Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Hıncal Uluç'a ve Habertürk TV'ye sert tepki gösterdi. Yıldırım Uluç'un Hooijdonk'a dayandırdığı habere 'külliye yalan ve iftira' dedi.
Abone olYıldırım, Pierre van Hooijdonk'un sözlerine dayandırılarak yapılan haberlerle ilgili Habertürk TV'de yayınlanan habere ve Hıncal Uluç'un köşesinde yazdığı yazıya "Külliyen yalan ve iftira" dedi Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım Habertürk Televizyonu’nda yayınlan bir haber ile Sabah Gazetesi’nde Hıncal Uluç’un köşesinde yer alan yazıyla ilgili olarak Fenerbahçe'nin resmi sitesine bir basın açıklaması yaptı. Aziz Yıldırım’ın açıklaması şöyle: “Bir kısım medyada, daha açık bir ifade ile Habertürk Televizyonu ile Sabah Gazetesi’nde Hıncal Uluç'un köşesinde yer alan ve Fenerbahçe’yi hedef alan yazı ve yorumlar gerçeği yansıtmadığı gibi Fenerbahçe düşmanlığının ve Fenerbahçe’yi aşağı çekme mücadelesinin bir parçası olarak görülmelidir. Kulübümüz eski futbolcularından Pierre Van Hooijdonk’a atfen yapılan yayın ve yorumlar külliyen yalan ve iftiradan ibarettir. Nitekim daha yazılanların mürekkebi kurumadan, Pierre Van Hooijdonk bu fütursuz iftiraları açıkça yalanlamıştır ve bu açıklaması hem kendine ait web sitesinde ve hem de 'fenerbahce.org' sitesinde yayınlanmıştır. Habertürk Televizyonu, “eski'' bir Fenerbahçe Başkanı’nı ima ederek yayın yapıyor, bu haberi sorgusuz veri olarak kabul eden Hıncal Bey, benim Hooijdonk’a “puromu bitirene kadar hakem Beşiktaş’tan bir çok oyuncuyu atacak'' dediğimi iddia ediyor ve bu iddia üzerine spekülasyonlar yapıyor. Hıncal Bey’in gözü o kadar kararmış ki, veri olarak kabul ettiği Habertürk yayınında benim adımın geçmediğinin, “eski'' bir Fenerbahçe Başkanı’nın ima edildiğinin farkında değil. Habertürk ve Hıncal Bey, atıfta bulunup üzerinde fırtına kopardıkları sözde “haber''in MART 2004 ayında yayınlanan JOHANN adlı bir Hollanda dergisinde yer aldığını ve yazı içeriğinde Hollandalı bir muhabirle bir balıkçıda çalışan iki “garson'' arasında geçen konuşmanın aktarıldığını, yazının hiçbir yerinde Hooijdonk’la konuşulduğu yolunda bir açıklama olmadığını, yine yazı içeriğinde garsonların eski bir Fenerbahçe Başkanı ile muhabbet ettikleri sırada böyle bir duyum aldıklarını ifade ettiklerini de bilmiyorlar. Bundan 2.5 yıl önce, Hollandalı bir muhabirin içkili bir ortamda, bir kısım garsonlarla yaptığı, doğru olup olmadığı da teyit edilmemiş bir görüşmenin yer aldığı bir dergide çıkan yazının üzerine balıklama atlayan bir kısım medya, bunun dahi içeriğini saptırarak bana ve Fenerbahçe’ye fütursuzca saldırıyor. Bu mudur gazetecilik? Şimdi ne diyecekler merak ediyorum. Yalan ve iftira haberi, aynı vurgu ile düzeltecekler mi? Şimdi sizlere sormak isterim. Sorumlu bir gazeteci, haberci, herhangi bir araştırma yapmadan, Hooijdonk’a ve bana sorma gereği dahi duymadan, bunu bırakın sözde “haber''in yer aldığı dergiye dahi bakma gereği duymadan, böyle bir spekülasyona ve yalan furyasına nasıl alet olabiliyor. Ben hayatımda Hooijdonk’la birlikte TV’den maç seyretmedim. Hakemlerle işim olmadı ve olamaz da. İsnatta bulunanlar yalnız Fenerbahçe’yi değil hakemlerimizi de şaibe altında bırakmakta, Türk futboluna darbe vurmaktadırlar. Sahada Fenerbahçe’yi alt edemeyenler, rekabeti saha dışına çekme uğraşı vermekte ve bel altından vurmaya çalışmaktadırlar. Çamur at izi kalsın politikası gütmektedirler. Ancak bizler Fenerbahçe’nin başarısını çekemeyenlerin, Fenerbahçe’yi saha dışına çekmek isteyenlerin bu oyununa gelmeyeceğiz. Sahada başarılarımızı sürdürürken, yalan ve iftiralardan sorumlu olanlar ile hukuki zeminde mücadele edeceğimizden de kimse kuşku duymamalıdır. Sorumlular, yalan ve iftiralarının hesabını adalet önünde mahkemelerde hem bize ve hem de Hooijdonk’a vereceklerdir.