BIST 9.627
DOLAR 35,20
EURO 36,64
ALTIN 2.958,60
HABER /  POLİTİKA  /  MHP

Bahçeli'den Erdoğan'a iki seçenek!

MHP lideri Bahçeli neden CHP-BDP ittifakına çıtını çıkarmıyorsun sorusuna soruyla yanıt verdi Erdoğan'a iki seçenek sundu

Abone ol

CHP'nin Hakkari'de düzenlediği mitingde BDP'lilerin olduğunu ileri süren Başbakan Erdoğan ile CHP lideri Kılıçdaroğlu arasındaki miting ittifakı tartışmasına MHP de katıldı.

MHP lideri Devlet Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın, "Neden CHP-BDP ittifakına çıtını çıkarmıyorsun" sorusuna Düzce'den yanıt verdi. Soruyla soruyla karşılık veren Bahçeli, "Senin mitinginde kim vardı?" diye sordu.

Bahçeli, Başbakan Erdoğan'ın "Birinci parti olamazsanız çekilin" çağrısına da "Ya Türkiye'yi terk edip kaçacak ya da Yüce Divan'a gidecek" sözleriyle tepki gösterdi.

Bahçeli, partisinin Düzce'de Atatürk Anıtı önünde düzenlenen mitingde halka seslendi.
Türkiye'de terör örgütünün her yerde eylem içinde olduğunu ifade eden Bahçeli, şunları söyledi:

''İstanbul'da eylemde, Diyarbakır'da eylemde, Hakkari'de eylemde. Ama Sayın Başbakan terörle mücadelede üstün başarı sağlayacağı yerde partileri suçluyor. 'Senin mitinginde şunlar vardı' diyor. Peki seninkinde kim vardı? Bunların üzerinde hiç durmuyorsun.''

ALTLARINDA LAND ROWER CİPLER VAR

Türkiye nüfusunun yüzde 46'sının mevcut geliriyle geçinemediğini anlatan Bahçeli hükümetin ekonomik politikalarını eleştirdi. Bahçeli şunları söyledi:

''Böyle bir Türkiye'de Adalet ve Kalkınma Partisi'nin üçüncü döneminin olmaması lazım. Ama bunlar üçüncü dönem iktidarlarını mutlaka sağlamak istiyorlar. Bu kadar başarısızlığa rağmen çıraklıklarında, kalfalıklarında hiç eser yokken, ustalığa soyunanlara sormak lazım. (9 yılda ne çırak olmuşsun ne kalfa olmuşsun, hayali ustalıkla da milleti kandırmaktan vazgeç artık) demek lazım. Bunlar bir yolunu bulmuşlar. Nedir o? Bir mutlu azınlığımız var, bu mutlu azınlık da yeni AKP'li zenginler grubu. Dün at arabası yokken bugün çocuklarının altından son model Land Rower cipleri var. Ortadoğu sultanlarına heveslenerek evlerini buna göre dizayn etmeye başlamışlar ama AKP'ye oy veren vatandaşlar hala gecekondu da. Şimdi de 'kentsel dönüşüm' adı altında gecekondulara el koyup kendi müteahhitlerine vererek yeni rant kapılarını kendi müteahhitlerine açıyorlar.''

ERDOĞAN DİZİSİNDEN BU MİLLET USANDI

Bahçeli, partisinin Sakarya Kent Meydanı'nda düzenlenen mitinginde de Başbakan'a yüklenmeyi sürdürdü. Başbakan Erdoğan'ın konuşmalarının sabahtan akşama kadar televizyon kanallarında geniş yer bulduğu eleştirisinde bulunan Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Sabah 6'da televizyonu açıyorsunuz, karşınızda Recep Tayyip Erdoğan. Bir saat sonra haberler, Recep Tayyip Erdoğan. Her saat başı haberler, Recep Tayyip Erdoğan. Bir de ekstra programlara çıkıyor. Besleme gazeteciler, sözde aydınlar oturmuşlar al gülüm ver gülüm, danışıklı dövüş, 'şunu sorsak, nasıl bulursunuz sayın Başbakan?' Eğer ters bir soru sorarsa işinden oluyor, ya yakınları uzaklaştırılıyor ya da azarlanıyor.

Böyle bir Recep Tayyip Erdoğan dizisinden bu millet artık usandı. Bu millet Recep Tayyip Erdoğan'ın yüzünü görmekten artık bıktı. Ben inanıyorum ki, evinizde televizyonu açtığınızda Recep Tayyip Erdoğan'ı gördüğünüzde 'şunu değiştir Allah aşkına, usandık artık' diyorsunuzdur.

Televizyonda istediğiniz diziyi izlerken bile reklam arasında Recep Tayyip Erdoğan'ı görüyorsunuz. Buna rağmen, hala bu meydanlar muhalefet partisinin toplantıları ile şerefleniyorsa Recep Tayyip Erdoğan muhalefeti hor görme, onları aşağılama, senin sahip olduğun imkanlar olmamasına rağmen muhalefet milleti ile buluşuyor.''

YA KAÇACAK YA YÜCE DİVAN'A GİDECEK

''Eğer öyleyse Adalet ve Kalkınma Partisi 'niye üçüncü dönemde ısrar ediyor' diye sorarsanız o Recep Tayyip Erdoğan'ın korkusudur. Artık Recep Tayyip Erdoğan geceleri uykusuz, uyuduğu anda kabus görüyor. Çünkü üçüncü defa iktidar olmadığı takdirde Yüce Divan'a gideceğini adı gibi biliyor. Onun için vatandaşın önüne çıkmış, 'Bir oy eksik olursa istifa ederim' diyor. 'Eksik oy alırsam Başbakanlığı bırakırım' diyor. Neredeyse herkese bir selpak dağıtıp onun gözyaşıyla iktidar olmaya çalışıyor. Yine masum, yine mahsun, yine üzülecek, acınacak bir adam durumuna düşüyor ama öbür taraftan da servetine servet katan yolsuzlukları da ihmal etmeden devam ediyor. Öyleyse acınacak bir hali kalmış mı? Onun gideceği bir tek yer var. Ya Türkiye'yi terk edecek, kaçacak ya da Yüce Divan'a gidecek.''