BIST 10.011
DOLAR 35,01
EURO 36,76
ALTIN 2.978,84
HABER /  GÜNCEL

Atatürk'ün hedefini Erdoğan başardı!

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Atatürk'ün hedef olarak koyduğu muasır medeniyet seviyesi tartışmasına son noktayı koydu...

Abone ol

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Türkiye'nin bugün ulaştığı seviye, hiç ama hiç kuşkusuz, başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere Cumhuriyetimizin kurucularının arzu ettikleri, tahayyül ettikleri, hedefledikleri bir seviyedir'' dedi.

Erdoğan, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu tarafından Milli Kütüphane Konferans Salonu'nda düzenlenen Atatürk'ü Anma Töreni'ne katıldı. Burada yaptığı konuşmaya, ''Aramızdan ayrılışının 73. sene-i devriyesinde Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü bir kez daha minnet ve şükranla yad ediyorum'' sözleriyle başlayan Başbakan Erdoğan, Mustafa Kemal Atatürk ile birlikte Kurtuluş Savaşı'nın tüm kahramanlarına, Cumhuriyet'in kuruluşunda emeği geçen tüm şahsiyetlere, vatan için canını feda eden şehitlere ve gazilere şükranlarını sundu. Erdoğan, ayrıca dün akşam Van'da tekraren meydana gelen deprem sebebiyle hayatını kaybeden 7 vatandaşı rahmetle andı ve yaralılara şifalar diledi.

MUASIR MEDENİYET SEVİYESİ

Gazi Mustafa Kemal'in başkumandanlığında Kurtuluş Savaşı'nı zaferle nihayete erdiren Türk milletinin, 29 Ekim 1923'te Türkiye Cumhuriyeti'ni kurduğunu belirten Başbakan Erdoğan, Türk milletinin, Cumhuriyet'i, Atatürk'ün ifadeleriyle, ''muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak'' için yoğun bir gayretin içinde olduğunu dile getirdi:

''88 yıl boyunca yaşanan tüm badirelere, tüm engelleme ve yavaşlatma çabalarına, tüm müdahale ve kesintilere rağmen Cumhuriyetimiz, dimdik, gururla, onurla ayaktadır ve geleceğe her zamankinden daha büyük bir ümitle yürümektedir. Hemen her köşesi büyük sıkıntılar, büyük mağduriyetler yaşayan Türkiye, bugün bölgesinde yıldızı parlayan, örnek gösterilen bir konuma yükselmiş, dünyanın en büyük 17. ekonomisi olmuştur.  1923 yılında sadece 50 milyon dolar olan ihracat, 2010 yılında, 2 bin 280 kat artışla 114 milyar dolara ulaşmış; son 12 ay itibariyle de 133 milyar dolarla tarihi bir rekor daha kırmıştır.

ÜLKE HIZLA İNŞAA EDİLDİ

Karayolu, demiryolu son derece yetersiz olan, kendi gemileri, kendi uçakları olmayan bir ülkeden, bugün her köşesi biraz olsun eksiklere rağmen demir ağlarla, hızlı demiryolu hatlarıyla, duble yollarla, hava ve deniz hatlarıyla örülmüş, modern, muasır bir ülke inşa edilmiştir.

DÜNYA TÜRKİYE'Yİ GIPTAYLA İZLEDİ

Topunu, tüfeğini, mermisini ithal etmek durumunda olan ve savunmada büyük zorluklar yaşayan bir ülke, bugün artık savunma sanayinde dünyayla rekabet edebilir konuma yükselmiştir. Kurtuluş Savaşı'nda kağnıyla mermi taşıyan, cepheye mermi taşırken soğukta bebeğini kaybeden Halime Çavuş'tan, onun gibi binlerce kahramandan aldığımız güçle, bugün artık kendi tankımız ALTAY'ı, kendi savaş gemilerimiz MİLGEM'i, kendi insansız hava aracımız ANKA'yı, kendi helikopterimiz ATAK'ı ve kendi uydumuz GÖKTÜRK'ü imal ediyoruz.
Gelişmiş ekonomilerin ciddi şekilde sarsıntılar geçirdiği küresel ekonomik kriz ortamında Türkiye, güçlü ve dayanıklı ekonomisiyle farklılığını ortaya koyarak, dünyada gıptayla izlenen bir ülke olmayı başarmıştır.''

AK PARTİ ATATÜRK'ÜN ÇİZDİĞİ İSTİKAMETTE

Başbakan Erdoğan, Gazi Mustafa Kemal'in, 1921 yılında, bu ülkenin müstakbel idarecilerine 'Millete efendilik yoktur... Hadimlik vardır... Her ne suretle olursa olsun, millete hizmet edenler, milletten büyük mükafatlar intizar ediyorlarsa, katiyen doğru bir harekette bulunmuş olmazlar. Hizmet edenler, vazifelerini ifa etmiş olmaktan başka bir şey yapmamışlardır'. sözleriyle bir istikamet çizdiğini belirtti.

Erdoğan, AK Parti hükümeti olarak en büyük amaçlarının "milletin muhabbetine mazhar olabilimek" olduğun dile getirdi.

YENİ ANAYASA'DAKİ RUH VE ANLAYIŞ

Başbakan Erdoğan, vefatının 73. yılında, Gazi Mustafa Kemal'in altını çizdiği istikametten ilham alarak bazı hususları tekrar etmekte fayda gördüğünü belirtterek özetle şöyle konuştu:

''Bu ülkenin her bir ferdi birinci sınıf vatandaştır. Bu tartışılmaz. 74 milyonun fertleri arasında herhangi bir ayrımcılığı, eşitsizliği ve adaletsizliği asla kabul etmeyiz, buna müsamaha da göstermeyiz. Devletin tüm imkanları ve tüm kurumları karşısında herkesin eşit mesafede durmasını sağlamak, adalet anlayışımızın sarsılmaz bir gereğidir. İşte yeni anayasanın, böyle bir ruh ve anlayışla yazılması, bireyi, vatandaşı, özgürlükleri öne çıkarması, ülkenin birlik ve bütünlüğünü daha da pekiştirmesi en büyük arzumuzdur. Terörün bertaraf edilmesi ve Türkiye üzerine kirli hesapları olan çevrelerin oyunlarının bozulması da ancak bu şekilde mümkün olacaktır. Bu millet, tarihi boyunca yaptığı gibi muhabbetle, uhuvvetle, samimiyet içinde birbiriyle kucaklaştığı sürece, terör ve onu maşa olarak kullanan çevreler, bir kez daha hayal kırıklığına uğrayacaktır.

BÖLÜCÜLERE SESLENDİ

Atatürk'ün, Nutuk adlı eserinde kaydettiği şu ifadeler bu noktada son derece anlamlıdır: 'Birlik ve emelde kararlı ve ısrar eden millet, mağrur ve mütecaviz her düşmanı, eninde sonunda gurur ve tecavüzünde pişman edebilir'. Evet... Millet olarak, 74 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak, birlikte, beraberlikte, kardeşlikte ısrarcı olmaya devam edeceğiz. Özgürlüklerden, temel haklardan, ileri demokratik standartlardan asla taviz vermeden, nifak ve fesada asla fırsat tanımadan, Türkiye'yi büyütmeyi, yüceltmeyi kararlılıkla sürdüreceğiz. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Cumhuriyet, emin ellerdedir... Gazi Mustafa Kemal'in, diğer gazilerimiz ve şehitlerimizin hatırasına gölge düşürmeden, onlardan aldığımız kutsal emaneti yücelterek yolumuzda ilerleyeceğiz.''