BIST 10.025
DOLAR 35,16
EURO 36,68
ALTIN 2.956,54
HABER /  SAĞLIK

Aşırı terleme depresyonu tetikliyor

Havaların ısınmasıyla birlikte giysilerimizin kötü görünmesine neden olan aşırı terleme beraberinde birçok sorunuda getiriyor.

Abone ol

Koltukaltı, yüz, eller ve ayaklarda  kendini gösteren aşırı terleme  birçok psikolojik sorunu da beraberinde getirmektedir. Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi'nden Göğüs Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Erkan Yıldırım, kişilik gelişimini engellediğini söylediği aşırı terleme için mutlaka tıbbi yardımın alınması gerektiğini söyledi.

“Hayat Kalitesini düşürür”

“Kişinin, genel anlamda hayat kalitesi düşmektedir” diyen Op. Dr. Erkan Yıldırım, “Günlük hayatın belki de en alışılageldik sosyal davranışları olan yüzyüze bakarak konuşma ve el sıkışma büyük bir işkence haline gelir. Kat kat  giyinmenin mümkün olmadığı bahar ve yaz aylarında koltukaltlarında oluşan ter izleri insanlara yaklaşmayı engeller. Kişi, rahat hareket edemez hale gelir. Kolunu kaldıramaz, içinden geldiği gibi sevdiği birine sarılamaz. Ev ziyaretlerinde ise ayakkabıların çıkarılması gerekliliği önemli bir rahatsızlık oluşturur. Terleyen ayaklar, yere basıldığında veya alta alınıp rahatça koltukta oturulduğunda ter izi bırakır. Kişi, büyük bir özenle ne elini ne ayağını kimseye değdirmemeye çalışır” dedi.

“Sınav Başarısını Etkiler”

“Bir diğer örnek ise, sınavlarda temas edilen kağıdın ter yüzünden ıslanmasıdır” diyerek konuya başka farklı bir şekilde de açıklık getiren Op.Dr.Erkan Yıldırım, “Sorular okunamaz veya kağıt yazılamaz hale gelebilir. Bu durumda, başarının doğal olarak düşmesi beklenir. Vermiş olduğum örnek olayların sonucunda, sosyal fobi içinde değerlendirebileceğim, sosyal ortamlardan uzaklaşma  ve şiddetle kaçınma davranışı oluşur. Kişi, adeta bulaşıcı bir hastalık taşıyormuşçasına kendini karantinaya alır. İnsan içine çıkmaz istemez. Arkadaşlıklarına mesafe girer. Sevgili edinemez. Çünkü çok terlemektedir ve bu durum son derece rahatsız edicidir. Öz güven kaybı oluşur. Kişi, giderek daha da kötü hissetmeye başlar. Depresyon kaçınılmaz hale gelir” diye konuştu.

“Ergenlik döneminde çok tehlikelidir”

Aşırı terlemenin psikolojik açıdan en tehlikeli hale getiren hastalığın ergenlik döneminde alevlenmesi olduğuna dikkat çeken Dr.Yıldırım, hormon fonksiyonlarının yükselen işlevselliği ile varolan terleme sorunu büyük bir  artış gösterdiğini ifade etti. Dr.Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti: “Sosyal ve özel ilişkilerin merkez oluşturduğu bu dönemde, aşırı terleme, gençlerde yoğun bir kısıtlanmaya neden olur. Utanma başgösterir. Buna bağlı olarak, kaçınma davranışı ortaya çıkar. Ergen, ne sınıfta rahat konuşabilmektedir. Ne arkadaşlarıyla düşünmeden oyun oynayabilmektedir. Ne de sevgili edinebilmektedir. Halbuki ergenlik; tam da eğitim, spor, müzik, eğlence, arkadaşlıklar, aşklar  gibi çok zengin bir yelpaze üzerinde konumlanmaktadır.  Hayatın  hiçbir döneminde olmadığı kadar;  kişinin hayatı merak ettiği, deneyimlediği ve kendini geliştirdiği bir zaman dilimidir. Bu soyutlanma sonucunda derin bir öz güven kaybı ve buna bağlı olarak kişilik temelinde yoğun hassasiyet ve kırılganlık kaçınılmaz olacaktır.”

“Terlemek beden sağlığı açısından gerekliliktir”

Terlemenin beden sağlığı açısından bir gereklilik olduğunu belirten Op.Dr.Erkan Yıldırım,  “Fakat, sosyal açıdan her zaman savaşılması gereken ve izlerinin  gözükmesine izin verilmeyen bir vücut işlevidir. İnsanı utandırır. Saklama ihtiyacı oluşturur. Diğer insanlardan uzaklaştırır. Aşırı terleme her insanı psikolojik açıdan olumsuz etkiler. Hayat kalitesini ruhsal ve bedensel sağlığın oluşturduğunu kabul edecek olursak, kişilik gelişimini engellemesi beklenen bu rahatsızlık için derhal tıbbi yardımın alınması gerekmektedir”.

Aşırı terlemeyle ilgili merak edilen sorular

Aşırı terlemenin kendi kendine iyileşme şansı nedir?

Hiperhidroz tanısı almış kişilerde, hiperhidrozun kendi kendine iyileşmesi söz konusu değildir. Ancak eğer hiperhidroz başka bir hastalığa bağlı olarak ortaya çıkıyorsa (ikincil hiperhidroz ), söz konusu hastalığın iyileşmesi ya da tedavisi ile geçebilmektedir.

Ameliyatın etkisi ne zaman başlar?

Ameliyatın etkisi ameliyat sırasında, sinirin kesilmesi veya sinire klips takılması ile hemen başlar(ilk 10 dk içerisinde). Ameliyat sırasında ellerin kuruduğu farkedilir ve aynı zamanda sempatik baskının kalkması sonucunda ellerdeki damarlar genişlediği için oksijenlenmeleri artar ve ısınırlar. Hasta ameliyattan aşırı terleme sorununundun kurtulmuş olarak uyanır.

Ameliyat yapıldıktan bir süre sonra terlemenin tekrar başlaması olası mı?

Ameliyattan 2-3 hafta sonrasında, geçici olan terleme boşalmaları olabilir. Kalıcı değildir. Genel başarı oranı yüzde 93-98 arasında (ameliyattan sonraki 5 yıl için) değişik bilimsel raporlarda bildirilmiştir.

Tedavi Seçenekleri Nelerdir?
Cerrahi dışı tedavi seçenekleri:

 Botoks – sık tekrar gerekmektedir (4-6 ayda bir)
 Liposuction (koltuk altı terlemesi için) - koltuk altı yağ dokusunun çıkarılması işlemi.

 İontoforez; (düşük voltaj elektrik uygulaması – özellikle el terlemesi için) Bazı hastalar her hafta, bazıları da en geç ayda bir defa uygulamaya ihtiyaç duymaktadırlar. Yan etki olarak bazan avuç içlerinde soyulma, işlem sırasında batma-şok hissi bazen çok rahatsız edici olmaktadır. Etkisi çoğu zaman geçici olmaktadır.

 Kremler, Losyonlar; Aluminyum klor ajanlar - Etkileri geçici ve klinikte başarılı oldukları pek söylenemez.

 Ağızdan alınan ajanlar (depresyon ilaçları, vb) - Bu ilaçlar bazen kendileri de aşırı terlemeye neden olabilmektedir. Hiperhidroz tedavisinde başarılı oldukları söylenmez.

Diğer ilaçlar – kalp ilaçları (Propranolol) ve kolinerjiklerin etkisi düşük ve genellikle kısadır ve çoğu hasta bu ilaçları uzun süre kullanmamaktadır.  

Cerrahi Tedavi Seçenekleri

Kapalı cerrahi (Endoskopik Torakal Sempatektomi (klipsli ETS)) – En sık kullanılan yöntemdir.

 Açık cerrahi – Standart cerrahi işlem olduğu için hastane yatış süresi uzundur ve ameliyata ait (ağrı, vb) sorunlar daha sık görülmektedir. ETS yapılamayan (akciğerlerinde aşırı yapışıklığı olanlarda) tercih edilir ve başarı oranı ETS ile aynıdır.