BAE lideri Bin Zayed’in başdanışmanı: Macron ile Erdoğan tartışıyorsa mutlaka Macron haklıdır

BAE lideri Bin Zayed'in danışmanı Abdulhalık Abdullah, “Macron ile Erdoğan tartışıyorsa mutlaka Macron haklıdır.” dedi.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Muhammed Peygamber'in karikatürlerinin gösterilmesi hakkını savunması sonrası tansiyon yükseldi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron arasındaki gerilim ve Türkiye ile birçok Arap ülkesinde Fransız ürünlerine boykot çağrısı gündem oldu.

Arap halklarının aksine bazı yönetimler Fransa'ya karşı tepki göstermedi. Bunlardan birisi de BAE oldu. İsrail'le normalleşme adımı atan BAE'den tepki çeken bir açıklama daha geldi.

Ürdün'ün başkenti Amman'da da Fransız ürünleri raflardan kaldırıldı

BAE lideri Bin Zayed'in danışmanı Abdulhalık Abdullah, “Macron ile Erdoğan tartışıyorsa mutlaka Macron haklıdır.” dedi. Bu açıklamayı "Daha ne kadar alçalacaklar" başlıklı köşe yazısında değerlendiren Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, şu ifadeleri kullandı:

"Tek numarası Batı yaltakçılığı"

"Birleşik Arap Emirlikleri’nin tek numarası Batı yaltakçılığı yapmak olan sözde lideri Bin Zayed’in başdanışmanı söyledi bunu; “Macron ile Erdoğan tartışıyorsa mutlaka Macron haklıdır” dedi. Macron denen lanetli herif Efendimiz(s.a.v)’e hakaret etmişken söyledi bunu üstelik. Daha da üstelik bunu böylece söyleyen herifin adı Abdulhalık, bunu adına söylediği herifin adı da Muhammed.

"Hiçbir rezillikten korkmaz oldular"

İsimlerinden falan da utanmaz oldular. Hiçbir rezillikten korkmaz oldular. İzzetsizlikle dolu bir ömür yaşayarak “hayatta kalabileceklerini” düşünüyorlar. Oysa mesele basit: İzzetsiz bir hayat, ateşten bir çukurda yaşamakla eşdeğerdir.

"Alçaklığı bir “yaşama biçimi” haline getirmiş durumdalar"

Ve sonun sonu: Bir de içimizdeki ahmaklar var tabii. Macron’u haklı, konuşma özgürlüğünü kutsal sayanlar. Onlar da tıpkı Birleşik Arap Emirlikleri’nin çukur karakterli yöneticileri gibi alçaldıkça alçalıyorlar. Alçaklığı bir “yaşama biçimi” haline getirmiş durumdalar. Ne yazık ki hastalıklarının bir devası da yok lakin yine de şifa dileyelim. Umulur ki akıllanırlar."