Ayşe Arman türban takmasın!
Hiç yakışmamış çünkü…
Valla o güzelim, deli dolu, çılgın mı çılgın, uçuk kaçık kadın
gitmiş yerine içi kıpır kıpır olduğu gözlerinden belli olan ama her
şeyini türbanın altına gizlemek zorunda kalan, sevimsiz bir kadın
çıkmış…
Valla takmasın…
Türban sadece saçları gizlemekle kalmıyor çünkü…
Onu hissettim Ayşe Arman’ın türbanlı
fotoğraflarında…
Üzerinize giymek zorunda olduğunuz uzun, kapalı kıyafetler
kadınlığınızı gizliyor aslında…
Bir çılgınlık yapmak geçtiğinde aklınızdan başınızdaki türban buna
engel…
Biliyorum, her şeyin bir bedeli vardır…
Ama türbanı takan kişi bedel ödemeye hazır
olmalıdır…
Bedel ödemeye zorlanmamalıdır!
Bu yüzdendir ki abuk sabuk kıyafet üstlerinde görülen türbanın bizi
şaşırtması…
Aslında şaşırmamak gerekiyor…
Pantolonun üzerine mini etek, üzerine türban özentiden başka bir
kelimeyle açıklanamayacak kadar bariz örnektir…
Hani her hangi bir şeyi yapmak istiyorsan “hakkını
vermek” zorundasındır ya bu da öyle…
Baba baskısıyla, koca baskısıyla, toplum baskısıyla kapanmanın
sonucunda türbanının içinde kadınlığını dışa vurma
özgürlüğüne vurulmuş prangalar yatmaktadır…
Kadınlığa kelepçedir bu durumda türban…
Elbette inancı gereği saçının tek telinin görünmesini istemeyen
kadınlar da vardır fakat büyük bir çoğunluk dün de dediğim gibi
evlendikten sonra, biraz yaşını alınca bunu zorunluluk gibi gördüğü
için yapmaktadır…
Yoksa kuaförlerde neden o kadar vakit geçirip saçlarını benim bile
cesaret edemeyeceğim şekillerde kestirerek ve tabi boyayarak
kendilerini iyi hissetsinler ki…
Ve hangi kadın bakımlı saçlarını göstere göstere rüzgârda savurmak
istemez ki…
Bu yüzden…
Sadece bu durumdan dolayı kendini mutsuz hissetmeyecek insanlar
taksın türbanı…
Ayşe Arman takmasın!
nsrnylmz@gmail.com