AK Parti Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, kimsenin sokak hareketleriyle emeline ulaşamayacağını belirterek, “Ayı ne kadar y...
Abone olAK Parti Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, kimsenin sokak hareketleriyle emeline ulaşamayacağını belirterek, “Ayı ne kadar yol bilse avcı da o kadar hile bilir” dedi.
AK Parti Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Çelik, AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ergenekon davasında sanıklara verilen kararlarla ilgili tartışmalara değinen Hüseyin Çelik, Başbakan Erdoğan’ın Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ’un tutuklu yargılanmaması için geçmişte söylediği sözleri de değerlendirdi. Bağımsız bir mahkemenin dosya ve deliller üzerinden karar verdiğine dikkat çeken Çelik, “Başbakan’ın mesai arkadaşı hakkında böyle sözler söylemesi insanidir. Ama hüküm tesis edecek bir şey değildir. Hükmü tesis edecek olan bizatihi mahkemenin kendisidir” dedi.
Şemdin Sakık’ın Ergenekon davasında gizli tanıklık yapmasını eleştirenlere de cevap veren Çelik, şöyle konuştu:
"Şemdin Sakık, Abdullah Öcalan, Doğu Perinçek ve Yalçın Küçük ilişkisine dair ve bazı subayların katledilmesine dair tanıklıkta bulunmuştur. Yani PKK-Ergenekon işbirliğine, PKK-Ergenekon dirsek temasına tanıklık yapmışsa, bunu kim yapması gerekiyordu, içlerinden birinin yapması gerekiyordu. Ya PKK’lıların içinden birinin ya da Ergenekon içinden birinin yapması gerekiyordu. Çakal Carlos’un yapması beklenemezdi."
“BİZ ‘OH OLSUN’ DİYENLERDEN DEĞİLİZ”
Hüseyin Çelik, Ergenekon davasında mahkemeyi itibarsızlaştırmaya çalışanların sonuç alamadığına vurgu yaparak, “Türk yargı sistemini yozlaştırmaya, mahkemeyi itibarsızlaştırmaya, mahkeme heyetini yıldırarak sözüm ona sonuç alabileceklerini zannedenler görmüşlerdir ki, mahkeme dosyalara, delillere göre karar vermiştir" dedi.
“Sokakları terörize ederiz” ifadelerinin aslında Ergenekon terör örgütüyle hesaplaşmanın ne kadar doğru zemine oturduğunun göstergesi olduğunu söyleyen Çelik, “Bırakın yarı gerçek hükmünü versin” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu’nun “Lideri olmayan bir örgüt olur mu? Birbirleriyle telefonda bile konuşmayanlar nasıl bir araya gelir” şeklindeki eleştirilerine de cevap veren Hüseyin Çelik, “Bu atipik bir terör örgütüdür. Zamanla lideri ve yöneticileri değişebilen bir terör örgütüdür" şeklinde konuştu. “Yeryüzünde hiçbir örgütün üyeleri bir araya gelmez ve telefonla da görüşmezler” diyen Çelik, Kılıçdaroğlu’na İran devrimini komünistlerle muhafazakarların birlikte yaptığını hatırlattı. Çelik, “Zıtlar bir araya gelmez diye bir şey yok. Birazcık siyasi tarih okuması lazım Sayın Genel Başkanın ve dünyadaki örneklerine bakması lazım. Evet bazı durumlarda zıtlar da bir araya gelebilir" diye konuştu.
Yargı sisteminin durumuna da dikkat çeken Çelik, "Yargı sistemimizde arızalar var, sütten çıkmış ak kaşık değil. Bütün müesseselerimiz üç aşağı beş yukarı birbirine benziyor. Türkiye vesayet sistemiyle, darbelerle, darbecilerle hesaplaşmaya çalışıyor" dedi.
Karar sonrası sevinmediklerine vurgu yapan Çelik şunları söyledi:
"Biz ‘oh olsun’ diyenlerden değiliz, bunu küçüklük addederiz. Ama netice itibariyle biz şunu temenni ederiz; keşke böyle bir şey olmasaydı. Kimse de şuanda bunun sanıkları ve mahkumları durumuna düşmeseydi. Biz bunu temenni ederiz. Ama bütün bu olanları maalesef olmadı farz edemiyoruz."
“VATANDAŞIN OTOBÜSÜNÜ YAKIYORSA, ÖĞRENCİ DİYE TUTUKLAMAYALIM MI?”
Hüseyin Çelik, CHP’nin Hürriyet Gazetesi’nin arka sayfasına verdiği bir ilana da dikkat çekti. CHP’nin bu ilanı ‘Özgürlük ve Demokrasi Bildirgesi’ adıyla verdiğini söyleyen Çelik, bu bildirgede ‘Tutuklu üniversite öğrencileri ayıbına son verelim’ şeklinde ifade olduğunu belirtti. Çelik, bu ifadeye ise, “Bunun için kanun çıkaralım mı, birisi öğrenciyse ne suç işlerse işlesin tutuklamayalım mı? Böyle bir şey var mı” diyerek tepki gösterdi.
Hukuktaki yargılamada rütbeye, mertebeye bakılmadığını, herkesin hukuk önünde eşit olduğunu söyleyen Çelik, “Birisi üniversite öğrencisiyse ve vatandaşın camını çerçevesini indiriyorsa, vatandaşın otobüsünü yakıyorsa, ne yapılmalı onun için? ‘Efendim bu üniversite öğrencisi, kesinlikle buna bir şey yapmayalım’. Böyle ucuzcu bir mantık olmaz. Kılıçdaroğlu şunu düşünüyor, ‘ben böyle bir şey dersem bütün üniversite öğrencileri bana aşık olur, CHP’ye oy verir’. Böyle bir şey yok Sayın Kılıçdaroğlu” şeklinde konuştu.
DEMOKRATİKLEŞME PAKETİ
Hüseyin Çelik, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Çelik, bir gazetecinin Demokratikleşme Paketi’nin neden açıklanmadığını, ne zaman açıklanacağını sorması üzerine, “Bu sözünü ettiğimiz çalışmamızın hem çözüm sürecine katkısı olacak hem de toplumumuzda bugüne kadar bir şekilde kendini mağdur hissetmiş olan vatandaşlarımızın derdine deva olabilecek bir paket üzerinde çalıştığımız zaten kamuoyu tarafından biliniyor” dedi.
Paketin hükümet tarafından şekillendirilmesinin ardından kamuoyuyla paylaşacaklarını belirten Çelik, “Bugüne kadar olmaması Başbakan’ın yoğun gündeminden kaynaklanıyordu” diye konuştu. Bayramdan sonra Başbakan Erdoğan’a paketi sunacaklarına vurgu yapan Çelik, ayrıca her şeyin yeri ve zamanında yapılması gerektiğine de dikkat çekti. “Zamanın ruhu diye bir şey var” diyen Çelik, “Şimdi yaptıklarımızı 2003’te yapsaydık belki partimizin kapanma sebebiydi, belki de darbeciler için bir gerekçeydi” dedi.
“AYI NE KADAR YOL BİLSE, AVCI DA O KADAR HİLE BİLİR”
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın sonbaharda eylem yapılacağına dair istihbarat alındığına dair açıklamalarının hatırlatılması üzerine Çelik, “‘Biz sonbaharda şöyle yaparız’.. Ha eğer yanlış yaparsanız bugüne kadar olduğu gibi karşılığını bulursunuz” dedi. “Kimse sokak hareketleriyle, sokakları terörize ederek, kaos yaratarak vatandaşın huzurunu kaçırarak emellerine ulaşamaz” diyen Çelik, “Kimse sonbaharda şöyle olacak, böyle olacak. Özellikle hükümete kızanlar ellerini ovuşturmasınlar, diğer vatandaşlar da ‘acaba huzurumuz kaçacak’ diye üzülmesinler. İşte ‘Silivri’yi basacağız, duvarları yıkacağız’ diyenler oraya kadar gittiler, geri döndüler. Onun için böyle ucuzluklara da kimsenin prim vermemesi gerekiyor” diye konuştu.
Sokakları hareketlendirmeye çalışanlara seslenen Çelik, “Siz halkın gönlüne girmeye bakın. Eğer iktidar arıyorsanız sokakta değil, sandıkta arayacaksınız. Adalet arıyorsanız mahkemede arayacaksınız” dedi. Çelik konuyla ilgili olarak şunları kaydetti:
“Sayın Başbakan Yardımcımız, icranın önemli şahsiyetlerinden birisidir. Kendilerine gelen böyle bir istihbarat olabilir. Ama atasözü vardır, diyor ki ‘Ayı ne kadar yol bilse avcı da o kadar hile bilir’. Kusura bakmasınlar.”
(İHA)