BIST 9.636
DOLAR 34,65
EURO 36,38
ALTIN 2.929,60
HABER /  GÜNCEL

Azınlık raporu mahkemelik oldu

Büyük gürültülere neden olan Azınlık Raporu mahkemelik oldu. İnsan Hakları Danışma Kurulu üyesi Fethi Bolayır, rapor hazırlayıcıları hakkında suç duyusunda bulundu.

Abone ol

Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu üyesi Fethi Bolayır, ''Azınlıklar Raporu''nda tahrifat yapıldığı, Cumhuriyetin milli ve manevi değerlerine saldırıda bulunulduğu iddiasıyla, aralarında kurul başkanı İbrahim Kaboğlu'nun da bulunduğu raporun hazırlayıcıları hakkında suç duyurusunda bulundu. Bolayır, Genel Başkanı olduğu Toplumsal Düşünce Derneği'nin Yönetim Kurulu üyeleriyle birlikte Ankara Adalet Sarayı'na gelerek, raporun hazırlanmasında sorumluluğu olanlar hakkında yasal işlem yapılmasını talep eden suç duyurusu dilekçesini, Basın Savcılığı'na verdi. Daha sonra gazetecilere açıklama yapan Bolayır, ''Azınlıklar Raporu''nu ihanet belgesi olarak nitelendirdi. Laik ve demokratik cumhuriyetin korkunç saldırılarla karşı karşıya olduğunu savunan Bolayır, şunları söyledi: ''Türkiye-Türkiyelilik, asli unsur-azınlık unsuru, milletin bölünmezliği-çokulusluluk, tek resmi dil-çoklu resmi dil, Sevr sendromu-AB kriteri gibi ihanet dolu söylemlerle örülü sözlerle hazırlanan, Cumhuriyetin kuruluş belgesi olan Lozan Antlaşması'nı hiçe sayan, Türkiye'nin sıkıntılarının Lozan'dan kaynaklandığını, Sevr'in korkulacak bir belge olmadığını söyleyen bu ihanet belgesiyle ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün olan Türkiye Cumhuriyeti'nin insanları ayrımcılığa sevkedilmektedir.'' Türkiye'de bütün insanların huzur ve mutluluğu, eşit ve özgür olmalarının Anayasa'nın amir hükmü olduğunu dile getiren Bolayır, ''Anayasa'nın azınlık ve kültürel hakları kısıtlayan yapıda olduğunu, bunun için değiştirilmesi dahi teklif edilemeyecek maddelerinin değiştirilmesinin gerekli olduğunu belirten rapor, ihanet belgesi değildir de nedir?'' diye konuştu. Raporu hazırlayan zihniyeti şiddetle kınadıklarını ifade eden Bolayır, çağdaşlığa, hukukun üstünlüğüne, haksızlık, yolsuzluk ve yoksulluğu ortadan kaldırmaya ''evet'', Türkiye Cumhuriyeti'ni bölüp parçalamaya ''hayır'' dediklerini vurguladı. Bolayır, bir soru üzerine, raporun oylamasına katılan 30'un aşkın üyeden, kendisinin de aralarında bulunduğu 7 kişinin karşı oy kullandığını söyledi. Suç duyurusu dilekçesinde, raporda yer alan ifadelerle Türkiye Cumhuriyeti'nin milli ve manevi değerlerine saldırıldığı ileri sürüldü. Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu ile Kültürel ve Azınlık Haklar Komisyonu başkanlığının, rapor üzerinde yapılan değişiklikleri üyelere bildirmeyerek görevi ve emniyeti suiistimal suçunu işledikleri iddia edildi. Rapor üzerinde birden fazla kez tahrifat yapıldığı savunulan dilekçede, Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu Başkanı İbrahim Kaboğlu, Kültürel ve Azınlık Hakları Komisyonu Başkanı Baskın Oran ve raporu hazırlayanlar hakkında yasal işlem yapılması talep edildi.