğünden bahsederken, aslında söz ve beyanlarıyla bölünmesine çanak tutan BOP eşbaşkanının, çok yanlış bir yolda ve yönde olduğu tüm çıplaklığıyla gün yüzüne çıkmıştır. Bu çerçevede, Türkiye'nin Irak ve diğer komşularıyla ilgili dış politika uygulamaları müflis ellerde çoraklaşmış, tüm kırmızı çizgiler birer birer çiğnenmiştir.
İstanbul'da Tarık El Haşimi ile Irak'ın kuzeyindeki peşmergeyi buluşturarak var olan blogu güçlendiren Adalet ve Kalkınma Partisi zihniyetinin, tüm politikaları ABD mihmandarlığında yürümektedir. Bildiğiniz gibi geçen hafta Irak'ın kuzeyini mesken tutmuş fitne başı peşmerge, ülkemize teşrif buyurmuş, Başbakan Erdoğan'ın özlediği Okyanus ötesinin havasını beraberinde İstanbul'a taşımıştır.
Ecdat yadigarı Dolmabahçe Sarayı'nda Başbakan Erdoğan tarafından hürmet, izzet ve ikramla konuk edilmiş, devlet başkanlarına uygulanan bir protokolle kendisine kucak açılmıştır. Peşmerge reisinin son 6 ay içerisinde, Türkiye'ye yönelik artan ilgi ve merakından dolayı iki defa gerçekleştirdiği ziyaretleri bir hayli manidar olup üzerinde mutlaka durulmayı hak etmektedir."
ÖNCEKİ HABERLER
