BIST 9.185
DOLAR 34,38
EURO 36,76
ALTIN 2.968,42
HABER /  GÜNCEL

Aşkın bilirkişi ile 'Kavgalı' çıktı

Van YY Üniversitesi rektörü Aşkın'ın tutuklanmasında bilirkişiye rehberlik yapan Sedef Er'in okuldan atıldığı ve bu yüzden Aşkın ile aralarında husumet olduğu ortaya çıktı.

Abone ol

Prof. Dr. Yücel Aşkın'ın tutuklanmasına neden olan savcılık soruşturmasına, üniversiteden atılan İdari ve Mali İşler Daire Başkanı Sedef Er'in "rehberlik" ettiği ortaya çıkarken, bilirkişi olarak görevlendirilen Doç. Dr. Özkan Ünal'ın da Aşkın'la husumet yaşadığı belirlendi.

Rektörün tutuklandığı soruşturmanın ilk aşamalarında, Aşkın'ın tıbbi malzeme ihalesiyle ilgili bir işlemi geciktirdiği gerekçesiyle hakkında başlattığı soruşturma sonunda görev yeri değiştirilen Er'den yararlanıldığı ortaya çıktı. Er'in savcılıkça resmi bilirkişi olarak görevlendirilmediği, ancak soruşturma süresince "kılavuzluk" yaptığı öğrenildi. Savcılık, çeşitli konularda sık sık Er'in bilgisine başvurdu.

Bilirkişiye itiraz edilecek

Savcılığın hazırlattığı 2 bilirkişi raporundan birinde Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı Başkanı Yard. Doç. Dr. Mustafa İzmirli'nin, diğerinde ise Radyoloji Anabilim Dalı'nda görevli Ünal'ın imzası bulunuyor.
Raporunda Aşkın'ın görevini ihmal ettiğini, idari hiçbir tedbiri almadığını savunan Ünal'ın rektörle arasında husumet bulunduğu anlaşıldı. Ünal'ın daha önce Aşkın aleyhine basına sıkça demeçler verdiği öğrenildi. Bu nedenle bilirkişiliğini kabul etmeyen Aşkın ve avukatları, itiraz dilekçesinde Ünal'ın bu açıklamalarını da savcılığa sundu.
Savcılıkta, "Radyoterapi cihazları, malzeme eksik olduğundan çalıştırılamamış, 5 milyon dolarlık zarar oluşmuştur şeklinde bilirkişi raporu var" yönündeki soruyu yanıtlayan Aşkın, Ünal için şunları söyledi:
"Bu konuda yetki başhekim ve hastane yetkililerindedir. Ünal'ın raporunu kabul etmiyorum. Hakkımda kamuoyunda adeta linç kampanyaları düzenlemiştir. Aletlerin çalışması da kendi sorumluluğundadır. Zarar konusunu Maliye Bakanlığı'na sormak lazım. Firma da zarar ettiğini ve uluslararası tahkime gideceğini söylüyor."

'Er görevini yapmadı'
"Malzemeler geldikten bir yıl sonra komisyon kurulmasının, gecikilmesinin nedeni nedir?" sorusuna da, "İMDB Başkanı Sedef Er'in görevini yapmamasıdır. Bu nedenle görevden alınmıştır" yanıtını veren Aşkın, Er'in neden görevden alındığına açıklık getirdi.

Çiçek'ten müfettiş
Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in, Van Başsavcısı, yetkili savcı ve tutuklama kararını veren hâkimle ilgili iddiaları araştırmak üzere müfettiş görevlendirdiği öğrenildi. Müfettişin önümüzdeki günlerde Van'a gidebileceği kaydedildi.

İşte Aşkın dosyası
'Asıl çete, suçlayanlar'

Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın hakkındaki soruşturmayı "çete" suçundan yürüterek YÖK'ten izin alma zorunluluğunu aşan savcılığın, bazı öğretim elemanlarının farklı üniversitelere atanmasını, bu suçun oluşması için bulunması zorunlu olan "cebir" şartının unsuru şeklinde gösterdiği ortaya çıktı. Görev yerleri değiştirilenlerin açtıkları davaların tamamını kaybettiklerini vurgulayan Aşkın ise, "Asıl çete beni suçlayanlar" dedi.
Çete kurarak İspanyol Expansion şirketinin kazandığı 25 milyon dolarlık tıbbi malzeme ihalesine fesat karıştırdığı iddiasıyla tutuklanan Aşkın hakkındaki dosyaya Milliyet ulaştı. Savcılığın suçlamalarla ilgili yönelttiği 89 sorudan bazıları ve Aşkın'ın yanıtları özetle şöyle:

'İhale benden önce yapıldı'
Dış krediyle cihaz alımı ihalesinden ne zaman haberiniz oldu?
- İhale, ben rektör olmadan önce yapılmış. Dönemin hastane başhekimi Sabahattin Aydın bilgi verdi. 2003'te ilk defa malzeme geldi. Ödeme Hazine Müsteşarlığı'nca yapıldı.

1998'de imzalanan sözleşmeye 2000 - 2004 arasında 6 kez ilave yapılmasına neden gerek görüldü?
- İdari Mali İşler Daire Başkanlığı (İMDB), bunun zorunluluk olduğunu bildirdi. Cihazlar 1998'e göre ucuzlamıştı. Böylece aynı bedelle daha çok cihaz alındı.

İlaveler niçin Sayıştay ve Maliye'ye gönderilmedi?
- Maliye müfettişleri, raporlarında harcamaya ilişkin ek yük getirmeyen sözleşme tasarılarının Maliye vizesine, Sayıştay onayına tabi olmadığını düşündüklerini belirtmiştir.

Anlaşmaları evinizde saklamanız, işin yasal olmadığını bildiğinizin ispatı değil mi?
- Fotokopiler bulunmuştur. Fotokopileri İMDB vermiştir. Burada bir çeteden söz ediliyorsa, karşı tarafın yani ihbarda bulunanlar olduğunu düşünüyorum. Ayrıca milyonlarca dolar kâr var. Takdir edilmem lazım.

9 ayda bitmesi gerekirken, iş neden hâlâ bitmedi?
- Eximbank ile Hazine arasında ödeme konusunda çıkan problemlerden dolayı sözleşme uzatıldı.

Geçmişe yönelik kurulduğu ispatlı, sahte komisyonları kurmaktaki amaç nedir?
- Böyle bir telkinde bulunmadım. Komisyon kurulsun denmiş ise gerekli belgeyi önüme konulduğu gün imzalamışımdır.

Siz emir vermeden geçmiş tarihli evrakları size imzalatmaya kim cesaret edebilir?
- İfadesi alınanlar bu işlemleri benim yaptırdığımı ifade etmemişlerdir.

Giden evrak defterini geçmişe dönük komisyon kurduğunuzun ispatı olacağından mı imha ettiniz? 7 milyon dolarlık zarar var?
- Defterin imha edildiğini bana Enver Bey bildirmiştir. Ben istemedim. Bir kamu zararı varsa sorumlusu Hazine'dir. Ayrıca cihazların birçoğu fiilen çalışmaktadır.

Şirketin 630 bin dolarlık eğitim taahhüdünü neden inşaat taahhüdüne aktardınız?
- Ümit Ayral bana arzu edersek bazı öğretim üyelerini yurtdışına gönderebileceklerini söyledi. Turistik geziler için memleketin parasını çarçur ettirmeyeceğimi, katkıları olacaksa fakülteye yapmalarını ifade ettim.

'Danıştay'da kaybettiler'
Basın yoluyla açıkladığınız mal bildiriminizle, YÖK'e yaptığınız ve makamınızda bulunan bildirimler arasında çelişkiler var. Gizlemeye çalıştığınız neydi?
- Basın yanlış yazmış olabilir. (Bildirimini tekrarlıyor)

Gerekçe göstermeden sicillerini bozarak, başka üniversitelere sürgün ederek öğretim elemanları (ve idari personel) üzerinde cebir ve şiddet uyguladığınız iddia ediliyor.
- Disiplin ve akademik uyumsuzluk nedeniyle başka üniversitelere gönderilebilirler. Kararı dekanlıklar verir. Rektörlük YÖK'e gönderir. YÖK uygun görürse yapar. Bizde 6 civarında bu şekilde kişi vardır. Tıp Fakültesi'nden yoktur. Gönderilenler Danıştay'a başvurmuş, bütün davaları kaybetmişlerdir.

Başkanken rektörü suçlamış

Savcılıkça bilirkişi olarak atanan Ünal'ın, Van Tabip Odası Başkanlığı yaptığı yıllarda Aşkın aleyhine çok sayıda açıklama yaptığı da ortaya çıktı. Oda tarafından yapılan bir açıklamada, tıp fakültesinden öğretim üyelerinin ayrılma nedenleri sorulurken, "Ayrılmalar neticesinde yönetimden birileri, daha iyi bir makam ve çok kazanç mı sağlıyor? Akıllara bu seçenek geliyor" denildi.
Ünal'ın, "Bunlar şahsi görüşlerim değil, yönetim kurulu da aynı görüşte" yorumunu yaptığı açıklamada, o dönemde üniversite yönetimine yönelik suçlamaları şöyle:

"Yıllardan bu yana kampusta yapılması planlanan ve bunun için kredi desteği almış hastane binasının temelinin başlatılamaması.
7 yıl önce dış kredi desteği alınarak temin edilen cihazların birçoğunun halen getirilmemesi.
Hastanede onlarca profesör ve doçent olmasına rağmen hastanenin yardımcı doçent kadrosuyla yönetilmesi.
Tıp fakültesi dekanı devre dışı bırakılarak araştırma hastanesinin sorumluluğunun hekim olmayan hemşire kökenli bir öğretim üyesine bırakılması.
Tıp fakültesi döner sermayesinden ulufe dağıtılır gibi hak etmeyene de pay verilmesi."
Ünal'ın başkanlığını yaptığı Tabip Odası'nın bu açıklamasının ardından Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Yüksel, "İddialar sadece başkan tarafından ortaya atılmaktadır. Yönetim kurulundan bana gelip, 'Biz bunlara katılmıyoruz' diyenler oldu" yorumunu yapmıştı.


www.milliyet.com.tr