Öğretmenlerin şehit edildiği köy okullarında şimdi en iyi ortamdaki öğrenciler asker, polis, doktor ve öğretmen olmak için eğitim görüyor.
Abone ol1989-2000 yıllarında öğretmenlerin şehit edildiği öğrencilerin okumasına engel olunan köylülerin göç etmek zorunda bırakıldığı köylerdeki köy okullarında bu gün eğitim gören öğrencilerden Azat asker, Rojhat polis, Tuba ise öğretmen olmak istiyor.
Resmi verilerine ulaşılabilen 1989-2000 yılları arasındaki 11 yıllık süreçte terör örgütünün bölgede yaptığı tahribatlar içinde çoğu zaman sayılmayan bir de eğitim yıkımı var. 11 yıllık süreç içinde terör örgütünün 3 bin öğrencinin okumasına engel olduğu ve birçok vatandaşın da köylerini bırakıp başka yerlere göç etmelerine neden olduğu köylerde 1989-2000 yılları terör örgütünün yaptığı can ve mal kaybının gölgesinde kalan eğitim tahribatı nedeniyle Bitlis'te 70'e yakın köy okulu boşaltılırken, 3 bine yakın öğrenci de eğitim alamadı. Kapanan köy okulları ve eğitimden mahrum kalan 3 bine yakın öğrencinin dramının yanı sıra bir de eğitimcilerin karşılaştıkları trajik hayat hikayeleri mevcut.
KÖY OKULLARINDA BİRÇOK ÖĞRETMEN ŞEHİT EDİLMİŞTİ
25 Ekim 1993 günü akşam saat 20.00 sıralarında Bitlis'in Hizan ilçesi Yolalan beldesine baskın yapan terör örgütü PKK üyeleri, coğrafya öğretmeni Abdurrahman Nafiz Özbağrıaçık ve din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni Ergin Komut'u okulun önünde makineli tüfekle tarayıp öldürdükten sonra okulu ve lojmanı yakarak beldeden ayrılmıştı.
Aynı grup, kanlı eylemlerine ara vermeden aynı gün içinde Yolalan beldesine yakın Düz köyüne de baskın yaparak, köyde bir eve sığınan sınıf öğretmeni Bayram ve Yasemin Tekin çifti ile 3 yaşındaki kızları Betül'ü şehit etmişti. İşte bu gün bu öğretmenlerin şehit oldukları ve yakılan köy okullarında birçok öğrenci en modern ortamlarda eğitim görüyor, bir çoğu da eğitimlerini tamamlayıp asker öğretmen ve polis olmak istiyor.
Öğrenci ve öğretmenler geçmişe inat bu gün eğitim için ellerinden gelen bütün imkânları ortaya koyuyor. Bitlis Milli Eğitim Müdürü Emin Korkmaz, "Köy okullarımızda en güzel malzemeleri kullandık en güzel sınıfları düzenledik her köy okulumuza bilgisayar odaları kurduk öğrenciler için gereken bütün imkânları kullanıyor ve kullanmaya devam ediyoruz. Öğrencilerimizin köylerde rahat etmeleri il ve ilçe merkezlerinde okuyan öğrencilerle aynı imkâna sahip olmaları için her imkânı kullandık artık merkezdeki öğrencinin ya da köydeki öğrencinin eğitim seviyeleri neredeyse aynı seviyeye gelmiş durumda daha önceleri boşaltılan köy okullarının hemen hemen hepsinde okullarımızı faal hale getirdik hangi köyde 10 öğrenci ve üzeri çocuk varsa biz orada okul açtık ve eğitim vermeye başladık on öğrencinin altında olan köylerde ise servisle yatılı ilköğretim bölge okullarında (YİBO) götürüp burada eğitim veriyoruz artık Bitlis’te öğrenciler köylerde bile en güzel ve en modern okullarda eğitim görüyor geçmiş yılların sıkıntılarını bir daha hatırlamamaları için ne gerekiyorsa yapıyoruz yapmaya devam edeceğiz." dedi.
KÖY OKULLARINDA OKUYAN ÖĞRENCİLERİN ÇOĞUNUN İSMİ KÜRTÇE, HAYALLERİ İSE ÖĞRETMEN, ASKER VE POLİS OLMAK
Bitlis merkeze bağlı daha önceki dönemlerde boşaltılan köylerden biri olan Kavakdibi köyünde eğitim gören 36 öğrenciden biri olan Azat Temel, okulunu çok sevdiğini ve büyüyünce en büyük hayalinin vatanını kurumak için asker olmak istediğini söyledi.
Öğrencilerden Rojhat Sarıtaş ise "Benim adım Rojhat, Kürtçe bir isim bende büyüyünce okuyup polis olacağım ve vatanını milletini koruyup kollayacağım insanlara yardım edeceğim ve bir daha köyümüzü bırakıp gitmeyeceğiz burada okuyup burada büyüyeceğiz." şeklinde konuştu.
Öğrencilerden Tuba Erdoğan, ise öğretmen olup köy okullarında eğitim vereceğini ve herkesin okuması için yardım edeceğini söyledi. Tuba Erdoğan, "Artık kimse cahil kalmasın herkes okusun diye bende öğretmen olmak istiyorum." diye konuştu.
Barış Erdoğan ise polis olup arkadaşlarına ailesine ve zor durumda olan herkese yardım edeceğini söylüyor.
Kavakdibi İlköğretim Okulu'nda öğretmenlik yapan Funda Dallıkavak, "Doğuya büyük bir ön yargıyla geldim. Hele köy okulunu olunca korkum biraz daha arttı fakat geldiğimde hiçte korkulacak bir durum olmadığını gördüm. 2 yıldır burada öğretmenlik yapıyorum. İzmir gibi bir yerden gelmeme rağmen buradan uzun süre gitmeyi düşünmüyorum. Yaz tatillerinde bile öğrencilerimi çok özlüyorum. Herkesi buralara davet ediyorum gelin ve buralarda ki güzellikleri görün diyorum." ifadelerini kullandı.