Yazar Ümit Fırat, anayasada Atatürk milliyetçiliğine yer verilmemesini istedi
Abone olAbant Platformu, yeni anayasa tasırısını hazırlayan ekipte bulunan Prof. Dr. Zühtü Arslan'ın yönettiği son oturumun ardından, toplantıya katılanlar anayasaya ilişkin kendi görüşlerini dile getirdi. Kürt aydınların sözleri toplantıya damgasını vurdu.
Kürt yazar Ümit Fırat, anayasada Atatürk milliyetçiliği kavramının yer almaması gerektiğine işaret ederek, bu zorlama bir madde olur. Ben 63 yaşından sonra Atatürk milliyetçisi olmak istemem'' dedi.
Abant Platformu'nun son oturumu yapıldı. Toplantıya Kürt aydınların görüşleri damgasını vurdu. Ümir Fırat yaptığı konuşmada Atatürk milliyetçiliğine karşı olduğunu söyledi. Fırat, ''Atatürk milliyetçiliği konusunda bir noktaya dikkat çekmek istiyorum. Bu zorlama bir madde diye düşünüyorum. Somut olarak ifade ettiği bir anlamı da yok. Ben 63 yaşından sonra milliyetçi de olmak istemiyorum, Atatürk milliyetçisi de olmak istemiyorum.'' dedi.
Elçi'nin sözleri
Eski Bayındırlık Bakanı Şerafettin Elçi ise Kürtler ile ilgili genel bir değerlendirmede bulundu. ''Kürtlüğe saygı duymak lafla olmaz'' şeklinde konuşan Elçi, ''Kürtlerin tarihi var, sosyal değerleri var. Halk olarak değerlendirilmesinin sakıncalı görülmesi nasıl izah edilebilir?'' dedi. Birbirleri ile tarih boyunca savaşmış milletlerin bir çatı altında yaşadıklarına işaret eden Elçi, ''Türk ve Kürtler yüzyıllar boyunca birlikte yaşadılar. İki toplum efendi-teba yaklaşımı olmadan birlikte yaşamalı. Benim gelinim Türk ama birlikte yaşamamız hiç sakınca yok.'' şeklinde konuştu.
Daha önceki oturumda Büyük Birlik Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Destici'nin, ''Türkiye'de ırkçılık hakim olsaydı siz bakanlık yapamazdınız'' yönünde yaptığı eleştirilere atıfta bulunan Şerafettin Elçi, ''Benim bakanlık yapmamı bazıları Türkiye'de ırkçılığın olmadığına gerekçe gösteriliyor. Durum öyle değil. O zamanki Parlamento içerisinde bir zaruret oldu. O zaman, 'Türkiye'de Kürt vardır' dedim diye 12 Eylül sonrasında 30 ay hapiste tutuldum.'' şeklinde konuştu.
Bir başka Kürt yazar Bejan Matur, anayasanın milliyetçi havaya sahip olacağı yönünde eleştiride bulunurken, ''Milliyetçiliğin bu kadar yükseldiği bir ortamda anayasaya hangi ruhun sineceğini söylemeye gerek yok.'' şeklinde konuştu.
''TÜRKİYE MİLLETİ'' TARTIŞMASI
Araştırmacı Yazar Mustafa Akyol ise konuşmasına ''Türkiye milleti''nden bahsetti. Devlete göre toplumu değil, topluma göre devleti tanzim etmek gerektiğini belirten Akyol, ''Cumhuriyet'in sahibi olduğunu öne sürenler, devlete göre toplumu düzenleme peşindeler. Ben Kürt kimliğinin yasaklanmasına karşı duran biriyim. Ama Türk ve Kürt toplumlarını zikretmek doğru değil. AK Parti'nin bölgede yüzde 52 oy alması, kendini Kürt partisi gibi gösteren partinin yüzde 25'lerde kalması bunun en büyük göstergesi.'' ifadelerini kullandı.
Kürt aydın Altan Tan da Mustafa Akyol'un sözlerine dikkat çekerek, ''Mustafa Akyol'un Türkiye milleti ifadesini önemsiyorum.'' dedi. Tan ayrıca, din ve vicdan hürriyeti önündeki engellerin özellikle 28 Şubat'ta eğitime getirilen engellerin nasıl kaldırılacağını da merak ettiğini kaydetti.
BBP'li Destici'den tepki
Kürt aydınların açıklamalarına BBP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Destici karşı çıktı. Destici, ''Bizim 'Türkiye milleti' gibi bir kavramı kabul etmemiz söz konusu olamaz. Bu milletin yapı taşları ile oynanmamalı. Bugün sorun olmayabilir ama gelecek yıllar tehlikeyi beraberinde getirir. Gece dağda gündüz Meclis'te olanlar bulundukça bu sorunlar bu şekilde çözülemez.'' şeklinde konuştu.
Başörtüsü tartışması bitirilmeli
Doç.Dr. Mustafa Şentop ise farklı bir konuya değinerek başörtüsü sorununa dikkat çekti. Başörtüsüne serbestlik konusunda bir yasaya gerek olmadığına vurgu yapan Şentop, ''Çünkü serbestlik esastır. Kadınların kıyafetlerine ilişkin bir yasaklama söz konusudur. Kadınların başörtüsünü yasaklayan hüküm İnkılap Kanunları'nda da bulunmuyor. YÖK, Anayasa Mahkemesi'nin yorumlu bir kararı ile bir yasaklama yoluna gitti. 'Yüksek okullarda başörtüsü serbesttir' hükmü anayasada yer almalı.'' ifadelerini kullandı.