BIST 9.869
DOLAR 35,07
EURO 36,62
ALTIN 2.950,33
HABER /  SAĞLIK

Aspirin'in yeni mucizesi!

Oxford'da yapılan araştırmadan çarpıcı sonuçlar çıktı! 75 ila 300 miligram Aspirin alınmasıyla kanser vakalarının dörtte bir azaldığı ortaya çıktı.

Abone ol

İngiltere'de tıp uzmanları günde düşük dozda alınan Aspirin'in kanserin oluşmasını ve gelişmesini önlediğini söylüyor.

Oxford Üniversitesi bilim adamları tarafından yapılan bir araştırmada, sadece üç yıl boyunca günde 75 ila 300 miligram Aspirin alınmasının, kanser vakalarını dörtte bir azalttığı bulundu.

İngiliz yayın kuruluşu BBC'nin yansıttığı, Tıp dergisi Lancet'te yayımlanan üç yeni araştırmanın Aspirin'in kanseri önleyici etkisine ilişkin bulguları desteklediği belirtildi.

Geçmişte Aspirin'in on yıl boyunca kullanılmasıyla kanser risklerinin azalması arasında bağ olabileceğini belirten Oxford Üniversitesi'nden bilim adamları, şimdi bu süreyi üç ila beş yılda sınırladıklarını söyledi.

Yeni araştırmada, sadece üç yıl boyunca günde 75 ila 300 miligram Aspirin alınmasının, kanser vakalarını dörtte bir azalttığı gözlendiği belirtildi.

Aspirin dozu beş yıllık kullanım boyunca, 300 miligramdan fazla olduğunda kanserden ölüm riskinin de yüzde 15 azaldığı ancak kullanım süresi beş yılın üzerine çıktığında kanserden ölüm riskinin yüzde 37 azaldığı bulundu.

"KANSERİN VÜCUDA YAYILMASINI DA ÖNLEYEBİLİYOR"

Ayrıca Aspirin'in sadece kanser oluşumu riskini azaltmakla kalmadığı, aynı zamanda kanserin vücuda yayılmasını da önleyebildiği kaydedildi.

Başta kalp hastalıklarına karşı Aspirin tedavisiyle hiçbir tedavi uygulanmaması arasındaki farklılıkları belirlemek üzere hazırlanan araştırmada, uzmanların daha sonra deneye katılan 77 bin hastanın verilerini inceledikleri kanserden ölüm ve kansere yakalanma riskleri açısından Aspirin kullanımının rol oynadığını saptadıkları ortaya çıktı.

Ağrı kesici ve iltihap sökücü olarak kullanılan Aspirin'in düşük doz, yani 75 miligram kalp krizini önlemek amacıyla kalp hastası olan kişilere tavsiye edildiği, ancak sağlıklı kişilere faydalarının hala çok bilinmediği, nadiren olsa da ölümcül iç kanamaya yol açabildiğine de dikkat çekildi.