BIST 10.025
DOLAR 35,16
EURO 36,68
ALTIN 2.956,54
HABER /  POLİTİKA

Ayhan Bilgen'den yeni çıkış: Birlik ve beraberlik vurgusu yaptı

HDP’li Ayhan Bilgen, sosyal medya hesabından daha önceki bir konuşmasına yer verirken "Bu karanlıktan kurtulmanın biricik yolu dayanışmadan, birlikte olmaktan, el ele vermekten, omuz omuza mücadele yürütmekten geçiyor" notunu düştü.

Abone ol

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Kobani olaylarına yönelik yürüttüğü soruşturma kapsamında tutuklanan ve yerine kayyım atanan eski Kars Belediye Başkanı HDP’li Ayhan Bilgen sosyal medya hesabından dikkat çeken bir paylaşımda bulundu. 

''Birimiz güvende olmadan siz de güvende olmayacaksınız” 
Videoda ise Bilgen, “Elbette bu şartlardan mutlaka çıkacağız. Bu karanlıktan mutlaka kurtulacağız ama bunun biricik yolu da dayanışmadan geçiyor, birlikte olmaktan geçiyor. Kendinizi hangi kimlikte hissediyor olursanız olun; ister liberal, ister sosyal demokrat, ister alevi, ister dindar hangi kimlikte görüyor olursanız olsun, şunu bilin ki birileri özgür olmadan siz de özgür olmayacaksınız. Birimiz güvende olmadan siz de güvende olmayacaksınız” ifadelerini kullanıyor.

Partisini eleştirmişti
Öte yandan, Bilgen, geçen gün yaptığı paylaşımda ise İmralı ve Kandil'in HDP'ye müdahalesine tepki göstermişti. Parti içinde bu müdahaleye göz yumanlar da dahil olmak üzere Kandil ve İmralı'nın, HDP'nin "Türkiyelileşme" çabalarını bilerek engellediğine dikkat çeken Bilgen, şunları söylemişti: "Siyaset boşluk affetmez. Sorunlarıyla yüzleşip çözecek kapasiteyi sergileyemeyen organizmalara müdahale kaçınılmaz hale gelir. Hem müdahaleden şikayet edip hem Kandil ve İmralı için pozisyon belirlemeye kalkmak, kendi pozisyonunun gereğini yapamamakla ilgili bir handikaptır. HDP’nin önündeki büyük handikap aynı zamanda tarihi fırsattır. HDP kendi pozisyonunu kişisel kapris ve hesaplarla sabote edilmeyecek netlikte tarif edebilirse, Türkiye siyasetindeki anahtar rolü hem iktidarla hem muhalefetle ilişkilerini yeniden şekillendirecek 3. yol zeminini geliştirecektir.

“Tersine Türkiyelileşme”
HDP kendi organları ve tabanı ile birlikte yönetildiğinde müdahale tartışmaları en aza inecek, aksi taktirde bunu başaramamanın faturası müdahale mazeretinin arkasına sığınma alışkanlığına kesilmeye devam edecektir. Sadece son 2 kongre süreci ve aday belirleme süreçlerine kimin, neden, hangi dayatmalarla müdahale ettiğine bakılırsa sorunun tam da benim “tersine Türkiyelileşme” diye tarif ettiğim kişisel hesaplarla bir siyasi mücadeleyi kontrol altında tutma eğiliminden kaynaklandığı görülür."