BIST 9.464
DOLAR 34,43
EURO 36,44
ALTIN 2.842,63
HABER /  GÜNCEL

Atabeylere 5 tahliye

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ''Atabeyler Davası'' nda 5 tahliye

Abone ol

Kamuoyunda Atabeyler Operasyonu olarak bilinen davada mahkeme heyeti, tutuklu bulunan 5 sanığın tahliyesine karar verdi.

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın öğleden sonraki bölümünde sanıkların savunmalarına devam edildi. Sanık Erkut Taş, 8 yıldır Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda (ÖKK) görev yaptığını belirterek, "Ben devletin ve vatanın bölünmez bütünlügü için mücadele ettim. Bu suçtan dolayı burada yargılanmaktan dolayı utanç duyuyorum. Görevim sırasında birçok badireler atlattım. Ama vatan için feda olsun" dedi. Bomba imha uzmanı olarak görev yaptığını belirten Taş, ÖKK'de bu konuda eğitim verdiğini söyledi. Operasyon kapsamında bulunan patlayıcı maddeleler ile ilgili olarak Taş, "Bulunan malzemeler, eğitim ve ders vermeye yöneliktir. Raporda belirtilen silahların patlayıcı niteliği yoktur" ifadelerini kullandı. BİM Mağazaları'nın bombalanması ile ilgili iddiaları da kabul etmeyen Taş, polisteki ifadesinin baskı altında alındığını savundu. Polisin kendisini gözaltına almasının yasal olmadığını söyleyen Taş, "'Poliste bana komutanlardan emir aldınız mı? Bize Genelkurmay'dan bir komutanın ismi ver' şeklinde sürekli telkinde bulunuldu" diye konuştu. Taş'ın bu sözleri tutunaklara geçmedi. Askeri Savcılık'ta verdiği ifadesini de kabul etmeyen Taş, diğer sanık Murat Eren ile paralel ifade alındığı söyledi.

Sanık Yunis Akkaya'nın evinde ele geçen malzemeler hakkında bilgisi olduğu söyleyen Taş, bu malzemeleri önce Akkaya'nın evine daha sonra sanık Yasin Yaman'ın Hasanoğlu'da bulunan babasının evine götürdüklerini anlattı. Taş, Yaman ve Akkaya'nın malzemenin içeriğinden haberi olmadığını söyledi.

Sanık Yasin Yaman ise, ifadesinde 8 yıldır ÖKK'de görev yaptığını, vatanın birliği ve bölünmez bütünlüğü için kendi isteğiyle ÖKK'de görev yapmayı seçtiğini söyledi. ÖKK'de 12 aylık kurs gördüğünü ifade eden Yaman, "Bunlardan biri gayri nizami harp kursudur. Her kursa katılan grup kendine bir isim seçer ve o isimle anılır. Gruplara seçilene isimlerine göre planlama ve plaket verilir. Gayri nizami harp kursuna katılan, içinde benim de bulunduğum 32 kişilik grup, senaryo gereği kendilerine Atabeyler ismini seçti. Evde bulunan plaket bunun içindir" diye konuştu. Ele geçirilen ajandada bazı devlet büyüklerine ilişkin adres ve krokilerin bulunması ile ilgili olarak Yaman, "Ajandadaki krokiler ve notlar kurs kapsamında senaryo gereği yapılmış eğitim çalışmalarıdır. Bunların bir kısmı şehir içinde tatbiki olarak veriliyordu. Bu notlar o zaman hazırlandı. Başka anlamı yoktur" dedi.

"GENELKURMAY'IN GÜVENDİĞİ ADAMA BEN DE GÜVENDİM"
Sanık Yakup Yayla ise, savunmasında, iddiaları kabul etmediğini belirterek, sanık Eren ile ÖKK'de görev yaptığı ancak bürolarının farklı olmasından dolayı sık sık görüşemediklerini söyledi. İzmir'de görevdeyken soruşturmanın başladığını belirten Yayla, Ankara'ya ifade için geldiğini ve tutuklandığını belirtti.

Sanık Yunis Akkaya da, Eren'i 6 yıldır tanığını söyledi. Malzemeleri askeri malzeme olarak evine aldığını söyleyen Akkaya, "Devletin Genelkurmayı'nın güvendiği adama ben de güvendim" dedi. Sanık Çorum Emniyet Müdür Yardımcısı Cemal Hasan Özdeş ise, suçlamaları kabul etmeyerek Eren ve Akkaya'nın yanına ziyarete geldiklerini ve iddianamede belirtilen iddialarla ilgili konuşmadıklarını söyledi. O dönemde Merzifon Emniyet Müdür Yardımcısı olan sanık Raşid Çavdar da, Akkaya ile Eren'in kendisini ziyarete geldiğini söyledi. Soruşturmanın başlamasına neden olan e-mail konusunda bir bilgisinin olmadığını ifade eden Çavdar, e-maili kesinlikle kendisinin göndermediğini söyledi. Çavdar, "E-maili Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne kimin gönderdiği konusunda bilgim yok. İlçede tek yetkili benim. Böyle bir iddia varsa benim soruşturma yetkim vardı. Ben yapardım" ifadelerini kaydetti.

Duruşmada sanıklar Suat Kiy, İsmail Binici ve Mehmet Karatepe de yaptıkları savunmalarda haklarındaki iddiaları yalandı. Duruşmada Mahkeme Başkanı Ramazan Aksan, Yakup Yayla'nın nerelerde görev yaptığına ilişkin ÖKK'den gizli celsede okunmasını içeren bir yazı geldiğini söyledi.
Cumhuriyet Savcısı Salim Demirci, sanıklar Yasin Yaman ve Yakup Yayla'nın tahliye edilmesini, diğer tutuklu 3 sanığın ise tutukluluk halinin devamı yönünde görüş bildirdi. Ardından duruşmaya 15 dakika ara verildi. Mahkeme, tutuklu sanıklar Murat Eren, Erkut Taş, Yasin Yaman, Yakup Yayla ve işadamı Yunis Akkaya'nın tahliyesine karar verdi. Bu tahliyelerle birlikte tutuklu sanık kalmadı.

Öte yandan, asker olan sanıkların askeri mühimmatı çaldıkları iddasıyla Genelkurmay'da yargılanmasına ise 22 Eylül tarihinde başlanacağı kaydedildi.