BIST 8.946
DOLAR 34,28
EURO 37,10
ALTIN 3.062,90
HABER /  GÜNCEL

Astım ile ilgili bilinmeyenlere cevap

Astımın yer, iklim ve mevsimle ilişkisi var mıdır? Anne ve babada astım olması çocuklarda da astım olmasına yol açar mı? Çocukluk astımı tedavi edilebilir mi?

Abone ol

Astımın yer, iklim ve mevsimle ilişkisi var mıdır? Anne ve babada astım olması çocuklarda da astım olmasına yol açar mı? Çocukluk astımı tam olarak tedavi edilebilir mi? Giderek artan bir sağlık sorunu olan çocukluk astımının belirtilerinin anne ve babalar tarafından erkenden farkedilmesi, hastalığın etkili tedavisi için çok önemli. Çocukluk astımı hakkında bilinmesi gereken en önemli noktalar... 1-Astım nedir, belirtileri nelerdir? Bilimsel adı “bromşial astma” olan ve halk arasında astım adı verilen hastalıkta hava yollarında sürekli bir iltihap ve aşırı bir hassasiyet olur. Bu iltihap ve aşırı - hassasiyet nedeniyle hava yolları zaman zaman daralır, bunun sonucunda hastalarda nefes darlığı, hırıltı (nefes alıp verirken göğüsten ıslık gibi ses gelmesi), öksürük, balgam çıkarma, kokulara ve soğuk havaya karşı aşırı hassasiyete hassasiyet ortaya çıkar. Bu belirtilerin zaman zaman görülmesi ve arada hastaların bir süre iyi olması astımın en önemli özelliklerinden biridir. Bu belirtilerin aniden ve çok şiddetli bir şekilde ortaya çıkmasına akut astım atağı adı verilir. 2-Astımın sebebi nedir? Astımın kesin sebebi bilinmemekle beraber temelde doğuştan gelen bir yatkınlığın bulunduğu ve bazı faktörlerin bu yatkınlığı hastalığa dönüştürdüğü biliniyor. Astımın ortaya çıkmasını kolaylaştıran faktörler bunlardır: a) Ailevi ve bünyesel yatkınlık (atopi), b) Ev içi ve ev dışı allerjenler, c) Çocukluk döneminde geçirilen bazı akciğer hastalıkları, d) Hava kirliliği, e) Evde sigara içilmesi, f) Çocuğun erken doğması (prematüre olması). 3-Anne veya babada astım olması çocuklarda da astım oluşmasına yol açar mı? Allerjik hastalıklar ve astımda ailevi bir yatkınlık olduğu tartışmasız bir şekilde ortaya konuluyor. Bugünkü bilgilere göre anne veya babadan biri allerjikse çocuğun allerjik olma ihtimali yaklaşık %25 - 30, hem anne hem de baba allerjikse bu ihtimal yaklaşık % 50 - 60’lara kadar çıkıyor. Ancak bu bilgilerden allerjik hastalıkların mutlaka ailevi olacağı sonucunu çıkarmamak gerekir. Ailesinin hiç bir bireyinde allerjik hastalık olmayan çocuklarda da allerjik hastalıklar görülebilir. 4-Astımın yer, iklim ve mevsimle ilşkisi var mıdır? Astımı sıcak ve nemli iklimlerde daha sık görülür. Ayrıca doğal yaşam koşullarının ortadan kaldırılıp yerlerine büyük kentlerin kurulduğu, hava kirliliğinin arttığı ve ev içi allerjenlere yoğun maruz kalınan durumlarda da astım sıklığını artırmaktadır. Ülkemizde astım en sık Karadeniz, Çukurova ve Marmara bölgelerinde görülmektedir. Mevsimler içinde de astım belirtileri en sık kışın ve ilk baharda artmaktadır. Bunda hava kirliliğinin ve solunum yolu enfeksiyonlarının kışın, polenlerin ise ilk baharda artmasının çok önemli rolü vardır. 5-Deri testleri niçin yapılır? Deri testlerinin yapılmasındaki amaç allerjiden şüphelenilen bir kişinin neye karşı allerjisi olduğunu saptamaktır. Bunun için deriye çok azz miktarda allerjen verilerek oluşan tepki değerlendirilir. Deri testleri ile en çok şu maddelere karşı allerji araştırılır: besinler, ağaç, çayır ve ot polenlei, ev tozu akarları, hayvan tüuleri, böcekler ve mantarlar. 6-Çocukluk astımı tam olarak tedavi edilebir mi? Çocukluk dönemindeki astım ne kadar şiddetli ise erişkin yaşlara kalıcılığı da o oranda fazla olmaktadır. Özellikle hafif olan vakalar başta olmak üzere kendi haline bırakılan çocukların yaklaşık %30 - 50’ sinde gençlik döneminde belirtiler kaybolmakla beraber tam olarak silinme çok az vakada olmaktadır. Bu durum sıklıkla hastalığın tedavisinde bir aksamaya yol açmaktdrı. Yapılan araştırmalar hastalığın çocukluk döneminde önemsiz gibi göründüğü vakaların %5 - 10‘ unda ileri yaşlarda ciddi astım tablosu ortaya çıkmaktadır. Burada verilen oranların hastalığın tedavi tedavi edilmemesi durumunda geçerli olduğunu, günümüzde çok etkili tedavbi yöntemleri ile astımın -özellikle çocuklarda- çok yüksek oranlarda tedavi edilebildiğini biliyoruz. 7-İmmünıterapi (Aşı tedavisi) nedir? Allerjik hastalıkların bazılarında (astım, saman nezlesi gibi) allerjiden sorumlu maddenin küçük miktarlarda hastaya verilmesi ve bunun giderek arttırılması ile hastanın ilgili allerjenlere duyarlılığı azaltılabilir. Bu tedaviye immünoterapi veya halk arasındaki adı ile “aşı tedavisi” denir. Bu tedavi günümüzde bir kaç ülke dışında bütün dünyada uygulanmakta ve doğru uygulandığı taktirde de etkiki olduğu kabul edilmektedir. Ancak immünoterapinin uygulanabilmesi için hastanın mutlaka allerjik olduğunun gösterilmesi ve ilaç tedavisine rağmen düzelmemiş olması gereklidir. 8-Astım tedavisinde kullanılan ilaçlar zararlı mıdır? Astım tedavisinde kullanılan ilaçlar astımı edavi eden ve astım belirtilerini kontrol eden ilaçlar olmak üzere iki gruba ayrılabilir. Diğer bütün ilaçlar gibi bu ilaçlar da insan vücuduna yabancı kimyasal maddeler oldukları için az da olsa yan etkileri ihmal etmenin bir sakıncası yoktur. Bu yan etkilerin hiç biri hayati bir tehlike yaratmaz ve çoğunlukla ilaçlar bırakılınca kaybolur. Astım ilaçlarının bağımlılık yapması söz konusu değildi. 9-Astımda uygulanan bilimsel olmayan (alternatif) tedavi yöntemleri nelerdir? Astımın bütün dünyada yaygın olması ve çok eski zamanlardan beri bilinmesinden dolayı bu hastalıkları ortadan kaldırmak için çok çeşitli tedavi yöntemleri kullanılmıştır. Bugünki bilimin ışığında kesin olarak etkili olmadıkları gösterilen bu tedavi yöntemlerinin bir kısmı ne yazık ki ülkemiz dahil birçok yerde halen uygulanmaktadır. Bunlar arasında sayabileceğimiz mağaraya inme, nötralizasyon tedavisi, homeopati, eliminasyon diyetleri, bıldırcın yumurtası yeme, bal ve polen yeme, laser veya akupunktur uygulaması gibi yöntemlerin astımdan tamamen veya önemli ölçüde kurtulmak mümkündür. Bir kısmı tehlikeli de olan bu tedavi yöntemleri ne yazık ki genellikle ticari gayelerle uygulanmakta ve hastaların maddi kayıplarının yanısıra çağdaş tedavi yöntemlerine geç yönelmelerine de yol açmaktadırlar. KAYNAK: İnternational Hospital