'Darbe günlükleri'nde adı geçen kuvvet komutanları Ergenekon savcıları tarafından ifadaye çağrıldı. O günlüklerde yazanlar bir kez daha gözler önünü serildi.
Abone olErgenekon savcıları, 2004’ün kuvvet komutanlarına tebligat gönderdi
AK Parti Hükümeti’ni devirmek amacıyla 2004 yılında darbe girişimleri planladıkları iddia edilen dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek, Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman ile Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına’ya tebligat gönderildi.
Darbe iddialarını soruşturan Ergenekon savcıları tarafından gönderilen tebligatın Örnek, Yalman ve Fırtına’ya ulaştığı öğrenildi.
CUMARTESİ PAZAR İFADE VERECEKLER
Darbe iddialarıyla ilgili bilgilerine başvurulacak olan Yalman ile Fırtına’nın cumartesi, Örnek’in ise pazar günü Ergenekon soruşturmasını yürüten savcı Zekeriya Öz, Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın’a ifade vermesi bekleniyor.
GÜNLÜKLER NOKTA'DA YAYINLANMIŞTI
Türkiye, 2003 ile 2005 arasında planlandığı iddia edilen darbe girişimlerinden Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek’e ait olduğu öne sürülen günlüklerin 2007 yılında Nokta Dergisi’nde yayımlanmasıyla haberdar oldu.
Nokta Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Alper Görmüş tarafından yayımlanan günlükte, Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek, Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman ve Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim Fırtına ile Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur’un Ayışığı, Sarıkız ve Eldiven adlı darbe girişimlerini planladıkları öne sürülüyordu. Günlüklerde, ‘Sarıkız’ın Kara, Hava, Deniz ve Jandarma Kuvvet Komutanlarının birlikte planlandığı, ‘Ayışığı’nın ise Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur tarafından hazırlandığı iddia ediliyordu.
ERUYGUR GEÇEN YIL TUTUKLANDI
Ancak aynı günlükler, 5 Temmuz 2008’de yapılan Ergenekon’un 6’ncı dalgasında gözaltına alınan eski Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Erguygur ile Cumhuriyet Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay’da da ele geçirilince soruşturmanın rotası değişti. Bu operasyonla birlikte ele geçirilen belgeler üzerinde yoğunlaşan Ergenekon savcıları 2’nci iddianamenin omurgasını, ‘darbe iddiaları’ üzerine kurdu. Özden Örnek’in günlüklerine göre ‘Ayışığı’ adlı darbe girişimini planladığı iddia edilen Şener Eruygur, tutuklanarak cezaevine gönderildi.
10 Mart'ta darbe yapalım!
Darbe günlükleri, bundan 2 yıl önce Nokta Dergisi’nde yayımlandığında ortalığı ayağa kaldırmıştı. Dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek tarafından tutulduğu iddia edilen günlüklerde üç darbe girişimi de tarih tarih anlatılıyor, ihtilal tarihi olarak ise önce 10 Mart 2004’ün belirlendiği, ancak Yalman’ın diğer komutanları frenlediği söyleniyordu. İşte günlüklerden tarih tarih çarpıcı bölümler...
Dördümüz anlaşıp el sıkıştık
22 Eylül 2003: ”Komutanlarla çok özel konuştuk. Org. Özkök AKP’ye karşı işlem yapılmasını kabul etmezse ‘Ya çekil, yahut da biz çekiliyoruz’ diyeceğiz. Org. Fırtına istedi, dördümüz ellerimizi üst üste koyup el sıkıştık! Org. Eruygur kışkırtıcı rol oynuyor.”
Öğrencileri sokağa dökecektik
6 Aralık 2003: ”Bu hafta bütçe komisyonunda (TBMM Plan-Bütçe Komisyonu) bir AKP milletvekili tekkelerin açılmasını isteyince hepimiz çok rahatsız olduk. Toplandık, kendimize göre bir eylem planı yapmaya karar verdik. Önce basını ele geçirmeye çalışacaktık. Bu nedenle ben M.Ö.’yü (Mustafa Özkan) davet edecektim. Sonra rektörlerle temas edip öğrencileri sokağa dökecektik. Sendikalarla aynı şekilde hareket edecektik. Sokaklara afiş astıracaktık. Dernekleri hükümet aleyhine teşvik edecektik. Bunları yurt çapında yapacaktık. Yukarıdakiler ‘Sarıkız’ olarak anılacaktı.”
Bir an önce bu işi yapalım
20 Ocak 2004: “Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndaki toplantıda, Jandarma Genel Komutanı ’Bir an önce bu işi yapalım’ şeklinde konuşuyordu. Dayanamadım, planlamayı 23 Ocak’tan sonra yapabileceğimizi birkaç kez tekrar ettim; ağzı kapandı.”
1 Şubat 2004: “Aytaç Paşalar’a ziyarete gittik. Bana, ’Şener (Eruygur) ile İbrahim’in (Fırtına) davranışlarını tasvip etmiyorum, ifrata kaçıyorlar. MİT’ten gelen habere göre, Jandarma Genel Komutanlığı’nın bütün hareketleri biliniyor ve yasadışına çıktığı değerlendiriliyor’ dedi.”
Aralık ayını bekleyelim
3 Şubat 2004: “Ben denetlemeye gittiğim zaman hepsi Jandarma Genel Komutanlığı’nda toplanmışlar ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur onlara bana salı günü takdim edilen hazırlıkları göstermiş ve yapılan üst düzeydeki bazı yöneticilerin konuşmalarına ait ses kayıtlarını dinletmiş. Bunların çoğu AKP’ye danışmanlık yapan kişilermiş ve Kıbrıs sorununu nasıl halletmeyi düşündüklerini ve bu konuda neler yaptıklarını anlattıkları kayıtlarmış. Takdimin sonunda Hava Kuvvetleri Komutanı ve Jandarma Genel Komutanı hemen 10 Mart’ta ihtilal yapalım diye bastırmaya başlamışlar. Kara Kuvvetleri Komutanı onları şimdilik frenlemiş. (...) Konuşmamıza darbe konusu ile devam ettik. Ben eğer bir darbe yapılacaksa bunun 2004 Aralık’tan önce yapılmamasını ve AB’nin vereceği cevaba göre AKP’nin zaten köşeye sıkışacağını ve o zaman halkın desteğini de alabileceğimizi söyledim.”
Kıbrıslıları sokağa dökmeli
5 Şubat 2004 : “Kara Kuvvetleri Komutanı telefonla beni aradı ve gizli hattan görüşmek istedi. (...) ”Annan’ın mektubu (BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın Kıbrıs mektubu) gelmiş ve içerisindeki konular tamamen bizim söylediklerimizin dışında olayları kapsıyor. Onur Öymen (CHP Genel Başkan Yardımcısı) ile İstanbul’da görüştük ve bana bunları anlattı. (...) Hava Kuvvetleri Komutanı 19:30’da geldi ve konuştuk. Önce darbe olabilir mi konusunu açtık. Amacım Şener (Eruygur) yokken onunla teke tek konuşarak fikirlerimi ona söylemekti. Nitekim darbe konusundaki fikirlerimi ona naklettim ve zannediyorum benimle aynı fikirde oldu. Ülkenin ekonomik zorluğu, ABD’nin diğer darbelerden farklı olarak bu kez hükümet tarafını tuttuğunu, halkın henüz destek vermediğini ve desteğin yahut zeminin oluşması gerektiğini kısaca anlattım. (...)TSK’nın Kıbrıs konusundaki düşüncelerinin ne olduğunu açıklayıp istifa etmemiz gerektiğini söyledim. Hava Kuvvetleri Komutanı başka bir seçenek tavsiye etti. Kıbrıs’ta herkesi Annan Planı aleyhinde sokağa dökerek gösterilerin yapılmasını sağlama ve anavatandan da bu hareketlere destek vererek hükümet aleyhine olaylar çıkarmak.”
28 Şubat 2004: “Hükümete karşı bir tepki olarak da hem Kıbrıs’ta hem de anavatanda gösterilere ve ulusal platformda toplantılara 3 Mart’tan itibaren başlanacaktı. İkinci konu olarak yine aynı mesele, biz bu adamları darbe ile alaşağı edelim konusuydu. Şener ve Havacı bu konuda çok bastırıyorlar. Şener’in adeta aklından çıkmıyor, iki kelimede bir bunu söylüyor. Havacı da keza öyle. Eğer Kıbrıs’ı vermek istemiyorsak en son limitimiz 9 Nisan 2004. Bu tarihten sonra hükümet taraflara taahhüt vereceğinden geriye dönüş şansı sadece referandum olacak... Bütün şer güçleri evet dedirtmek için keselerin ağzını açacak ve sözler verilecek, sonuçta cahil halk ’evet’ diyecek. Ne yapacaksak 9 Nisan’dan önce yapmamız gerekecek.”
Cahil halk Annan’a ‘evet’ der
29 Şubat 2004: “Kara Kuvvetleri Komutanı ile görüştüm. Dün yapılan toplantıdan rahatsız olduğunu, Şener’in başka işler peşinden koştuğunu, İbrahim’in ise saf ve ne istediğini bilmez halde olduğunu anlattı. Bilhassa Şener’in, Yaşar’ın (Büyükanıt) önünü kesmek için her türlü angajmana girdiğini, utanılacak senaryolar peşinde olduğunu söyledi.”
1 Mart 2004: ”19.30’da Gölbaşı tesislerinde buluştuk. Kara Kuvvetleri Komutanı’yla ben biraz gergindik. Jandarma Genel Komutanı sözü, ikide bir oraya getirip, ’Bu işi ne zaman yapacağız’ diyordu. Bazen süreyi uzatmanın en iyi çözüm yolu olduğunu söyleyince suratı asılıyordu.”
Özkök her şeyi biliyor!
15 Mart 2004: “Sabah, Eruygur aradı. ‘Genelkurmay Başkanı (Özkök) her şeyi biliyor. Biraz önce beni aradı. Hemen öğleyin bir araya gelmemiz lazım’ dedi. Kendisine neleri bildiğini sordum, ‘Hemen hemen her şeyi biliyor’ dedi.”
24 Nisan 2004: ”Bugün Kıbrıs’ta referandum yapılıyor. Gece yarısı sonuçları, Türk tarafı yüzde 65 evet ve Rum tarafı yüzde 75 hayır. Böylece Kıbrıs’ta hiçbir değişiklik olmadı ama Rumlar AB’ye girecek. Akşam Jandarma Genel Komutanı’nın evinde yemeğe gittik. Genelkurmay Başkanı gittikten sonra aramızda konuştuk. Anladığım kadarı ile Jandarma Genel Komutanı ile Hava Kuvvetleri Komutanı hâlâ bozuklar. Amaçları illa darbe yapalım ve AKP’yi uzaklaştıralım...”
Şener tek başına darbe planlamış!
* 14 Ekim 2004: “Fenerbahçe’ye Aytaç (Yalman) Paşa’lara gittim. Daha çok o konuştu. ’Şener bizden habersiz darbe planı hazırlatmış. Adı da ’Ayışığı’. Darbede kimin başkan olacağı belli değil. Hepimize, davranışlarımıza bir kod adı vermiş. Havacı (İbrahim Fırtına) destek, sana karşıt, bana da belli değil anlamında kodlar vermiş. Bu plan GB’nin (Genelkurmay Başkanlığı) elinde olduğu gibi içlerinden biri tarafından sızdırıldığı için MİT ve hükümetin de elinde varmış. İkinci bir planda ise senle ben gösterilmiyoruz, sadece havacı var.”