BASK'a bağlı Bağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan Avcı yargı kararına karşı kapatılan sendikaya destek veren CHP'ye tepki gösterdi.
Abone olBASK'a bağlı Bağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan AVCI; Yargının en üst kurumu tarafından kapatılan bir sendikaya destek veren herhangi bir partinin, hukuku tanımadığı anlamına geldiğini belirterek, "CHP bunu yapmıştır. Sayın Deniz Baykal'ın başında bulunduğu CHP'nin böyle bir tutum içerisine girmesine bir anlam veremiyoruz" dedi. Genel Başkan Gürkan Avcı, CHP'nin mücadele alanı TBMM'dir. Seçim dönemlerinde meydanlara inmeleri de gayet doğaldır. Ama, Yargının en üst kurumu tarafından Kürtçe eğitimi savunduğu için kapatılan Eğitim-Sen'in bütün eylemlerine milletvekili desteği vermesi ve hatta partinin seçim otobüsünü bu sendikanın kullanımına sunması, CHP'nin hukuku tanımadığı anlamına gelmektedir ki, buna anlam veremiyoruz. Kongresinde İstiklal Marşını okumayan, Türk Bayrağını asmayan, adeta dağdaki terörize olmuş grupların kentlerdeki milisliğine soyunmuş bu sendikacılara destek veren CHP'nin, Atatürk'ten, Cumhuriyetten, demokrasiden, hukuktan bahsetmesi baştan başa takiyye ve aldatmacadır" şeklinde konuştu. Avcı, "Bu ülke, ezilen ve sömürülen tüm halkların örnek aldığı bir 'Kurtuluş Savaşı' mücadelesi vermiştir. Bu mücadelede yer alan ve çoğu şehit düşen şehitlerimiz, yanındakinin Türk-Kürt-Laz-Çerkes olup olmadığına bakmaksızın ölümüne süngü sallayarak bizlere Türkiye'yi bırakmışlardır. Bugün ise, Kürtçe eğitimi savunarak bölücü terör örgütünün ekmeğine yağ sürmek isteyen, PKK nın başı Öcalanın sağlık ve rahatının tedarikçiliğine soyunarak ona Sayın Genel Başkan, Halk Önderi, Halk Lideri diye hitap eden, Milli Eğitim Sistemimizi gerici, yobaz, çağdışı diye tanımlayan, Türk-İslam eğitim sistemi karanlık bir yoldur diyerek Milli Eğitim Temel Kanununu eleştiren Eğitim-Sen, Atatürk'ün kurduğu parti tarafından destek görmektedir. Ya sayın Baykal milletvekillerine söz geçiremiyor, ya da CHP artık Atatürk ile birlikte anılmıyor. Türk siyaseti açısından ikisi de vahim sonuçlardır" şeklinde konuştu. Fikir üretemeyen kişi ve kuruluşların pirim yapmak uğruna gelişmeleri temcit pilavı gibi karıştırıp kamuoyunun gündeminden düşürmek istemediklerini vurgulayan Gürkan Avcı, "Tabipler odasının bir toplantısında KESK Genel Başkanı ve Eğitim-sen üyesi sayın Sami Evren, bin 400 yıl öncesinin hurafelerinin MEB müfredatına alındığından dem vurarak, doktorlarımızın da kafalarını, belki de Tabipler Odası'nı karıştırma yolunu seçmiştir. O toplantıda o konuşmanın ne alakası vardı?" dedi. Eğitim-Sen ile ilgili dava sayısının onbinlerle ifade edildiğini hatırlatan Gürkan Avcı, "Bu davaların yüzde 40'ı kapatılan DGM dosyaları arasında yer alıyordu. Bu denli hassas bir konuya destek vermek, siyasi rant uğruna elindekileri kaybetmeye de yol açabilir, kimse bunu göz ardı etmesin" açıklamasında bulundu.