BIST 9.390
DOLAR 34,46
EURO 36,35
ALTIN 2.867,66
HABER /  POLİTİKA  /  MHP

Bahçeli kürsüden şerefsiz diye bağırdı

MHP lideri Bahçeli Aydın'da indirilen pankart nedeniyle ne Başbakan ne vali bıraktı. Bahçeli'nin bıyık tartışmasına karşılığı da sert oldu.

Abone ol

MHP lideri Devlet Bahçeli Meclis kapanmadan önce en sert konuşmalarından birini yaptı. Aydın’da MHP'nin binasından indirilen "Sen açıldıkça analar ağlıyor" pankartı nedeniyle valiyi “Hükümet uşağı”, “Basiretsiz” ilan etti. Pankartı indirenler için “şarlatan yöneticiler” nitelemesinde bulundu.

Pankartın indirilmesini kanunsuz bulan Bahçeli, Aydın Valisi’nin kellesini istedi. Bu olay nedeniyle referandum için ilk mitingini Aydın’da yapma kararı aldıklarını anlatan Bahçeli, “Aydın'da il başkanlığına yapılan saldırı keyfi bir kanunsuzluk. Bunu yapan yaptıranın başbakan, bakan, vali olması, küstahlığı ve hakareti değiştirmez. Basiretsiz valinin burada görev yapma şansı kalmadı. Özürle telafi edilemez. Aydın'da tarafsız siyaset üstü çalışan bir vali görev almalı” dedi.

Bahçeli’nin öfkesinden AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik de payını aldı. Bahçeli isim vermeden özel harekat polislerinin ülkücü bıyığını gündeme getiren Çelik’e, “Kimse MHP'lileri kendi ırkçı zihniyeti için malzeme olarak kullanamaz. AKP zihniyetini geçmişi kahraman özel harekat polisleri ve ailelerinden özür dilemeye çağırıyoruz. Bu alçaklık söyleyenin alnına kazınmış bir şerefsizlik olarak kalacak” diye çıkıştı.

Bahçeli’nin grup konuşmasından satır başları şöyle oldu:

AKP'NİN 8 YILLIK İKTİDAR BİLANÇOSU:

Tek başına iktidar olma fırsatı yakalayan AKP ile bu yılda da bir önceki yılı aratan gelişmelere şahitlik ettik. Taviz ve teslimiyetten oluşan iki yüzlü politika bu döneme de damga vurdu. Yönetim aciziyeti belirgin hale geldi. Ekonomik alanda işsizlik yoksulluk büyüdü. Bölücülük son 10 yılın zirvesini yaptı. Kendi anayasasını dayatma yanlışına düştü. Tamamen heba olmuş bu kayıp sürecin sonunda toplumsal kardeşliğimiz ağır yaralar almış, devlet kurumların birbiriyle kavgalı hale geldiği krize sürüklenmiştir.

SANDIK BAŞINDA SABIRSIZLIKLA BEKLEYECEĞİZ:

Milletimiz dünden daha yoksul ve umutsuz. Bu karanlık Türkiye manzarasının tek sorumlusu Başbakan Erdoğan ve AKP iktidarıdır. MHP sorumluluğunu yerine getirdi, uyarılarını yaptı. Artık oyun bitmiştir. Topyekun uçuruma sürüklenen Türkiye tarihi bir yol ayrımındadır. Geleceği yakından ilgilendiren karar anı gelmiştir. 12 Eylül AKP Anayasasının oylanması dönüm noktası olacak. MHP'lileri milli bir görev bekliyor. Türk milleti Başbakan Erdoğan ve arkadaşlarını sandık başında sabırsızlıkla bekleyecek. Son çırpınışlar nafiledir.

BU GARABETİ İLK KEZ YAŞIYORUZ:

Bugün karşımızda siyasi ahlaki meşruiyetini kaybetmiş, sivil diktatörlük kurmaya ve darbe yapmaya hazırlanan ilkesiz bir hükümet vardır. 8 yılda yapamadıklarının bahanesini muhalefete atan bir garabete ülkemiz ilk kez şahit oldu. Devlet güçleri AKP kontrolünde. Ama başarısızlıkların sorumlusu muhalefet. Bunun siyaset izahı yok. Hükümetin içine düştüğü kuyu giderek derinleşmekte. Karakollar taranmakta, ilçeler basılmakta, mayınlar patlamakta. Bu gelişmeler karşısında Başbakan'ın derdi terör can kayıpları değildir.

HÜKÜMET UŞAĞI VALİLER:

Ortaya çıkan teröristi karşılayan şehit cenazelerine katılmayan çürümüşlüğün kokusu var. Bu zihniyet partimizin binalarındaki pankartları hükümet uşağı olmuş valiler eliyle gece yarısı indirme peşinde. Dertleri ihanet provalarını önlemek hiç değil. Bütün dertleri partimizin sloganları bizim büyümemiz iktidara gelmemiz.

ŞARLATAN YÖNETİCİLER:

Başbakan Erdoğan'a seslenmek isterim. Kolluk güçleri ile parti pankartlarını indirebilir şarlatan yöneticilerle bunu yapabilirsin, sana da yakışır. Ama gönlümüzdeki vatan sevgisini nasıl söndüreceksin. Yaptıkların bizi korkutmayacağı gibi sadece öfkemizi artırır, inancımızı tazeler. Aydın'da il başkanlığına yapılan saldırı keyfi bir kanunsuzluk. Bunu yapan yaptıranın başbakan, bakan, vali olması, küstahlığı ve hakareti değiştirmez. Partililerimiz polislerle karşı karşıya gelmeyerek planı bozdu. Basiretsiz valinin burada görev yapma şansı kalmadı. Özürle telafi edilemez. Aydın'da tarafsız siyaset üstü çalışan bir vali görev almalı. Asla unutmayacağız. İlk mitingimizi de Aydın'da başlatacağız. 1 Ağustos’ta Aydın’da olacağız.

BAŞBAKAN HANGİ YÜZLE HALKIN KARŞISINA ÇIKACAK

Referandum sürecinde alnımız ak başımız dik. Başbakan'ın hangi yüzle halkın karşısına çıkacak sözünün bizim açımızdan bir anlamı yok. Bizim açımızdan önemli olan Başbakan hangi yüzle halkın karşısına çıkacak.

BİZDEN ÇÖZÜM ÖNERİSİ İSTEMEK ZIRVALIK

Muhalefet çözüm önersin zırvalarının karşılığı yoktur. MHP burada söyleyeceklerini söylemiş tarihi uyarılarını yapmıştır. O gün yaptıkları şimdi terörün tırmanması olarak geri döndü.

BAŞBAKANIN SIZLANMALARI BOŞUNA

Bizim kimseden gizleyeceğimiz görüşümüz yok. Olursa bunu kamuoyu ile paylaşırız. Artan terör nedeniyle Cumhurbaşkanlığına sunulan raporu kamouyu ile paylaştık. Önerilerimizin uygulanması ile ilgili bir emare görmedik. Bizim başından beri yıkım olarak nitelendirdiğimiz projeden vazgeçilmedikçe yüzyüze görüşmedeki çekincelerimiz bilinmektedir. MHP ilk başta reddetti demek çelişkidir. Hayati meseleden kaçtığımız sözleri ise aldatmadır. Başbakan zamanında kulak vermiş olsa idi biz bu uyarıları pek çok gencimiz ölmeden yapmıştık. Başbakanın sızlanmaları boşunadır.
ÖZÜR DİLENMEDİKÇE BİR ARAYA GELMEYİZ

Teröristi kucaklayan o ikazlarımızı dinlemeyen o. Çözüm üretmesi gereken de hükümet. Bu sorunun milli sorun olduğu Başbakanın gündemine şimdi mi gelmiştir. Bu vizyonsuzluk hesapsızlığın sonu değil midir? AKP zihniyeti kusurlarını gizlemeye çalışmasının sebebini de burada aramak gerek. Kandan beslendiğimiz itirafları atanlarla özür dilenmedikçe bir araya gelmeyiz. Bataklığa bilerek girmiştir. Bizim ona uzatacak elimiz yok. Açılımdan vazgeçmedikçe yardımımız da olmaz. Gömüleceği bataklıkta son pişmanlığı da fayda etmeyecektir.

PROFESYONEL ORDU OYALAMA

Teröristle mücadele kapsamında bugüne kadar yapılanların bir çare olmadığını söylemek bugüne kadar akan kanları görmemek demektir. Kesin sonuç alınamadığı bir gerçektir. Açılım ile 15 yıl öncesine dönüldüğü de ortadadır. Önce yaşanan teröre bir teşhis konulmalı. Profesyonel özel ordu gibi isimlerle anılan yeni bir sivil yapılanmadan bahsediliyor. Eğer bunun terörü önleyeceğini düşünürsek bunu destekleriz. Ancak bu oyalamaya dönük bir taktik.

YETERKİ TALABANİ AMCALARI İLE ARALARI BOZULMASIN

Sınıra dizilecek askerlerin profesyonel olması dışında öneri yok. Bir yandan peşmergeye teslim olup ABD'ye boyun eğeceksiniz sorunu sınırda dizilen askerde bulacaksınız. Bu yanlış bir tespittir. Tabi ki özel profesyonel ordu yararlı olabilir. Siyasi çözümden askeri çözüme gelinmesi de önemlidir. Ama 8 yıldır bunu neden yapmadı. Bunun için muhalefetin görüşlerine mi ihtiyacı vardır. Terörle mücadelede tek gündem çözüm bu gibi sunulması anlamsız. Bölücülüğü ve teröristi durdurmak için sınıra özel asker dışında siyasi adımlar gerek. Ama öyle mi yeterki kara harekatı yapılmasın. Talabani amcaları ile araları bozulmasın.

ÜLKÜCÜ BIYIĞI SÖYLEYENE ŞEREFSİZLİK İTHAMI

Özel harekat polislerine bıyığı üzerinden utanmadan hakaretler ediyorsunuz. Bunların MHP'li olduğunu söyleyip, milletin kahraman evlatlarından neden rahatsız oluyorsunuz. Şimdi ne oldu da benzerini yapmaya çalışıyorsunuz. Kimse MHP'lileri kendi ırkçı zihniyeti için malzeme olarak kullanamaz. AKP zihniyetini hiç değilse geçmişi şan şeref ve şahadetle dolu kahraman Özel Harekat polislerimizden, şehitlerinin ailelerinden özür dilemeye çağırıyorum. Aksi taktirde bu alçaklık söyleyenin de, söyletenin de, göz yumanın da alnına, nesillerden bile çıkmayacak kadar kazınmış bir şerefsizlik olarak kalacaktır.