BIST 9.722
DOLAR 35,22
EURO 36,79
ALTIN 2.977,79
HABER /  GÜNCEL

Babası okula göndermedi o yılmadı 60 yıl sonra yeniden başladı

GAZİANTEP'te yaşanan bir olay herkese azim konusunda örnek olacak cinsten. Öğretmen babası tarafından okula gönderilmeyen 67 yaşındaki Emine Süpürgeci okuma hayalini gerçekleştirmek için ders çalışmaya başladı.

Abone ol

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin'in talimatıyla Engelliler Daire Başkanlığı bünyesinde 2015'te açılan merkez, 65 yaş üstü vatandaşların sağlıklı, üretken ve yaşama sevinciyle dolu bir yaşlılık süreci geçirmelerine imkan sağlıyor.

Yaşlıların hayatlarına dokunarak onları adeta hayallerine kavuşturan merkezde, müzik, tiyatro, mesleki beceri, okuma yazma ve el sanatları eğitiminden, günlük bakım ve psikososyal desteğe kadar birçok alanda hizmet veriliyor.

Merkezdeki okuma yazma kursuna katılan 5 çocuk annesi Ayşe Süpürgeci (67), 60 yıllık hayalini hayata geçirmenin mutluluğunu yaşadığını söyledi.

Aslen Adıyaman'ın Besni ilçesinden olduğunu ve annesini küçük yaşta kaybettiğini anlatan Süpürgeci, öğretmen olan babasının kız kardeşleri ve kendisini okula göndermediğini belirtti.

Bu nedenle okuma yazma öğrenemediğini vurgulayan Süpürgeci, "Analığım vardı, o göndermiyor sanırdım küçükken. Ama babam kıskançlığından bizi okula göndermemiş. Babam da öğretmendi, amcam da. Bize 'Evde oturun dikişinizi, nakışınızı yapın' derdi. Ben okula gidemediğim için çok üzülürdüm." diye konuştu.

Süpürgeci, evlendikten sonra da birkaç kez okuma yazma öğrenmek için kursa gitmek istediğini ancak bu kez de eşinin "Ben seni böyle kabul ettim, gerek yok" diyerek, kursa göndermediğini kaydetti.

DIŞARI ÇIKTIĞIMDA ADETA KÖR GİBİYİM

Dikiş nakış yaparak yıllarca aile bütçesine katkı sağladığını ancak dışarı çıktığında adeta bir kör gibi önünü göremediğini anlatan Süpürgeci, şöyle konuştu:

"Dördü kız 5 çocuğum var. Kayınpederim eşime 'Kızlarını okutmayacaksın. Bak senin 7 bacın var, onlar da okumadılar' dedi. Ben karşı çıktım. Dedim ki; 'sen okula yazdırmazsan ben gider yazdırırım.' Çocuklarım okudu, meslekleri var. İyiler çok şükür. Aileler, çocuklarını okutsunlar, okutmamazlık etmesinler. Ben çok çektim. Yolları bilmiyorum, otobüslerin isimlerini bilmiyorum. Okuyamadığım için adeta gözlerim kör gibi. Babamın mezarına gider ağlardım. 'Baba bak beni dışarı çıkarmadın, okutmadın, çok sıkıntıdayım' diye gözyaşı döktüm. Şimdi bu kursa geliyorum. Okuma yazma öğreneceğim, çok mutluyum. Gözlerimin önü açılacak. Kızlarım da çok mutlu kursa gittiğim için. Buraya geldiğimi duyan yeğenlerim de arayıp, 'Halacığım seninle gurur duyuyoruz' dediler. Okumak çok güzel."