Amerikan haber ajansı Associated Press (AP), 16-17 Aralık AB zirvesine doğru Türkiye karşıtları seslerini yükselttiğini yazdı. Ajans şu yorumda bulundu.
Abone olAmerikan haber ajansı Associated Press (AP), 16-17 Aralık AB zirvesine doğru Türkiye karşıtları seslerini yükseltirken, ''Avrupa'da Türkiye'nin güçlü destekçilerinin de olduğunu'' belirtti. Ajans, Türkiye'yi destekleyenlerin, ''Bu laik Müslüman ülkesinin, demokrasinin zor olduğu Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki diğer İslam ulusları için bir örnek teşkil ettiğini'' söylediklerini kaydetti. AP, Avrupa, 17 Aralık'ta Türkiye ile tam üyelik müzakerelerine başlanıp başlanılmaması konusundaki nihai kararını verirken, Türkiye'yi geri çevirdiği takdirde İslam dünyasının bunu, yüzüne atılan bir tokat olarak algılayacağı yorumunu da yaptı. Türkiye'nin, Avrupa hayatının bir parçası olduğunu belirten AP, Türkiye'nin futbol takımlarının UEFA kupası ve Şampiyonlar Ligi gibi Avrupa maçlarına katıldığını ve gençlerinin, Eurovision şarkı yarışmasında şarkılarını seslendirdiklerini kaydetti. SİYASİ GÖZLEMCİLER Brüksel'deki Avrupa Siyaset Merkezi'nden Guillaume McLaughlin, Türkiye'nin nüfusunun fazla olmasının, diğer AB üyelerine isteklerini yaptırmasına izin vereceği endişelerinin yersiz olduğunu belirterek, ''Türkiye'nin, en çok nüfuslu AB ülkesi olabileceği beklentisine rağmen yeni AB anayasası, Türkiye'nin bu etkisini sınırlayacaktır'' dedi. McLaughlin, Türkiye ile tam üyelik görüşmelerinin başlatılmasının, Türk toplumunda daha olumlu değişiklikleri tetikleyeceğini belirtti. Türkiye'nin bakışının yüzyıllardır batıya yönelik olmasının, onu bir Avrupa ülkesi yaptığını belirten McLaughlin, ''Ortak tarihi, kültürel ve dini köklerimiz var. Türkiye'nin kabul edilmesinin en büyük kazancı, yalnızca bu ülkeyi daha liberal ve demokratik bir sisteme bağlamak değil, ihraç edilebilir bir modelin geliştirilmesi olacaktır'' dedi. Avrupa Siyaset Merkezi'nden siyasi analist Amanda Akçakoca da Türkiye'nin işleyen bir pazar ekonomisinin olduğunu ve birçok AB pazarında rekabete yol açacak çok güçlü sanayi sektörünün bulunduğuna dikkat çekti. Akçakoca, Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) yardımıyla Türkiye'de enflasyonun 1970'li yıllardan bu yana ilk kez tek haneye düştüğünü de kaydetti. Merkezi Cenevre'de bulunan Güvenlik Siyaseti Merkezi Başkanı François Heisburg, Türkiye AB'ye yaklaştıkça, Batı Avrupa'nın güvenlik konusunda kazandığını bildirdi. Türkiye'nin kilit öneme sahip konumu ve rolü göz önüne alındığında, Avrupa savunmasıyla ilişkili olarak statüsünün önem taşıdığını belirten Heisburg, bu çerçevede, AB ve Türkiye'nin, Avrupa savunma konularında yapıcı birlik kuramamasının şaşırtıcı olabileceğini söyledi. Merkezi Londra'da bulunan Avrupa Reform Merkezi Müdür yardımcısı Heather Grabbe, ''Türkiye'nin, reform konusunda şaşırtıcı bir yetenek sergilediğini'' söyledi. ''Türkiye'nin, aralarında Kürt azınlığın özgürlük haklarının daha da genişletilmesinin bulunduğu insan haklarının geliştirilmesinde gelişme kaydettiğine'' işaret eden Grabbe, ''10 yıl önce, Türkiye'nin idamı kaldıracağını, çocukların Kürtçe öğrenmesine izin vereceğini ve Milli Güvenlik Kurulu Başkanlığı'na bir sivil atamasını hayal etmenin çok zor olduğunu'' ileri sürdü. Grabbe, sözlerini şöyle sürdürdü: ''On yıldan az bir süre önce ordu, bir İslam partisini hükümetten çıkmaya zorladı. Şimdi bu partinin halefi, Türkiye'yi daha liberal bir demokrasi yaptı.''