Bahar yorgunluğuna birebir!

Sert kabuğunun altındaki leziz tadıyla bilinen CEVİZ, içindeki Omega 3 sayesinde kronik yorgunlukla savaşıyor

Sert kabuğunun altındaki leziz tadıyla bilinen CEVİZ, içindeki Omega 3 sayesinde kronik yorgunlukla savaşıyor

Cevizin kabuğunu kırıp da özüne inmeyen, onun hepsini kabuk zanneder.' Aslında içinde derin bir hayat felsefesi barındıran bu sözü cevizin fazlasıyla hak ettiğini düşünüyorum ben, yazılarımda da defalarca yer verdim bu mucizevi yağlı tohumun farklı faklı etkilerine. Şimdi ise kronik yorgunluk hissine karşı etkilerinden bahsedeceğim, hem baharda hem de dört mevsim...

OMEGA 3 KAYNAĞI

Dünya Gıda ve İlaç Birliği'nin son yayınlarından birinde günde bir avuç ceviz yemenin kandaki zararlı yağları düşürdüğü beyan edildi. Kötü kolesterolü düşürüp iyi kolesterolü artıran cevizin kalp ve damar sağlığını koruduğu onaylandı. Bunu, içerdiği yüksek doz omega 3, omega 6 ve potent antioksidan maddelere borçlu bu yağlı tohum. İçerdiği maddelerden en bilineni omega 3, vücudun kendisinin üretemediği ve dışarıdan almasının zorunlu olduğu çok önemli bir yağ asidi. Bu dışarıdan alınması zorunlu yağ asitlerine biz 'esansiyel yağ asitleri' diyoruz ve hücre zarlarının sağlam bir şekilde muhafaza edilmesinden hayati hormonların yapımına kadar pek çok konuda önem taşıyorlar beden için. Çeyrek fincan dolusu ceviz tek başına bir erişkinin günlük omega 3 ihtiyacının hepsini karşılıyor. Omega 3, kronik yorgunluk hissine karşı da bedenin en büyük savaşçısı.

KALP KRİZİNİ ENGELLER
Aynı zamanda güçlü antioksidan etkisi var cevizin. Antioksidanlar, oksijenin damarlar üzerindeki olumsuz etkilerini, yani damarların paslanmasını engelleyen maddeler. Omega 3'ün yangı giderici bir özelliği de var bu yüzden ben kronik yangısal hastalıklardan olan egzema, sedef, bronşitastım ve romatizma hastalarımın diyetlerinin bolca omega 3 içermesine dikkat ediyorum. Cevizin damar sağlığı üzerindeki olumlu etkileri bunlarla da sınırlı değil; damar elastikiyetini de artırıyor. Yani herhangi bir basınç artışı durumunda damarlar hemen genişleyip sonra da kolayca eski haline dönebiliyor. Böylece kalp krizi ve inme gibi hastalıkları engelliyor.