Bülent Arınç Almanya'da gündeme dair açıklamalarda bulundu
Abone olİNTERNETHABER- Kabul edilen soykırımı inkar yasasıyla ilgili henüz Anayasa mahkemesi sürecinin olduğunu ve son imzanın da Sarkozy'e ait olduğunu söyleyen Arınç; ''Parlementoların görevi tarih yazmak değildir. Bu konular tarihçilere bırakılmalıdır. Fransanın kendini yetkili görerek 3 ülke hakkında karar almasını esefle karşılıyoruz.'' dedi.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Fransa Parlamentosu'nda kabul edilen Ermeni soykırımını inkar edenlerin cezalandırılmasını öngören yasayla ilgili olarak, "Parlamentoların görevi tarih yazmak değil. Bu konu tarihçilere bırakılmalı" dedi.
Fransa'dan sonra Almanya'da temaslarda bulunan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Fransız Parlamentosu'nun kabul ettiği Ermeni soykırımını inkar edilmesine karşı hapis ve para cezası öngören yasaya ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Parlamentoların görevi tarih yazmak değil. Bu konu tarihçilere bırakılmalı" dedi.
Almanya'dan ayrılmadan önce Frankfurt Başkonsolosluğu Rezidansı'nda temasları hakkında Türk basınına açıklamalarda bulunan Başbakan Yardımcısı Arınç, Strasbourg'da Avrupa Konseyi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde görüşmelerde bulunduğunu belirterek, Fransız Parlamentosu'nda kabul edilen inkar yasasıyla ilgili şunları söyledi:
İDDİALAR DOĞRU DEĞİL
"Bu yasanın özü soykırımı inkara karı hapis ve para cezası getirilmesidir. Soykırım bir insanlık suçudur ve kimse bunu savunamaz. Geçmişte yaşanan trajik olaylar, uluslararası mahkemeler tarafından soykırım olarak nitelendirilmiş olabilir. Mahkemelerin kararları ve Birleşmiş Milletlerin tanımladığı uluslararası sözleşmelerde yerini bulan soykırıma bir diyeceğimiz yok. Ancak bu tasarı 1915 yılında Türkiye'de Ermenilere karşı işlenmiş olduğu iddia edilen bir olayı soykırım olarak nitelendirmektedir. 1915'te Ermeni halkına karşı soykırım işlenmiş olduğu kesinlikle doğru değil. bu konuda mahkeme kararı yok. Bu hala tartışma konusudur. 1. Dünya Savaşı yıllarında trajik olaylar olmuş olabilir. Türkler de bu olaylarda zarar gördü. Ancak yüzyıllardır birlikte yaşadığımız Ermenilere karşı bilinçli ve kasıtlı bir soykırım yaşanmadı."
KARARI ESEFLE KARŞILIYORUZ
Türk hükümetinin son 5 yıldan beri, Ermeni ve Türk tarihçileri ile bilim adamlarının bu konuda araştırma yapmasını, arşivlerin incelenmesini istediğini hatırlatan Arınç, "Bu konuda tarafların dinlenerek tarafsız kararın verilmesini istiyoruz. Bu amaçla kurulacak araştırma komisyonunda Ermeni ve Türk tarafı eşit sayıda temsil edilecektir. Türkiye, buradan çıkacak kararı kabul edeceğini peşinen açıklamıştır. Ancak yüzyıla yakın süredir tartışılan bir konunun kanunla bağlanması hukuken doğru değil. Fransa Türkiye ve Ermenistan arasında tartışmalı olan bu konuyu tek taraflı olarak karara bağlamıştır. Parlamentoların görevi tarih yazmak değil. Bu konu tarihçilere bırakılmalı. Fransa kendisini yetkili görerek 3'üncü bir ülke hakkında böyle bir karar almasını esefle karşılıyoruz. Bu karar Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine karşıdır ve ifade özgürlüğünü ortadan kaldırmaktadır. Bütün düşünce ve fikirler özgürce tartışılmalıdır, yasaklanmamalıdır. Bu iki sebeple Fransız Parlamentosu'ndan çıkan kararı kabul edilemez görüyoruz" dedi.
SAĞDUYU HAKİM OLMALI
Sürecin henüz bitmediğini, iç tüzük gereği bir kısım senatörlerin anayasa mahkemesine gitme imkanı bulunduğuna işaret eden Arınç, "Fransız Parlamentosunda sağduyunun hakim olmasını temenni ediyoruz. Böyle bir karar Fransa'nın saygınlığını ortadan kaldırabileceği gibi Türkiye ile Fransa arasındaki ilişkilere de zarar verecektir. Karar Sarkozy'nin imzalamasıyla yürürlüğe girdiğinde hukuk ve diplomasi yoluyla buna karşı çıkacağız. Dışişleri Bakanlığımızın hazırladığı ve daha önce kamuoyuna duyurulan ekonomik ve siyasi yaptırımlar öngören 7 maddelik planı tek tek uygulamaya koyacağız. Buna göre, Fransa ile tüm ilişkilerimiz gözden geçirilecektir. Bir takım ikili sözleşmeler askıya alınacaktır. Fransız şirketlerine Türkiye'de ihalelere girmesi yasaklanacak. Belirli konularda yürütülen siyasi görüşmeler dondurulacak. Uluslararası diplomasi alanında Fransa'ya karşı tavır alınmasını isteyeceğiz" diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, basına yaptığı açıklamadan sonra Türk sivil toplum kuruluş temsilcilerini Başkonsolosluk Rezidansı'nda kabul etti.