Avrupa'daki Türkler için iki dilli sentez kültür çalışması başlatıldı. Projede Türkler'in hem ana diline hem de bulundukları ülkenin diline hakim bir sentez kültür amaçland
Abone olProje safhasındaki çalışma ile Avrupa'daki Türklerin hem ana dillerine hem bulundukları ülkenin diline hakim sentez bir kültüre sahip olmaları hedefleniyor.
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra yeniden ayağa kalkmak isteyen Almanya, iş ve aş derdindeki Türkler için umut kapısı oldu. Göç önce binlerle başladı, sonra milyonları aştı. Göç için gidenler yerleşti, yüzbinlerce Türk hayata gözlerini gurbette açtı.
Avrupa'ya göç eden Türklerin bulundukları toplumlara entegre olamamaları ya da olmamaları Türkiye ile Avrupa arasında hep en önemli sorunların başında geldi.
Gelenleri önce "nasıl olsa geri gidecek" diye önemsemeyen Avrupa şimdi entegrasyon sorunuyla karşı karşıya.
Avrupa'daki Türkleri bir avantaj olarak gören Türkiye ise vatandaşlarının bir an önce bulundukları toplumlara entegre olmasını istiyor. Bu amaçla da Devlet Bakanı Mehmet Aydın'ın da onayladığı iki dilli sentez kültür başlığı ile çalışma başlatıldı.
Avrupa'nın entegrasyon talebi
Avrupa'nın entegrasyon talebi tümüyle asimilasyona varan talepler içeriyor. Ankara ise üçüncü nesil Türklerin Türkçe'ye tam olarak hakim olmalarını önemsiyor. Böylece bulundukları ülkenin dilini de konuşabilen bir iki dilli sentez bir kültür oluşturma çabası var.
Bunun için dil eğitimi projeleri üzerinde çalışmalar sürüyor. Entegrasyon sürecinin bir ayağı da din.
Avrupa, gurbetçilere 'Avrupa İslamı'nı aşılamayı planlıyor. Türkiye ise 'İslam İslamdır' itirazı ile Türkiye'deki mevcut anlayışın yaygınlaştırılmasından yana.
Avrupa, din adamlarının Avrupa'da Avrupalılar tarafından yetiştirmesini savunurken, Ankara'nın kafasında Avrupa'da Türk ilahiyatçıların yetiştirdiği din adamları ya da Türkiye'de açılacak özel bir İlahiyat Fakültesi gibi alternatifler var.
Haber: Osman Sert
Kaynak: www.cnnturk.com.tr