Avrupa bankaları taş gibi

Kredi krizi ABD’deki birçok finans kuruluşunun çökmesine yol açarken, Avrupalı bankaları genelde daha iyi.

Avrupa’da da İngiltere’nin en büyük mortgage sağlayıcısı HBOS gibi krize kurban giden kuruluşlar olsa da, Avrupalı bankalar ABD’dekilere kıyasla daha sağlıklı durumda.

Bunun en büyük nedeni, Avrupalı bankaların genelde daha muhafazakar bankacılık yapması. Örneğin Deutsche Bank ve BNP Paribas, daha kârlı yatırım bankacılığı alanında büyürken bile, perakende bankacılığa ağırlık verdi. Deutsche Bank bu ay yerel rakibi Deutsche Post’u satın alarak perakende bankacılık birimini daha da güçlendirdi.

Avrupalı bankalar ABD bankalarının aksine riskli subprime yatırımlarından genelde uzak durdu. Emlak fiyatlarının gerilediği İngiltere ve İspanya’da bile bankaların çoğunun konut sektörü yatırımları sınırlı.

Avrupa’da zor durumda olan kuruluşlar bile zamanında önlem almalarıyla dikkat çekiyor. Örneğin subprime krizinin Avrupa’daki en büyük kurbanlarından biri olan UBS, ABD’li finans kuruluşlarının sermaye aramaya başlamasından çok önce, kamu yatırım fonlarından kaynak buldu ve bedelli sermaye artırımına gitti. UBS, bu yollarla sermayesini 26 milyar dolardan fazla arttırdı. UBS ayrıca yönetim yapısını değiştirdi ve yatırım bankacılığı aktivitesini azaltma niyetinde olduğunu açıkladı.

Aslı Tuğrul Demirkesen/CNBC-E