TBMM Genel Kurulunda 14 gün aralıksız süren 2012 yılı bütçe görüşmeleri, sona erdi. Son konuşmayı Bülent Arınç yaptı. Arınç'ın sözleri muhalefeti harekete geçirdi.
Abone olBaşbakan Yardımcısı Bülent Arınç, muhalefetin her türlü eleştirilerine, yol göstericiliğine, dostluğuna ve arkadaşlığına ihtiyaçları olduğunu belirtti:
''Bugünün muhalefeti yarının iktidarıdır. Biz, sadece iktidarların olduğu rejimleri değil, muhalefetin de olduğu güçlü rejimleri demokrasi kabul ediyoruz''
TBMM Genel Kurulunda, 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2010 Yılı Merkezi Yönetim Kesinhesap Kanunu Tasarısı kabul edilerek yasalaştı.
Tasarıların kabul edilmesinin ardından teşekkür konuşması yapan Başbakan Yardımcısı Arınç, tasarıların kabul edilmesinden dolayı herkese müteşekkir olduklarını söyledi.
Bütçenin ülkeye, millete hayırlı olmasını dileyen Arınç, ''İnşallah ülkemizde huzuru, mutluluğu, refahı artıracak güzel çalışmalarla milletimize layık oluruz'' dedi.
PARLAMNETOMUZ GÜZEL İŞLER YAPSIN
Arınç, şöyle konuştu:
''Bu dönem içerisinde, konuşmamda da ifade ettiğim gibi, her türlü eleştirilerinize, yol göstericiliğinize, dostluğunuza, arkadaşlığımıza ihtiyacımız var. Muhalefet partilerimizin yapıcı öngörülerine her zaman saygı duyacağız.
Ben bugün konuşmamda bazı konulara temas ettim. Önce kendimi hedefe koyuyorum, kendimin çok kusurlu ve yanlış işler yaptığını söyleyerek, bir üslup ortaya koymaya çalıştım. Buna samimiyetle inanıyorum. Diliyorum ki Parlamentomuz, millet iradesinin tecelli ettiği yer, demokrasimizin kalbi, milletimizin arzusu istikametinde güzel işler yapsın. Birbirimize saygıyı, nezaketi ve zarafeti elden bırakmadan Parlamento çalışmalarını yürütelim. Bugünün muhalefeti yarının iktidarıdır. Biz, sadece iktidarların olduğu rejimleri değil, muhalefetin de olduğu güçlü rejimleri demokrasi kabul ediyoruz. Buna yürekten inanıyoruz. Düşüncelerini komisyondan bu yana samimiyetle ortaya koyan, fikirlerini ve öngörülerini bizimle paylaşan tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Sayın genel başkanlar, grup başkanvekilleri, komisyon başkanları, meclisimizin değerli çalışanları ve maddi ve manevi katkısı olan arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.''
TBMM Başkanı Cemil Çiçek de 14 gündür devam eden yoğun bütçe görüşmelerini tamamladıklarını belirterek, gece gündüz demeden ve katkı sağlayan tüm siyasi partilere, Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerine ve milletvekillerine teşekkür etti.
Çiçek, birleşimi yarın saat 14.00'de toplanmak üzere kapattı.
MUHALEFETTEN ARINÇ'A TEPKİ VAR!
DETAYLI BİLGİ DİĞER SAYFADA...
TIKLAYIN!...
[PAGE]
TBMM Genel Kurulunda, 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı üzerinde Hükümet adına konuşanBaşbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın sözlerine muhalefet partileri tepki gösterdi.
Arınç'ın ardından sataşma gerekçesi ile söz alan MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, ''Sayın Başbakan 'Kürt kimliğini tanıyorum' diyerek bu toplumun içinde yeni bir siyasi kimlik oluşturdu'' dedi.
Şandır, sözlerine şöyle devam etti:
''Bu milletin oyları ile iktidar olmuş bir başbakan, başbakan olmuş siyasi kimliğin kalkıp Türk milleti dışında bir başka kimliği tanıyorum demesi gaflet ötesi bir davranıştır. Bülent Arınç çok deneyimli bir insan. Devlet milletsiz olmaz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, milletinin adı Türk milletidir. Anayasanın hükmü budur. Bu hükmün dışında hiçbir siyasi kimlik olamaz. Bir aydın, bir düşünür bir yazar bunu söyleyebilir. Ama Türk milletinin seçtiği Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Başbakanı, bir siyasi kimlik olarak eğer ki bu milletin içinde Türk milleti dışında bir başka kimlik tanıyorum derse, yeni bir siyasi kimlik oluşturur. Bunun adı bölücülüktür. Söylediğimiz bu, yoksa hiç kimsenin soyu ile ilgili değiliz. Kendinin özelidir, saygıdeğerdir. Her birimizin bir soyu vardır, bir boyu vardır, bir mezhebi vardır. O bize ait. Siz bunu kolektif hak haline getirirseniz, bu milleti de bölersiniz, bu ülkeyi de parçalarsınız.''
BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan da sataşma gerekçesi ile söz aldı. Buldan, ''Sayın Arınç'ın ilk başta yaptığı konuşmayı alkışlayarak izledik. Kürt kimliğinden, Kürtlerden, Kürtlerin haklarından kimliğinden bahsetti ve kendisini alkışladık'' diye konuştu.
Buldan, ''Geçmişle hesaplaşmak devletler için tarihsel bir zorunluluktur, Sayın Arınç, adalet ve hakikatleri araştırma komisyonunu burada ısrarla gündeme getiriyoruz ama siz her seferinde bizim araştırma önergelerimizi reddediyorsunuz. Ölüm ve şiddetin hiçbir şeklini onaylamadığımızı ifade etmek istiyoruz. Yeni bir gün olsun diyorsanız;bütün cinayetleri açığa çıkarın, tutukluları serbest bırakın. Milletvekillerini, belediye başkanlarını, avukatları, gazetecileri, siyasetçileri, hepsini serbest bırakın biz de sizi alkışlayalım'' ifadelerini kullandı.
EĞER ANLATTIKLARINIZ DA FIKRALARINIZ GİBİYSE
CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce de bütçe üzerinde aleyhte söz alarak, ''Fransız parlamentosunun yasayla tarih yazmasını'' kınadığını belirttikten sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a geçmiş olsun dileklerini iletti.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın fıkra anlattığını ifade ederek, ''Neresini düzelteyim. Bin sene önce yaptınız demiş. O zaman 2 bin sene önce olması lazım. Yeniçeri dediniz, onun bir Hristiyan olması lazım. Bin sene önce Yeniçeri yoktu. Bin sene önce değil iki ben sen önceydi. Fıkra baştan sona yanlış. Eğer anlattıklarınız da fıkralarınız gibiyse...'' diye konuştu.
İnce, parlamentodaki 10. bütçe görüşmelerine katıldığını hatırlararak, geçmiş bütçelerde önceki hükümetlerle hesaplaştığını, bu bütçenin görüşmelerin ilk bir haftasında Cumhuriyet dönemi ile hesaplaşıldığını ileri sürdü. İnce, şöyle konuştu:
''275 kilogramlık mermiyi tek başına kaldırarak yer çekimi kanununa karşı geldiği için Seyit Onbaşıyı yargılayın. İki, Çanakkale'de deniz trafiğini aksattığı için Nusret Mayın gemisine ceza kesin. Üç, siz çocuğun üzerindeki yorganı alarak mühimmatın üstünü örttüğü için çocuğun ölümüne sebebiyet verdiği için Ayşe Bacıyı Özel Yetkili Mahkemelerde yargılarsınız. Yunan ordusu hilafet ordusudur diye fetva veren Şeyhülislamın fetvasına karşı gelen Rıfat Börekçi'yi dinsiz ilan edersiniz. Ulusumuza 'korkma' diyen Mehmet Akif'i protestocu öğrencilere kötü örnek oluyor diye suçlarsınız. Zafer kazanarak Türk milletinin makus talihini değiştiren İsmet Paşanın rütbelerini sökerseniz hiç şaşırmam. Ama buna karşın Vahdettin'e anıt mezar, Ebusuud efendiye anma törenleri, Atatürk'e tutuklama emri çıkaran Elazığ Valisi Ali Galip Bey'in torunlarını da vali yaparsanız hiç şaşırmam.''
İnce, ''hayal iken gerçek olan manzaralar'' anlatacağını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdü:
''Bir hayaldi gerçek oldu, çeyrek altının çeyreği oldu. İki, hayaldi gerçek oldu, rüşvet ile helal gıda sertifikası satılıyor. Enflasyon arttı, memura müjde diye başlık atıyor gazeteler. Sendikal haklardan yararlanmak için referandumda evet demek gerekiyor. Daha dün Türkiye'de Allah karakola düşürmesin denirken Allah mahkemeye düşürmesin deniyor. Eskiden ağır ol molla desinler denirdi, şimdi AKP'den ol melle desinler deniliyor. İleri demokrasi her muhalif gruptan bir terör örgütü yaratıyor. Yurttaşlarımızın tümü AKP faşizmini iliklerine kadar hissediyor. Şifreli sınavı yapanlar değil de onu protesto edenleri yargılayan kim. Siz değil misiniz? Sehven bilgi yükleyen polisler zaman aşımından yararlanırken, sehven bilgi ile teğmen hala yargılanıyor. Uçuyor denilen ekonomi, gelir adaletsizliğinde uçurumun kenarında değil mi? Venezuela'dan sonra dünyanın en kırılgan ikinci ekonomisi Türkiye değil mi? Okullarımızın tabelalarını parayı verenler tarafından değiştirilmiyor mu? İcra dairelerindeki dosya sayısı 9 milyon 400 bin artmadı mı? İzmir'de Somalili bebek Muhammed'e icra gelmedi mi? Nevşehir'in Kozaklı ilçesinin Akpınar köyünün suları iki yıldır akmıyor mu? Milas'ta savcılığa çağrılması gereken kişi müftülüğe çağrılmadı mı?''