Son dönemde yıldızı parlayan Kerem Bursin ile röportaj yapan Ayşe Arman, genç oyuncuya olan hayranlığı abarttıkça abarttı.
Abone olKerem Bursin ile röpartaj yapan Ayşe Arman, genç oyuncuya adeta aşık oldu. Bursin'e hayranlığını satırlara döken yazar, Kerem Bursin fanatiği olan kendisinden 15 yaş büyük kadın arkadaşının çılgın sözlerini köşesinde böyle aktardı.
MANYAK AÇIKLANAMAYAN İLGİ VAR
"(...)Bu pazar Kerem Bursin röportajı var.
Hani şu "Güneşi Beklerken" dizisinin yakışıklı Kerem Sayer i.
İlk dizisiyle parladı.
Ama ne parlama! Fenomen oldu! O bizim yeni sevgilimiz Yeni arzu nesnemiz.
Gençler bayılıyor.
Kadınlar ölüp bitiyor.
Her yaştan kadınlar.
O kadar ki, benden 15 yaş büyük bir kadın arkadaşım, "Tanıştırmazsan öldürürüm seni!" dedi, "Nasıl yani?" dedim, "Sen de mi?" "Evet" dedi, "Bayılıyorum ona. Yuva yıktırır, o kadar seksi!" Güldüm.
"Valla, ben röportajı yaptım. Bitti gitti. Bir daha nerden göreceğim? Ama dur, 15 Ekim'de Bilgi Üniversitesi'nde bizim derse geliyor, öğrencilerim soru soracak, oraya gel gör!" dedim.
"İki elim kanda olsa geleceğim!" dedi, "Ama sakın, bu kadın seni beğeniyor deme, olur mu? Bir sürü torunum var benim..." "Demem merak etme!" dedim.
Böyle manyak, açıklanamayan bir ilgi var Kerem'e...
VÜCUDU O KADAR GÜZEL Kİ
Arman'ın sınırsız hayranlığı bu kadarla sınırlı değil elbette. Röportaj sonrası edindiği izlenimlerini okurlarıyla paylaşıyor:
Birkaç gün önce de buluştuk, röportaj yaptık.
Beyaz eskimiş bir tişört ve jean vardı üzerinde.
Tabii vücudu o kadar güzel ki...
Ayıptır söylemesi üzeri çıplak da gördüm, birkaç tişört değiştirdi önümde çünkü...
Ne giyse yakışır...
Fakat onu farklı kılan, adam dışıyla ilgili değil, onun gerçekten ilgilendirmiyor ne giydiği...
Nasıl görüneceği de ilgilendirmiyor...
Başkaları için de yaşamıyor...
Markalarla donatıp kendini, birileri olmaya da uğraşmıyor.
Para kazanan erkekler hemen arabasını değiştirirmiş ya da yeni araba alırmış, o almamış...
Başka keyifleri var, pahalı saat, araba değil de güzel bir evde oturmak mesela. Boğaz gören bir ev kiralamış, haftanın 6 günü çalışıyor ama izin gününde evinde zaman geçirmeyi tercih ediyor.
"Annem üzülüyor hep aynı şeyleri giyiyorum diye" diyor, "Ama gerçekten de temiz olması dışında kıyafet, o kadar hiç umurumda değil ki. Türkiye'deki insanların marka düşkünlüğü beni şaşırttı..."