MHP Genel Başkanı Avrupa Birliği'nin teröristbaşı Öcalan konusunu Türkiye'ye karşı bir baskı unsuru olarak kullanacağını öne sürdü.
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AB'nin, teröristbaşı Abdullah Öcalan konusunu Türkiye'ye karşı bir baskı unsuru olarak kullanma ve sürekli gündemde tutma niyetinin ortada olduğunun belirterek, "Amaç açıktır. İlerde bir siyasi afla bu caninin siyaset yapmasının önünü açacak bir süreç başlatılmak istenmektedir" dedi.. Bahçeli, partisinin Bursa Kestel Plaza'da düzenlenen 2. Genişletilmiş Bölge Teşkilat Toplantısı'na katıldı. Çok sayıda parti mensubunun iştirak ettiği toplantıda konuşan Bahçeli, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Öcalan hakkında verdiği kararı ve sonrasını değerlendirdi. Türkiye'nin ağır problemlerle yüklü olan gündeminin her geçen gün yeni bir badireyi karşılarına çıkardığını açıklayan Bahçeli, Öcalan krizinin AK Parti patentini taşıyan bu felaketler zincirinin son halkası olduğunun altını çizdi. AİHM tarafından verilen kararın her yönüyle siyasi bir karar olduğunun üzerinde duran Bahçeli, "Hukuk ilkeleri siyasi düşünce ve amaçlar uğruna bir kez daha katledilmiştir. AİHM bu caninin Türkiye'deki yargılanma sürecinin başından itibaren, hak ettiği cezadan kurtulması için adeta seferber olmuştur. AK Parti'nin iktidara gelmesinden sonra AB karşısında izlediği teslimiyetçi yaklaşım, teröristbaşı ve bölücü maşaları için istismar edecekleri müsait bir ortam hazırlamıştır. Bundan daha da cesaretlenen teröristbaşı, AİHM sürecinin siyasi şov ve propaganda amacıyla sonuna kadar kullanmış ve ateşkes ilanı ve buna son verme gibi yollarla İmralı'dan devlete meydan okumayı sürdürmüştür. Şunu söylemek isterim AİHM'in kararına uymamak dünyanın sonu olmayacaktır" şeklinde konuştu. Bahçeli, bundan sonraki süreçte Öcalan'ın avukatlarının katilin yeniden yargılanması için Ankara'daki yetkili mahkemeye başvuracaklarını dile getirerek, yetkili mahkemenin yürürlükteki kanun hükümleri çerçevesinde bu kararı reddetmek durumunda olduğunu açıkladı. AB baskısıyla AİHM'in kararlarını yeniden yargılama sebebi olarak kabul eden kanun çıkartılırken, kamuoyu tepkisi endişesiyle bir istisna hükmü getirildiğini bildiren Bahçeli, "1412 sayılı CMUK'un 327. maddesinin 6. fıkrasına eklenen geçici madde ile, yeniden yargılama imkanının, 4 Şubat 2003 tarihinde AİHM'in kesinleşmiş kararları ile kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra AİHM'e yapılan başvurular üzerine verilecek kararlar bakımından geçerli olacağı hükme bağlanmıştır. Bu nedenle yetkili mahkemenin bu istisna hükmü karşısında teröristbaşının yeniden yargılanması talebini kabul etmesi kanuna aykırı olacaktır" açıklamasında bulundu. Avrupa mahkemesini, bağımsız Türk mahkemelerinin üstünde adeta bir temyiz organı konumuna getiren AK Parti'nin, AB'ye uyum adı altında çıkardığı bir kanunla, Avrupa Mahkemesi kararlarını yeniden yargılanma sebebi olarak kabul ettiğini iddia eden Bahçeli, bu şekilde adım adım oluşturulan siyasi şartlar ve hukuki alt yapının, bugün Öcalan'ın yeniden yargılanması sürecini çıkardığını öne sürdü. Hükümetin, yasal yollarla teröristbaşının yeniden yargılanmasını sağlamayı aklından asla geçirmemesi gerektiğini ileri süren Bahçeli, bu yolla yeniden yargılama sürecinde, terörist başına siyasi şov ve propaganda yapma imkanı verilmiş olacağını savunarak, "Siyasi bir kimlik arkasına gizlenen içimizdeki maskeli terör maşaları, Türkiye'ye meydan okuyan gövde gösterileriyle sokaklara çıkacaklardır" dedi. Öcalan'a af çağrılarının artacağını, bütün bunların Öcalan'ın Türkiye'nin iç bünyesini habis bir ur gibi kemirmesine yol açacağını öne süren Bahçeli, bu habis urun, kangren olmadan, zamanında neşter vurularak bünyeden sökülüp atılması gerektiğini söyledi. Bahçeli, AİHM'in kararının, iç hukukta doğrudan sonuç doğurma niteliği ve yaptırım gücü bulunmadığının altını da çizdi. Bu arada, Bursa MHP İl Başkanı Necati Özensoy ise, Bursa'nın hükümetten hakkı olan yatırım desteğini alamadığını belirterek dert yandı. Öte yandan, Bahçeli, Aydınlık Türkiye Partisi Bursa İl Teşkilatı'ndan, MHP Bursa İL Teşkilatı'na geçen 54 kişiye rozet takarak, ATP Genel Başkanı Tuğrul Türkeş'e "Sen de gel Oğul Beyi" diye seslendi.