Düzeyli magazin haberleriyle dikkat çeken Bilal Özcan yönetimindeki Fısıltı Gazetesi, ortalıklarda pek görenmüyen Dansöz Asena'yı buldu ve konuşturdu. İşte o söyleşi:
Abone ol-İbrahim Tatlıses’i savcılığa neden şikayet ettiniz? Evet, savcılığa başvurdum çünkü yakınlarımı ve beni rahatsız ediyorlar. -Uzun zamandır ortalarda yoksunuz, hakkınızda çeşitli haberler çıkıyor. Hatta hamile olduğunuz bile söylendi. Bu dedikodu doğru mu? Uzun zamandır ortalarda olmadığım doğru. İnsanlara malzeme olmak istemiyorum. Daha önce de hamile olduğum iddia edildi. Zaman zaman böyle haberler uyduruluyor. Pek önemsemiyorum. Artık gülüp geçtiğim şeyler bunlar. -Hayatınızda ne gibi değişiklikler oldu. İbrahim Bey?den tamamen ayrıldınız mı? Hayatınızda yeni biri var mı? Evet, İbrahim Bey'le tamamen ayrıldık. Bu yeni değil bir, bir buçuk yıl oldu. Kendisiyle bu konuyu defalarca konuştuk. Kendi ayaklarım üstünde durmak istiyorum. Ben kimsenin hegamonyası altında yaşayacak birisi değilim. İşimle, kültürümle her zorluğun üstesinden gelebilecek bir insanım. Açıkçası aciz bir insan değilim. Okumayı seviyorum ve okuluma devam ediyorum. Bir yıldan beri bunun kavgasını veriyorum. Beni rahat bıraksınlar, okumak istiyorum. Şu anda hayatımda hiç kimsenin olmadığını bilsinler. İlerde elbette hayatıma yön verirken bana uygun bir insanla da evlenip yuva kuracağım. -Evlenmekten söz açılmışken, İbrahim Bey bir süre önce kışın evleneceğim diyordu. Sizi mi kastetmişti? Bu açıklamasında benim sezinlediğim biraz dalga geçtiği idi. Ortak bir arkadaşımıza, “evleneceğim” demiştim. Sanırım İbrahim Bey, benim bu sözümle biraz dalga geçmek için böyle söyledi. Ya da kendi üzerine alındı. Yani, benim kendisiyle evlenmek istediğimi düşündü. Böyle birşey yok. Ama istiyorsa evlenebilir, aslında yapması gereken en doğru hareket bu olur. Yanındaki insanlar, ona en doğru olanın benimle değil, bir başkası ile birlikte olmasının daha uygun olacağını anlatmalı ve onu doğru yönlendirmeliler.İbrahim Tatlıses için kadın mı yok? Taksın birini koluna çıksın. En güzeli bu bence.. -Ama İbrahim Tatlıses, bir başkasını değil sizi yanında görmek istiyor. Bu konuda düşünceniz nedir? Ben buna gülerim. İbrahim Bey, yalnız beni istemiyor başkalarını da kabul etmemi istiyor. Üç kadını da kuma olarak kabul edersem mesele kalmıyor. Ben bir başkası değilim, bunu herkesin anlaması lazım. Normal bir hayat sürmek istiyorum. Dans etmeyi bile düşünmüyorum. Okulumu bitirmek, meslek sahibi olmak istiyorum. İşimi yapmak istiyorum, kimseden destek istemiyorum. Yeter ki köstek olmasınlar. -Savcılığa verdiğiniz dilekçede? Can güvenliğim tehlikede? diyorsunuz. Ancak Tatlıses, sizi çok sevdiğini söylüyor ve sizin kılınıza bile zarar vermek istemiyor. Bu beyanlarına inanmıyor musunuz? Beni gerçekten seviyorsa rahat bıraksın. Benim yakınlarımı rahatsız etmesin. -Gerçekten zarar vermesinden korkuyor musunuz? Hayır, ben kimseden korkmuyorum. Kendim için değil, yakınlarım için korkuyorum. Bu ülkede polis var, savcı var, adalet var. Onlara güveniyorum. Eğer bir rahatsızlık veriliyorsa gideceğim yer elbette orasıdır. -Peki, İbrahim Bey çok üzülüyor ve bazen gözlerinden yaşlar boşalıyor. Siz üzülmüyor musunuz bu görüntüleri görünce? İbrahim Bey, çok iyi bir oyuncu. Bu konuda da çok güzel oynuyor. Ben, bu filmi defalarca izledim. Ağlamak çok kolay, ben de istersem hemen ağlarım. Ama bu gerçek mi değil mi bunu bir ben bilirim. İbrahim Bey?i de çok iyi tanıyorum ve o nedenle üzülmüyorum. -Aşk ilişkisi dışında iş ilişkileriniz devam edemez mi? Hayır. Tatlıses ile artık herhangi bir iş ilişkisi bile olmaz. Hep söyledim ve söylüyorum, uzun zamandan beri mücadele ediyorum. Artık dans etmeyi bile düşünmüyorum. -Peki yeteri kadar birikimin var mı? Dans etmeden geçimini nasıl sağlayacaksın? Fazla bir birikimim olduğu söylenemez. Ancak, kendime mütevazi bir yaşam sağlayacak ekonomik özgürlüğüm var sayılır. Mal bildiriminde bulundum zaten. Üç dairem var, bir arabam var. Bu da yeterli sanırım. Üç-beş kuruşla küçük bir işyeri bana yeter.