İyi Parti'de parti yönetimi dışında kalan isimlerden Aytun Çıray, Meral Akşener'in parti kurulurken kendisine “Sen kurucu olma. Başın belâya girebilir. Parti tutmazsa da siyasi hayatın biter. Tutarsa 4 ay sonraki kurultayda katılırsın.” dediğini ileri sürdü. Öte yandan Akşener'in kendisine Sinan Oğan ve Koray Aydın'ı partiye davet etmeyeceğini söylediğini iddia etti.
Abone olİYİ Parti'nin etkili isimlerinden İzmir Milletvekili Dr. Aytun Çıray, liste dışı kaldığı kurultayla ilgili açıklamalarda bulundu. Sözcü'den Uğur Dündar'ın sorularını yanıtlayan Çıray'ın açıklamaları şöyle:
"Tutarsa 4 ay sonraki kurultayda katılırsın”
Muhafazakâr merkez seçmen AKP'yi terk etmiyordu. Bunun için o oylara talip olacak merkezde bir siyasi partiye ihtiyaç vardı. O nedenle Sayın Akşener'le 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra, talebim üzerine, Ankara'daki Polis Evi'nde buluştuk. Kendisine, bir parti kurması gerektiğini ifade ettim. “Yeni parti kurma imkânı görünmüyor” dedi. 1 Kasım seçimlerinden sonra ise Sayın Bahçeli'ye karşı “parti içi demokrasiyi sağlamak” adına bir muhalif hareket başlattılar. Yola çıktığı arkadaşları ile MHP'de olamaz denileni başardılar; imzaları aldılar ancak hukuk yolunu aşamadılar. Ama ilginç bir şekilde bir gün bana, “Sen kurucu olma. Başın belâya girebilir. Parti tutmazsa da siyasi hayatın biter. Tutarsa 4 ay sonraki kurultayda katılırsın” dedi. Şaşırmıştım. Bazı istişarelerde bulundum ve iki gün sonra kendisini arayarak, “Kurucu olmazsam, sonradan gelirsem çirkin bir transfer algısı olur. Bu hem bana, hem size, hem Sayın Kılıçdaroğlu'na zarar verir” dedim.
"Koray Aydın'ı ve Sinan Oğan'ı partiye davet etmeyeceğim"
Sayın Özdağ en baştan kuruluşun tam içindeydi. Ama Sayın Aydın başlangıçta yoktu. Bunu Sayın Akşener'le görüşmelerimizden biliyorum. Bir gün kendiliğinden bana, “Koray Aydın'ı ve Sinan Oğan'ı partiye davet etmeyeceğim” dedi. Sonradan öğrendim ki, bunu başkalarına da söylemiş. Ben bunu Koray Bey'in geçmişte ona “FETÖ'cüler Meral Akşener'i destekliyor” demesine bağladım. Ama bir sabah Sayın Aydın TV'ye çıktı “Bahçeli tarzı” sürprizle, “Teşkilât başkanı oldum ve Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Akşener” dedi. Bu benim için tam bir şoktu. Ama görmezden geldim. Çünkü daha parti kurulmadan “post kavgası yapılıyor” görüntüsü ile ölü doğuma neden olabilirdik.
Mansur Yavaş'ın adaylığına karşıydı
Sayın Akşener bir nedenle Sayın Yavaş'ın adaylığına muhalifti. CHP Parti Meclisi üyeleri de geçmişteki sözleri yüzünden onun aday gösterilmesine karşıydılar. Gerekçeleri haklı da olabilirdi. Ancak Ankara'nın alınması, demokrasiye giden yolun açılması için şarttı. Çünkü o sırada Sayın İmamoğlu'nun kazanacağı hayal bile edilmiyordu.
Akşener'le görüş ayrılığı ne zaman başladı?
İdris Naim Şahin Ordu'dan İYİ Parti belediye başkanı adayı olarak gösterilmek istendi. Sayın Akşener de olumlu bulmuş. Bunun üzerine başta Sayın Özdağ, bunun doğru olmayacağını tavizsiz savunduk. İçişleri Bakanlığı sırasında atadıklarının çoğu FETÖ'cü çıkmıştı. Sayın Soylu onları görevlerinden aldı. Fikri açıdan bakıldığında olağanüstü kongrelerden birinde Sayın Genel Başkan'ın yaptığı konuşmaydı. Soğuk savaş dönemlerini destekleyen bir konuşmaydı. Bu konudaki görüşlerimi de kendisine kısa bir mektupla belirttim. Ama büyük kriz; Sayın Akşener'in Afyon'da istifa kararı alarak evine dönmesi, hem İYİ Parti'de, hem de seçmen nezdinde büyük bir travmaydı. Bize destek verenlerin birçoğu, “Biz Sayın Akşener'e devleti teslim etmeyi düşünüyoruz. Ya devleti yönetirken baskı altında kalıp istifa kararı alırsa ne yaparız” sorusunu soruyordu. Sürecin bir aşamasında Sayın Genel Başkan'ın partinin başına dönmesi hakkındaki birlik ve beraberlik bildirisini onun vekili olarak okumaya gittiğimde, tüzükteki vekâlet yetkimin gizlice kaldırılmış olduğunu öğrendim. Parti içi demokrasiye salam politikası uygulanıyordu. Sonunda “Bunları seçmeyeceksiniz” denilen “Kara Liste”ye geldik.
Kurultay'da "kara liste" ile alan temizliği yapıldı
20 Eylül kurultayı, aşağı yukarı hiç sorunu olmayan ve yükselme trendine giren İYİ Parti'ye makas değiştirtmek amacını taşımaktadır. Kurultayda, “Kara liste” aracılığı ile bir alan temizliği yapılmıştır. Bu operasyonları yapanların İYİ Parti'nin güven kaybedeceğini bilmemeleri mümkün değil. O halde parti dışındaki güçlere kadar uzanan bir rahatsızlık vermiş olmalıyım, olmalıyız. Bu bir alan temizliğidir.