Rektör Yücel Aşkın üniversitede birçok kişi hakkında devletin yanlış bilgi verdiğini ileri sürdü.
Abone olYüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın, ''Üniversitedeki birçok kişi hakkında devletin resmi kaynakları tarafından bana verilen bilgilerin kasıtlı olarak yanlış olduğu ortaya çıktı'' dedi.
Rektör Prof. Dr. Aşkın ile 9 sanık hakkında Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden davanın bugünkü duruşması, saat 10.50'de başladı. Prof. Dr. Aşkın'ın da katıldığı davanın duruşmasında, diğer sanıklar YYÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ayşe Yüksel, Prof. Dr. Hasan Ceylan, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fırat Cengiz, YYÜ Genel Sekreter Yardımcısı Salih Yurtkuran, YYÜ Yazı İşleri Şube Müdürü Şükran Yurtkuran ile Özel Güvenlik Şube Müdürü Saffet Kara, Yazı İşleri Bilgi İşletmeni Bülent Şahin, İspanyol Expansion firması Türkiye Temsilcisi Mehmet Ümit Ayral hazır bulundu. Duruşmaya, YYÜ Genel Sekreteri Prof. Dr. Işık Tepe katılmadı.
Rektör Aşkın ve 9 sanık hakkında, ''Suç işlemek için örgüt kurmak, örgüte üye olmamakla birlikte bu örgüt adına suç işlemek, suç işlemek için kurulmuş örgütün faaliyeti çerçevesinde haksız ekonomik çıkar sağlamak için manevi cebir ve tehdit ile ihaleye fesat karıştırmak, ayrımcılık, özel hayatın gizliliğini ihlal etmek, kişisel verileri hukuka aykırı olarak toplamak, ihale konusu edimin ifasına fesat karıştırmak, resmi evrakta sahtecilik yapmak, resmi evrakı yok etmek, görevi kötüye kullanmak'' suçlarından açılan davanın bugünkü duruşması, Mahkeme Başkanı İlhan Kaya, hakimler Vahit Baltacı ile Muammer Ballı ve Savcı Sezgin Kanmaz tarafından yürütüldü.
YYÜ Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Karadağ, 4 müdahil 1 tanığın dinlendiği duruşmanın ilk bölümünde, soruşturma sırasında rektörlük kasasında ele geçirilen belgelerde, özel hayatı hakkında asılsız iddiaların yer aldığını savunarak, ''Bu belgelerde benim radikal İslamcı ve Kürt milliyetçisi olduğum, başörtüsü yürüyüşü ile ilgili soruşturmada görevlendirildiğim ama radikal İslamcı görüşümden dolayı bu görevden istifa ettiğim yönünde asılsız bilgiler yer almaktadır'' dedi.
Prof. Dr. Karadağ, yaklaşık bir saat boyunca okuduğu yazılı açıklamasında, Atatürk ilkelerine bağlı Türk milliyetçisi olduğunu, Türk milliyetçiliğinin en kutsal eseri olan Türkiye Cumhuriyeti'nin bir vatandaşı olduğunu bildirdi.
Prof. Dr. Karadağ'ın açıklamasının ardından söz alan Rektör Aşkın, Karadağ ve diğer kişiler hakkındaki bilgilerin devletin resmi kurumları tarafından YÖK'e gönderildiğini belirterek, şunları söyledi:
''Hüseyin Karadağ ve birçok kişi hakkında daha sonra gerçeğe uygun olmadığını öğrendiğim bilgiler bana ulaştı. Üniversitedeki birçok kişi hakkında devletin resmi kaynakları tarafından bana verilen bilgilerin kasıtlı olarak yanlış olduğu ortaya çıktı. Ben de durumu dönemin YÖK Başkanı Kemal Gürüz'e de bildirerek, yanlışın düzeltilmesini istedim. Daha önceki rektörler tarafından istihbarat kaynaklarından alınan bilgiler YÖK'e gönderilmiştir. Bu sadece benim dönemimde yapılmadı. İçişleri Bakanlığı Müsteşarlığı'na gönderilen belgelerde de benim hakkımda asılsız beyanlar yer almaktadır.''
Rektör Prof. Dr. Aşkın'ın açıklamasının ardından Prof. Dr. Hüseyin Karadağ, duruşmada bir saat süren açıklamasında, ele geçirilen belgelerde kendisi hakkında yer alan iddiaların asılsız olduğunu öne sürerek, ''Rektör Aşkın, burada benim iddia edildiği gibi bir kişiliğesahip olmadığımı belirtmiştir. Bu nedenle benim için bu konu kapanmıştır. Müdahillikten çekiliyorum'' diye konuştu.