Sokağa çıkma yasakları ve operasyonlar ile başlayan süreci değerlendiren Bülent Arınç "sadece operasyonlarla bunları bitirmek, arkasından yeni bir Türkiye'ye kapı açmak çok da kolay değil" dedi.
Abone olEski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Karşımızdaki teröristler silahla insanımızı öldürüyor, evleri havaya uçuruyor, araçların altına mayın döşüyor ve silahla bizi hedef alıyor. Bunlara karşı mücadelenin onlara mukabele etmekten başka bir yolu yok ama sadece operasyonlarla bunları bitirmek, arkasından yeni bir Türkiye'ye kapı açmak çok da kolay değil" dedi.
TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Aydınlık Türkiye İdealistleri Topluluğunca üniversitenin konferans salonunda düzenlenen programda konuşan Arınç, siyasi yaşamına 1970 yılında Milli Nizam Partisi gençlik kollarına girerek başladığını söyledi.
Siyasete girmek isteyen gençlerin de partilerin gençlik kollarına girerek başlayabileceklerini belirten Arınç, siyasetin partisiz olmayacağını vurguladı.
Arınç, Türkiye'nin çok büyük ve güçlü bir ülke olduğunu anlatarak, "Bulunduğumuz coğrafyada çok büyük sıkıntılarımız var. Güneyimizde bir ateş çemberi var. İçimizde terör gibi 30-35 yıldan beri acısını hissettiğimiz gerçekler var. Bunlar bizi en güzel günlerimizde bile acıya gark edebiliyor. İki gün önce İstanbul'un kalbi Sultanahmet'te bir turist grubunun içinde kendini bir canlı bomba haline sokan bir bedbaht insanın 10 kişi öldürmesiyle Türkiye dünyada birinci haber oldu" diye konuştu.
Arınç, Türkiye'nin silahlı bir mücadelenin içinde olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Karşımızdaki teröristler silahla insanımızı öldürüyor, evleri havaya uçuruyor, araçların altına mayın döşüyor ve silahla bizi hedef alıyor. Bunlara karşı mücadelenin onlara mukabele etmekten başka bir yolu yok ama sadece operasyonlarla bunları bitirmek, arkasından yeni bir Türkiye'ye kapı açmak çok da kolay değil. Bitseydi 35 yıl içerisinde biterdi. Çünkü bu ülkenin Genelkurmay Başkanları '6 defa biz bu işi bitirdik ama arkası gelmedi' dediler. Çünkü bölgede terör örgütünün halk katında da bir karşılığı olmaya başlamışsa veya dünyada da bu terör örgütüyle ilgili ve irtibatlı başka ülkelerin ve terör örgütlerinin de maşası olma konumuna gelmişlerse işi siyasi ve toplumsal bazı tedbirler ve çarelerle sonlandırmak gerekir. Belli bir süredir 'Çözüm Süreci' diye başlayan ama şu anda da neticesini olumlu olarak göremediğimiz bir süreçten geçtik."
Bülent Arınç, insanlar üzerinde etki oluşturarak onları terör eylemlerinin içine çekme etkinliğinin, üzerine gidilmesi gereken bir durum olduğunu vurgulayarak, "Özellikle terör eylemi işleyen insan, DAEŞ mensubu birisi ise bunun üzerine özel çalışma yapmışlardır. Bugün Türkiye'den bu örgüte katılanların sayısı bin civarındadır ama 101 ülkeden bu örgüte veya bunun benzerlerine katılanlar var. Dünyanın tüm kıtalarından, her ülkeden bir şekilde, bazıları internet yoluyla, bazıları kadın erkek münasebeti sebebiyle, bazıları da para karşılığı inanmış, inandırılmış DAEŞ'e katılan insanlar var. 'Türkiye'den daha çoktur' diyenlere, ben kendi elimdeki belgelerle karşılık verdim. İnanın Avrupa'nın ortasında ve en güçlü ülkeler olarak bildiğimiz o birkaç ülkeden DAEŞ'e katılanların sayısı Türkiye'nin iki mislidir" ifadelerini kullandı.