BIST 9.900
DOLAR 34,12
EURO 38,12
ALTIN 2.872,54
HABER /  GÜNCEL

Avcı için 60 yaşında stajyer oldu!

Emniyet eski Genel Müdür Yardımcısı Emin Aslan, Hanefi Avcı'yı savunmak için 60 yaşında stajyer avukat oldu

Abone ol

Eskişehir eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı ile Emniyet eski Genel Müdür Yardımcısı Emin Arslan çok iyi ve eski iki dost. Bu dostluk ise 60 yaşındaki Arslan, Avcı için stajyer avukat olmasına neden oldu.

Avcı, uyuşturucu çetesiyle bağlantılı olduğu iddiasıyla Eylül 2009'da tutuklanan Arslan'ın lehine tanıklık yapmış, 'Haliç'te Yaşayan Simonlar'da da arkadaşına komplo kurulduğunu öne sürmüştü. Arslan, Mayıs 2010'da serbest bırakıldı. Birkaç ay sonra Hanefi Avcı, Devrimci Karargah Örgütü'ne yardım ettiği gerekçesiyle tutuklandı.
Avcı'ya, 'Eşekten düşenin halinden eşekten düşen anlar. Seni sık sık ziyarete geleceğim' diyen Arslan, yakın dostunu istediği zaman görmenin yolunu buldu! Stajyer avukatlık için başvuracak olan 60 yaşındaki Emin Arslan böylece cezaevindeki Avcı'yı bir avukatın nezaretinde istediği zaman ziyaret edebilecek.

'AMACIM HANEFİ'Yİ DAHA SIK GÖREBİLMEK'

Haberimizi doğrulayan Emin Arslan stajyerlik planını gülerek anlattı...

60 yaşında cüppe giymeye karar vermişsiniz. Neden? Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunuyum ama hiç avukatlık yapmadım. Cezaevine Hanefi'yi ziyarete gittiğimde öğrendim ki, stajyer avukat olursam onu her zaman görebilirim. Emekliliğime 1,5 ay vardı, hemen dilekçemi verdim. Bu salı Ankara Barosu'na başvuracağım.

Hanefi Avcı onu, avukat cüppesiyle ziyarete gideceğinizden haberdar mı?

Açık görüşte, 'Hanefi, avukatlığa başlıyorum' dedim. 'Ağabey geç bile kaldın' dedi gülerek. Hanefi'nin morali çok iyi. Ben isyan ediyordum. O, neden orada olduğunun daha iyi bilincinde...

Avcı'nın avukatlığını da yapacak mısınız?

Hayır. Benim amacım, istediğim zaman Hanefi'yi görebilmek. Beni ziyaretçi listesine bile yazmak istemiyordu. 'Ağabey, seni Ankara'dan yormayayım' dedi. Oğlum, eşekten düşenin halinden eşekten düşen anlar dedim.

Emin Arslan, 'Bunları yazacaksanız lütfen beni monte ettikleri davayla ilgili tuhaflıkları da yazın' dedi ve şunları anlattı:

Büyük bir psikolojik harekat yürütülüyor. 40 yıl organize suçlarla mücadele ettim. Beni uyuşturucuyla suçladılar. 40 yıl terörle mücadele eden Hanefi Avcı'yı terör örgütüne yardım etmekle... Beni tutuklamayan hakimi, tahliye edenleri gönderdiler. Bunlar tesadüf olamaz! Medyaya, 'Emin Arslan'ın uyuşturucu baronuyla fotoğrafı' diye servis edilen o resimler teknik takip izni alınmadan önce çekilmiş. Dosyadan çıkarttılar. İstanbul Valisi ile Emniyet Müdürü 4 ton uyuşturucu dedi. 800 gram çıktı... Hangi birini anlatayım? Kimse bunların hesabını sormuyor!'

Arslan, tanık ve belge göstererek yazdığı kitabına da devam ediyor, 'Meslektaşlarıma bir ders kitabı olacak' diyor.

HAYAT KURTARAN SİRK

2004 yılının Eylül ayıydı. Sabah Gazetesi'nin o tarihteki diplomasi muhabiri -Ankara Basın Yayın'dan sınıf arkadaşım- Zeynep Tuğrul'un Irak'ta kaçırıldığını öğrendik. Günlerce Zeynep'ten gelecek iyi haberi bekledik. Ailesi, dostları perişan haldeydik...
Dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül devreye girdi, yabancı bir gazeteciyle birlikte kaçırılan Zeynep, Türkiye'ye getirildi.

Döndüğünde boğazına dayanan kör bıçağın izleri tazeydi. Ruhu ise bedeninden çok daha ağır yara almıştı.
Evime davet ettim Zeynep'i... Konuşmuyor, yemiyor, içmiyordu... 'Dünya çok kötü bir yer' dedi ve ağlamaya başladı.
'İnsanlık güzel şeyler de yapıyor Zeynep' dedim ve onun için hazırladığım Cirque du Soleil gösterisini başlattım... Ekranda gördüklerinden büyülendi Zeynep. Günler sonra ilk kez gülümsüyordu!
Güneş Sirki o gün ikimizin de yaralarını sarmıştı. Dün İstanbul'da canlı izledim o sirki... Zeynep'i düşündüm ve bize güneşi, aydınlığı gösterenlere teşekkür ettim.

ANKARA'DA OPERASYON FISILTISI

Geçtiğimiz hafta Ankara'da büyük bir Ergenekon operasyonu yapılacağı fısıltısı yayıldı... Sadece bize değil yargıya da ulaşmış bu dedikodu... Geç saatte, Ankara'daki özel yetkili bir mahkemenin heyetinin değiştirildiği iddiasını duyunca YARSAV Başkanı Emine Ülker Tarhan'ı aradım... Haberin doğru olmadığını söyledi ve şunu ekledi, 'Hiçbir duyuma güvenilecek bir ortam değil. Zemin çok tuhaf. Bize de çok ilginç bilgiler getirenler var. Bunları lütfen yargıya götürün diyoruz. Kimseye güvenemiyoruz.'

ÖNEMLİ NOT

Soner Yalçın, CHP'ye bir mektup göndermiş. Bilgisayarından polis tarafından alındığı belli olan bu elektronik postayı da Şamil Tayyar kamuoyuna açıkladı. Yalçın'ın CHP'den almayı planladığı Halk TV'deki ekibi arasında benim adım da geçiyormuş. Beni tanıyanlar, hiçbir partiye angaje iş yapmayacağımı çok iyi bilirler. Bu konuda en ufak bir bilgim ya da konuyla ilgim yoktur.