BIST 9.916
DOLAR 35,16
EURO 36,58
ALTIN 2.962,67
HABER /  GÜNCEL

Atatürk Samsun'a nasıl çıktı! Murat Bardakçı noktayı koydu

Mustafa Kemal Paşa 19 Mayıs'ta Samsun'a nasıl çıktı? Merak edilen sorunun yanıtını tarihçi Murat Bardakçı bugünkü köşesinde yazdı.

Abone ol

Atatürk Samsun'a Padişah Vahdettin'in "vatanı kurtar" talimatıyla mı, yoksa pusulası bile olmayan tekneyle gizlice Samsun'a mı gitti?

İşte bu iki zıt görüş yıllar boyunca dile getirildi. Her 19 Mayıs'ta gündeme gelen tartışmaya tarihçi Murat Bardakçı da katıldı. Habertürk'teki "Bir devlet operasyonu: 19 Mayıs 1919" başlıklı köşesinde Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a nasıl çıktığını anlattı.

Devletin tüm kuruluşlarının Atatürk'ün Samsun'a çıkması için görev aldığına dikkat çeken Bardakçı, müttefik devletlerin karışıklık çıkan bölgeleri işgal etmesin diye Osmanlı Devleti'nin Atatürk'ü Samsun'a 9. Ordu Müfettişi olarak gönderdiğini yazdı. İşte Bardakçı'nın o yazısı:

BELGELERİ KAZIM KARABEKİR'İN DAMADINDAN ALDIM

"Şimdi, Samsun yolculuğunun evrakını elden geçirmiş ve bunları seneler önce yayınlamış bir kişi olarak bu yolculuğun nasıl ve niçin yapıldığını kısaca anlatayım:

Samsun evrakı, Kâzım Karabekir Paşa’nın arşivinde idi. Belgeleri 1990’ların ortalarında “Şahbaba”yı, yani Sultan Vahideddin’in biyografisini yazdığım sırada Paşa’nın damadı rahmetli Prof. Faruk Özerengin’den temin etmiştim. Belgelerden bir-ikisi vaktiyle yayınlanmıştı ama tamamını neşretmek 1998’de “Şahbaba” ile bana nasip olmuştu...

HER KURULUŞ GÖREV ALDI

Samsun yolculuğunun safhaları, bu belgelere göre şöyle idi: Mondoros Mütarekesi imzalanmış, müttefikler karışıklık çıkan bölgeleri işgal etme hakkını elde etmişlerdi. Samsun ve havalisinde de ayaklanmalar vardı, muhtemel bir işgali önlemek için tedbir alınması gerekiyordu ve Mustafa Kemal Paşa bu maksatla 9. Ordu Müfettişliği’ne tayin edildi.

Padişah, Mustafa Kemal’in tayin emrini 30 Nisan 1919’da imzaladı ve karar 5 Mayıs 1919’da o zamanın Resmî Gazetesi olan Takvim-i Vekayi’de yayınlandı.

Harbiye Nezareti, yani Savaş Bakanlığı aynı gün Başbakanlık’a bir yazı gönderip Sivas, Van, Trabzon, Erzurum ve Samsun’daki mülki memurların Mustafa Kemal’in emirlerine uymaları konusunda talimat gönderilmesini istedi.

Mustafa Kemal de o gün Harbiye Nezareti’ne Samsun’a götüreceği karargâh mensuplarının listesini verdi.

6 Mayıs, karşılıklı yazışmalarla geçti. Harbiye Nazırı Şakir Paşa, Mustafa Kemal Paşa’ya müfettişlik bölgesindeki faaliyetleriyle ilgili talimatnameyi verdi, aynı gün Samsun’da kullanılmak üzere altı adet mühür kazdırıldı.

Mustafa Kemal, 9 Mayısta Sivas’taki birliklerin kumandanına bir telgraf göndererek Samsun’da kendisini beklemelerini emretti; 13 Mayıs’ta da Matbuat Umum Müdürlüğü vasıtası ile karargâh görevlilerini ertesi gün için toplantıya çağırdı. Karadeniz artık İngiliz işgali altında olduğu için İstanbul’dan hareket edecek olan gemilerin İngilizler’den vize almaları gerekiyordu. Harbiye Nezareti 14 Mayıs’ta İngiliz İşgal Kumandanlığı’ndan başta Mustafa Kemal Paşa olmak üzere 23 subay, 25 er ve erbaş ile altı adet eğerli at için vize talep etti; vizeler 15 Mayıs’ta alındı, o arada Bandırma Vapuru da hazırlandı ve ertesi gün yola çıkıldı.

EMİR VE PUSULA HAYALLERİ

Samsun yolculuğunun öncesinde işte böyle çalışılmıştır ve Mustafa Kemal Paşa’ya verilen görev devletin her kademesinin, Sultan Vahideddin’in, zamanın sadrazamı Damad Ferid Paşa’nın, Genelkurmay’ın, Denizcilik Bakanlığı’nın, daha birçok resmî kuruluşun ve en başta da Mustafa Kemal’in yeraldığı ciddî bir “devlet operasyonu”dur. Ortada padişah tarafından verilmiş “Git, işgale son ver” diye bir talimat yahut kendi başına alınmış bir karar değil, ayrıntıları titizlikle yapılmış ciddî bir hazırlık vardır!

Dolayısı ile “Mustafa Kemal Paşa’yı Samsun’a memleketi kurtarması için Sultan Vahideddin gönderdi” demek ne kadar yanlış ve gerçeklerden uzak ise, “Paşa, Samsun’a dümeni bozuk ve pusulası bile olmayan bir tekne ile dalgalarla boğuşarak gizlice gitti” iddiası da aynı şekilde yanlıştır! Söylediğim gibi ortada işgal altındaki bir devletin kendini kurtarma çabası vardır ve bu çabalar işgalin zincirleri kırılarak yepyeni bir devletin kurulması ile neticelenmiştir!