ATO indirim karmaşasına el koydu

Dört yıl önce tasfiye nedeniyle indirimli satış yapan mağazalar yine açık. Vitrinlere asılan yüzde 50 indirim yalanları. Tüketici şikayetlerine ATO dur dedi. Nasıl mı?

Ankara'da son yıllarca yoğun şekilde tüketici şikayetlerine neden olan ve tüketiciyi aldatmaya yönelik indirimli satış uygulamalarına çekidüzen geliyor. ATO'dan yapılan yazılı açıklamada, 61 meslek komitesi ve Oda Meclisi'nin aldığı ''uyulması zorunlu mesleki karar'' uyarınca, bundan böyle mağazaların, ATO tarafından belirlenecek dönemler dışında indirim günleri düzenleyemeyeceği bildirildi. Karara göre yaz indirimleri her yıl 1 Temmuz-31 Ağustos arası, kış indirimleri ise 1 Şubat-31 Mart tarihleri arasında yapılacak. Mağazalar, ATO'dan indirim belgesi almadan indirime gidemeyecek. İndirim günleri düzenleyebileceğine ilişkin ATO izin belgesi, mağaza girişine asılacak. Karar uyarınca, tüketiciyi aldatmaya yönelik yüksek oranlı indirimlere dur denecek. Etiketlerde fiyatlar şişirilmeyecek, gerçek fiyatlar yansıtılacak. Böylece, tüketiciyi yanıltmaya yönelik indirim oranlarının önüne geçilecek. Bu nedenle camlarda, bilboardlarda, gazete ilanlarında indirim oranları yazılamayacak. Etiketlerede tek bir fiyat bulunacak ve ürünün eski fiyatı etikette yer almayacak. -UYMAYANA CEZA VERİLECEK- İndirimlerin zamanında ve ATO'ya verilen indirim taahhütleri doğrultusunda yapılıp yapılmadığı, ATO tarafından denetlenecek. İndirim zamanı ve oranlarına uyulmaması halinde ATO tarafından uyarma, kınama ve üyelikten çıkarmaya varan disiplin cezaları ile 3 milyar liraya kadar para cezası verilebilecek. -ATO BAŞKANI AYGÜN- Konuya ilişkin değerlendirme yapan ATO Başkanı Aygün, indirimli satışlara çekidüzen getirerek, tüketiciyi ve tüccarı korumayı amaçladıklarını kaydetti. Aygün, şu görüşleri dile getirdi: ''Yasayla bize verilmiş yetkileri kullanarak ticaret hayatının düzen ve dayanışma içerisinde devam etmesini sağlayacak düzenlemeler yapıyoruz. Artık bütün yıl indirimli satışlar uygulayan ve tüketiciyi aldatmaya yönelik mağazacılık uygulamalarına son vereceğiz. Yasaya göre indirim günleri düzenlemek için bağlı bulunulan ticaret odasından izin almak zorunluluğu var. Eskiden olduğu gibi yaz ve kış sezonlarında yılda iki kez indirim günleri açıklayacağız ve bunun dışındaki zamanlarda indirim yapılmasının önüne geçeceğiz. Aldığımız karar tamamen toplum menfaatleri yönündedir. Tüm üyelerimizin bu düzenlemelere dikkatle sadık kalacaklarına eminim. Kısa süre içerisinde mağaza sahiplerini toplayarak indirim günleri tarihleri hakkında görüşlerini alacağız. Şuanda yönetmelik hazırlıyoruz. Çalışmalar tamamlandığında gazete ilanlarıyla kamuoyuna duyuracağız.'' -ALAN DA SATAN DA ŞİKAYETÇİ- Şikayete konu alan indirim uygulamaları konusunda da bilgiler veren ATO Başkanı Aygün, alanın da satanın da indirimlerden şikayetçi olduğunu belirtirken, bu şikayetler şu başlıklar altında toplanıyor: -Yapılan indirimler, gerçek oranları yansıtmıyor. (Yüzde 50 indirim yaptım) diyen mağaza aslında yüzde 20 indiriyor. -Dört yıl önce tasfiye nedeniyle indirimli satışlar yaptığını açıklayan mağaza hala satışa devam ediyor. İndirim tabelasını indirimsiz mal sattığı halde asmaya devam ediyor. Dükkanı tasfiye ettiği de yok. -Önce bindiriyorlar, sonra indiriyorlar. -İndirimli satışlar gereksiz tüketimi artırıyor. -İndirimli satışlarda ayıplı malları iade edilemiyor. -İndirim günlerine özel ucuz ama kalitesiz mal üretiliyor. -Sezonun başında indirim günleri düzenleyen mağazalar, rekabeti engelliyor. -''Bugün aldığım bir ürünün fiyatı bir gün sonra yarı yarıya düşüyor. Kendimi aldatılmış hissediyorum.'' -Yüksek oranlı indirimli satışlar, fahiş kar edildiği izlenimini bırakıyor. Oysa bu oranda karlılıkta çalışan yok. -''Yan dükkanla aynı zamanda mal getirdik, 1 hafta sonra indirimli satışlara gidince, mallar elimde kaldı.''