Ultrasonun yaygınlaşmasından sonra bazı Asya ülkelerinde erkek çocuk sayısında patlama yaşandı.
Abone olBirleşmiş Milletler (BM) Dünya Nüfus Fonu'nun araştırmasına göre, özellikle Çin, Hindistan ve Singapur gibi bazı Asya ülkelerinde, bebeğin cinsiyetinin belirlenmesine imkan veren ultrason cihazının kullanımının yaygınlaşmasından sonra dünyaya gelen erkek çocuk sayısında patlama yaşandı. Sağlık Bakanı Recep Akdağ'a göre, Türkiye'de böyle bir tehlike yok.
Birleşmiş Milletler Dünya Nüfus Fonu'nun yaptığı bir araştırma, 1980'li yılların başında icat edilen ve anne karnındaki bebeğin cinsiyetinin belirlenmesine imkan veren ultrason cihazının tüm dünyada kullanımının yaygınlaşmasıyla ortaya çıkan bir tehlikeyi ortaya koydu.
Ultrason cihazının kullanımıyla özellikle bazı Uzakdoğu ve Güney Asya ülkelerinde erkek çocuk dünyaya getirme modası yayılmaya başladı. Çin, Tayvan, Singapur, Hindistan, Güney Kore gibi ülkelerde bazı ailelerin, ultrason cihazındaki cinsiyet tespitinden sonra kız çocukları aldırdıkları belirlendi. Bu yöntemin, önümüzdeki yıllarda sosyal patlamalara neden olabileceğine dikkat çekildi.
Araştırmaya göre, Çin'de 100 kız çocuğa karşı 120 erkek dünyaya gelirken, Tayvan'da 100 kıza karşı 119 erkek çocuk, Singapur'da 100 kız çocuğa karşı 118 erkek çocuk, Güney Kore'de 100 kız çocuğa karşı 112 erkek çocuk, Hindistan'da 100 kız çocuğa karşı 120 erkek çocuk dünyaya geliyor. Ultrasonun yaygınlaşmasından önce ise Çin'de 100 kız çocuğa karşı 105 erkek çocuğun doğduğu bildirildi. Bu ülkelerin gelir seviyesi yüksek bölgelerinde uygulamanın daha sık görüldüğü de belirlendi. Bu dengesizliğin önüne geçilemediği takdirde ileriki yıllarda milyonlarca genç erkeğin evlenecek kadın bulamayacağı ve bunun krizlere neden olacağı bildirilirken, evlenemeyen erkeklerin organize eylemlere ve illegal faaliyetlere yönelebileceklerine dikkat çekildi.
Türkiye'de normal kabul edilen değerin 104 kız çocuğuna karşılık 107 erkek çocuk olduğu, buna karşın günümüzde ortaya çıkan oranın ise 100 kıza karşılık 106 erkek olduğu belirtildi. Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Türkiye'de dünyaya getirilen kız ve erkek çocuk sayılarının birbirine yakın olduğunu belirterek, bu konuda bir risk bulunmadığını söyledi. Jinekoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Bülent Tıraş ise Türkiye'de yasal kürtaj süresinin 10 hafta olduğuna, bebeğin cinsiyetinin ise 13-14. haftalarda belli olduğuna dikkat çekerek, bu nedenle cinsiyete göre bebeğin aldırılmasının mümkün olmadığını açıkladı.
Bazı ülkelerde, kürtaj süresinin aşıldığı dönemlerde hamile kadınlara, karnından sıvı alınarak düşük yaptırılabildiğini anlatan Tıraş, Türkiye'de hiçbir doktorun böyle yasal olmayan bir yola başvuracağına inanmadığını söyledi.