Hürriyet Gazetesi yazarı Ayşe Arman, bir internet sitesinde kendisi hakkında çıkan eleştirileri bugünkü köşesinde yayınladı.
Abone ol Ekşi Sözlük iyi bir şeyBen internet kurdu değilim. İnternetle ilişkim bana yollananan mail'leri okumakla sınırlı. Bazen onu da yapamıyorum.
Ne var ki, tıpkı İtiraf com gibi ‘‘Ekşi Sözlük’’ diye bir şeyin varlığından haberdardım. Ama Allah sizi inandırsın, bir gün olsun girip bakmadım. Bu sitenin yaratıcıları bunu fark etmiş olmalı ki, ismimin altında toparladıkları bütün maddeleri üşenmeden e-mail'ime yollamışlar. Onlar da haklı tabii, ilgi görmek istiyorlar. Eşki Sözlük'ten söz edilsin istiyorlar. Ben herkesin derdinin aslında aynı olduğunu kavrayacak kadar uzun süredir bu işi yapıyorum. Neyse, onları kırmıyorum. Hakkımda yazılanların çoğu eleştiri ve haraket olsa da, bugünü Ekşi Sözlük'e ayırıyorum. Ama tabii istesem de, tonlarca sayfayı buraya alamıyorum.
HAMİŞ: Kafası çalışan bir düşman kafası çalışmayandan her zaman daha iyidir. Sizin de benim gibi yaratıcı düşmanlar edinmenizi diliyorum...
En kısa zamanda kaset çıkarsın. O kasete sevgilisiyle geçirdiği aşk dolu saatlerin kaydını da koysun. Zaten ileride filmini de çeker. Türk basın tarihinde yerini hak etmeyen yüzlerce mahlukattan biri. Adanalı Alman. Yani bir nevi ‘‘Sivas kangal- Alman kurdu kırması.’’ (Cyrus)
İnsanları, hayatı uçlarda yaşamasıyla ikilemde bırakan kadın. Acaba gerçekten samimi mi, yoksa daha fazla okunmak için mi böyle davranıyor diye düşünmemek elde değil. Ama istediği zaman çok şirin olabildiği bir gerçek. (Unsaid)
Röportajlarında konuyu illa bir yerde cinselliğe getirme meraklısı olan. Gerçi yazı yazabilen biri. Ama bakınız: Hiç sevmem. (Zakk)
Sadece kadın olduğu ve Türkiye gibi ezik kadınların ve erkeklerin olduğu bir memlekette, değişik bir şeyler yaptığı için işitmediği laf kalmayan köşe yazarı. (Fsol)
Tepsi popolu gazete şantörü. (Mrna)
Ben merkezci zihniyetin bandosunun borozancı başısı. (Coldplay)
Jack Nicholson'la tanıştığında yanındaki koca Dennis Hopper'i tanımayacak kadar kıt bilgiye sahip yazar. (Coldplay)
Klasik gazeteciler gibi davranmadığı ve klasik geyikleri yazmayıp kendine göre farklı bir tarz oluşturduğu için çoğunluk tarafından sevilmeyen gazeteci. (Turquoise)
Tipiyle bir zamanların Bergen'ini hatırlatan gazete köşecisi. Hani kadının suratına kezzap atılmıştı da suratının yarısını saçıyla filan gizlerdi garibim. (Sedrik)
Annemin bayılıp da devamlı bana onun gazetedeki saçma yazılarını göstermesiyle deli ettiği insan. Bakınız: Gereksiz yazarlar. Bakınız: Yetersiz Yazarlar. (Damaged)
Yazılarının içinde ikide bir bahsederek bana bebek bıngıldağına parmak sokma fobisi kazandırmayı başarmış kişi. (June)
Özgürlüğünü kıskandığım yazar. (Nivorton)
Bu hanım kızımız bir keresinde bir Rus hayat kadını ile röportaj yapmıştı. Neredeyse alnında öpüp tebrik edecekti, kadının yaptığı çok süper bir işmiş gibi. Hatta kadına özendiğini düşündüm bir an. (Bettencourt)
Kim ne derse desin Hürriyet Pazar'ı sürükleyen köşe yazarıdır kendisi. (Eleni)
Kimse Okumazsa Ben Okurum, Kimse Sormazsa Ben Sorarım gibi felaketlerin ardından nasıl bir felaket türüyle karşımıza çıkacağını bilmediğim katastrofobik nesne. (Pearl)
Basbaya kötü işte bu kadın röportaj konusunda. Gitsin bakkal olsun, hemşire olsun, makinist olsun ama gazetecilikten uzak dursan. (Su sayacı)
Bu başlıktaki entry'leri incelerken her 10 bin olumsuz entry'e karşı okuduğu bir olumlu entry ile kendini avutabilecek karakterde olduğunu düşündüğüm insan. (Ekim)
Konuştuğu veya yazdığı şeyler arasında ufak bir zeka pıtırcığı, yaşadığı coğrafyaya hitap eden bir entelektüel tespit çok aradım. Bulamadım. Olay pazarlama olsa gerek. (Xjimmor)
Sevgilisi vesilesiyle ülke değiştirme hadisesinden 15 günlük neşriyat artı bir kitap çıkarır artık diye düşünürken, bu konuya beklediğimden çok az değinen ama bu seçimiyle nedense başkalarına dert ve haliyle yazı konusu olan Hürriyet köşe şeysi. (Jeckyll)
Keşke bu reklam işine kalkışmadan önce biraz drama dersi vs. alsaydı da, profesyonelce yapılması gereken bir işe, ilkokul müsamere tadı katmasaydı. (Barbar)
Konuşurken felaket bir vücut dili kullanıyor. Öyle ki insan ne dediğine değil, abuk sabuk salladığı ellerine kollarına odaklanıyor. (Teo)
Nedense ellerini görünce aklıma Abdurrahman Dilipak'ı getiren, başarılı bir biçimde vücut yapmış, iri bir hatun. Ama suratında bir köylü kızı ifadesi yakalıyorum. Belki de bu yüzden onu sevmiyorum. (Farewell)
Zaga'da izledik. El ve ayakları bir kadına yakışmayan irilikte. (Eleni)
İşe başladığı günlerden bu yana kendini çok geliştirmiş ve nihayetinde Türkiye'nin en iyi röportajcılarından birine dönüşmüş olan kadın. Gazetecilerin imayla ya da hileyle sormaya çalıştıklarını bütün samimiyetiyle küt diye sorar. Röportaj yaptığı insanla çok güzel iletişim kurar. Sevmeyebilirsiniz elbette ama hakkını teslim etmemek büyük ayıp olur. (Ventolin)
ÖNCEKİ HABERLER
