Herkes Fransa'dan çıkan "Hayır" oyunun Türkiye'ye vereceği zararları tartışıyor. Cem Özdemir, konuya açıklık getirdi. Özdemir, Abdullah Gül gibi düşündü.
Abone olFransa'nın, AB Anayasası'na verdiği 'hayır' yanıtının, Türkiye-AB müzakere sürecine muhtemel etkisi ile ilgili olarak, Avrupa Parlamentosu (AP) Milletvekili Cem Özdemir, Belçika'nın başkenti Brüksel'de konuya ilişkin açıklamalarda bulundu. AP Milletvekili Cem Özdemir, Parlamento binasında yaptığı konuşmada, "Fransa'nın 'hayır' demesi, Türkiye ile müzakerelerin başlamasını engellemez. Unutmayalım ki, AB Anayasası ile ilgili bugüne kadar 10 AB ülkesinden 'evet' yanıtı çıkmıştır. Fransa'nın 'hayır' sonucu, büyük bir darbe olmasına rağmen Anayasa oylama süreci, Ekim 2006 tarihine kadar devam etmektedir" dedi. "Dolayısıyla, Anayasa oylama prosedürü Türkiye ile müzakerelerin başlamasını etkilemez" diyen Cem Özdemir, "Avrupa şunu anlamalı ki, genişleme konusu hiçbir zaman tek yönlü yol değildi. Şu an 25 üyeli AB, kendini bu duruma hazırlamalıdır. AB, etkin bir yapıya sahip olmak istiyor ise önümüzdeki en kısa süre içerisinde mutlaka içe yönelik reformlar geliştirilmeli ve gerçekleştirilmelidir. Türkiye ön görülen 10-15 yıl içerisinde AB'ye üye olduğu takdirde, güçlü bir birliğin üyesi olacaktır" şeklinde konuştu. Özdemir konuşmasının devamında, Türkiye'nin, bu nedenle yolundan şaşmaması ve önemli olanın Türkiye'nin reform isteğinin olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Eğer, Türkiye 3 Ekim tarihinde müzakerelerin başlamasını garanti altına almak istiyor ise, AB uyum sürecinde kat ettiği yolu duraklamadan devam ettirmelidir. Son zamanlarda kamuoyuna yansıyan olumsuz tabloyu düzeltmelidir. 'Kadın döven polisler, iptal edilen Ermeni Konferansı, Orhan Pamuk olayında tanık olduğumuz kitap imha girişimleri' kabul edilemez olaylardır. Reformları geliştirmek ve gerçekleştirmek, Türkiye'nin açık ve net hedefi olmalıdır. Avrupa bu zorlu yolda mutlaka Türkiye'nin yanında olacaktır."