BIST 9.627
DOLAR 35,25
EURO 36,70
ALTIN 2.964,50
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Arınç'tan flaş İmralı açıklaması!

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç İmralı görüşmeleri hakkında konuştu. Arınç ülkede terörün bitmesi için her şeyin yapılacağını söyledi.

Abone ol

Başbakan Yardımcıcı Bülent Arınç terör örgütünün ekonomik yönden Türkiye'yi uğrattığı zararın altını çizdi.

'Terör örgütü Türkiye'nin can damarlarını maalesef köreltmeye çalışıyor' diyen Arınç silahların susması için her şeyin yapılması gerektiğini söyledi.


ÖCALAN İLE AHMET TÜRK 20 YIL SONRA BULUŞTU

İmralı'da bir araya gelen ikili bundan 20 yıl önce Lübnan'da aynı karede yer almıştı. (DEVAMINI OKU)

abdullah-öcalan-bdplilerle-buluştu.jpg

İMRALI'DA ÖCALAN İLE BDP'LİLER BULUŞTU

Kürt sorununu çözmede hükümet yeni bir yol haritası izliyor. Sürpriz ise BDP'liler ile Öcalan'ı buluşturmak oldu.
Görüşmede neler konuşuldu? Öcalan neler dedi? Neler oluyor?
(DEVAMINI OKU)

abdullah-öcalandan-açiklama.20130104081839.jpg


Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Eminiz ki bu terörle mücadele başarıyla sonuçlanacak ve ülkede artık kardeşlik hakim olacak. Bunun için her şeyi yapmak zorundayız. Bugünlerde yapılanlar da bu her şeyi yapmak zorunda olduklarımızdan bir tanesidir. Ümitli olmalıyız, destek vermeliyiz. Yeter ki silahlar sussun, yeter ki ateş bitsin, yeter ki kanayan yaralar artık tedavi olmaya başlasın'' dedi.

Arınç, MÜSİAD Bursa Şubesi'nin 17. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada, siyasetteki, ülkedeki istikrarı bozmamak, dünyadaki barışı korumak gerektiğini ifade ederek, o yüzden bugünlerde atılan bir adımdan çokça bahsedildiğini ve buna Türkiye'nin ihtiyacı olduğunu vurguladı.

KİM YAPIYOR BUNU?

Yükekova'ya, Silopi'ye, Iğdır'a havaalanı yapmak için kamu yatırımlarının yapıldığını, ancak iş makinelerinin yakıldığını, işçilerin kaçırıldığını, müteahhitlerin tehdit edildiğini, haraç alındığını, vazgeçirildiğini anlatan Arınç, ''Kim yapıyor bunu? Terör örgütü. Niçin yapıyor? Bölgeye yatırım gelmesin, insanların refah payı yükselmesin, devlete düşman olsunlar diye. Biz buralarda iş yapabilmek için çok özel şartlar içinde çalışıyoruz. İş makinelerini korumaya çalışıyoruz. Müteahhitlere cesaret veriyoruz. 'Biz de geleceğiz, başında duracağız, bu işi yap' diyoruz'' diye konuştu.

Arınç, o bölgelerin ekonomik geri kalmışlık içinde olduğunu, ellerinden geleni yaptıklarını ifade ederek, şöyle devam etti:

TERÖR ÖRGÜTÜ TÜRKİYE'NİN CAN DAMARINI KÖRETMEYE ÇALIŞIYOR

''Sadece GAP değil, sulama göletleri, tarımsal amaçlı pek çok gelişme arka arkasına geldi. Ama terör 30 yıldan fazla bir zamandır, Türkiye'nin can damarlarını maalesef köreltmeye çalışıyor. Mesela terörün maliyetini düşündüğünüzde 84'ten başlayın isterseniz, neredeyse 30 sene oldu. 30 sene içinde terör yüzünden uğradığımız maddi kayıpları yan yana getirdiğinizde kaç bin tane hastane, kaç yüz tane havaalanı, kaç bin tane derslik yapabilirdiniz? Bunların hesapları çok basit. İster en basitinden 100 milyar dolar olarak kaybımızı alın, isterseniz 200 milyar dolar olarak hedefleyin. Manevi kayıplarımız çok da ben maddi kayıptan bahsediyorum. Bunları bir araya getirseydiniz, Türkiye'nin şimdi milli gelirdeki artışı herhalde 20 bin doları geçmiş olurdu ve Türkiye'nin hiçbir ihtiyacı kalmazdı. Türkiye uçardı. Bu kadar güzel makro ekonomik göstergelerle çok iyiye gittiğimizi düşünüyoruz, ama her gün aldığımız bir haber içimizi kanatıyor. Şehitler, gaziler, yaralılar...''

BU SÜREÇLERE KARŞI ÇIKMAMALI DESTEKLENMELİ

Terörle mücadelenin kolay olmadığını vurgulayan Arınç, şunları kaydetti:

''Sonra biz terörle mücadele ediyoruz, bu terörle mücadeleyi kolay mı zannediyorsunuz? Bu uçaklar neyle uçuyor? Bu uçakların attıklarının maliyeti ne? Bu tanklar, bu kirpiler, bu sudan geçenler, bu askerlerimizin intikallerinde harcanan paralar ve bizim yeni yeni cihazlarla sadece terörle mücadeleyi önleyebilmek adına yaptığımız milyar dolarlık masraflar eğer olmasın, buna ihtiyaç duymasak biz bunlarla neler yapabiliriz hiç düşündünüz mü? O yüzden istikrar huzurdur. İstikrar barıştır. İstikrar insanların birbirini kucaklamasıdır. İstikrar insanların birbirine güven duymasıdır. Benim ülkem ne güzel bir ülke, hiç ayrımcılık yok. Kıyafetimden, inancımdan dolayı kimse bana hor bakmıyor. Benim önüm açık, kimse benim önümü kapatmıyor. 'Bu ülkede farklılık varsa bu bir zenginliktir' demek, ne kadar güzel bir şey bilebiliyor musunuz siz?''

Arınç, terörle mücadelenin ekonomik açıdan önemine de değinerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''O yüzden, ihracat şu dolara ulaştı, büyüme bu noktaya geldi. 2023'ün hedefleri şudur, evet bunlar çok güzel şeyler. Ama bu hedeflere varmak için ülkemizdeki terörle mücadeleyi başarılı kılmamız ve ülkeye huzur ortamını mutlaka getirmemiz lazım. Her konuda çok başarılı olan hükümetimizin bu konuyu da başarması gerekiyor. Attığımız tüm adımlarda geldiğimiz nokta iyi bir nokta. Eminiz ki bu terörle mücadele başarıyla sonuçlanacak ve ülkede artık kardeşlik hakim olacak. Bunun için her şeyi yapmak zorundayız. Bugünlerde yapılanlar da her şeyi yapmak zorunda olduklarımızdan bir tanesidir. Ümitli olmalıyız, destek vermeliyiz. Yeter ki silahlar sussun, yeter ki ateş bitsin, yeter ki kanayan yaralar artık tedavi olmaya başlasın. O yüzden MÜSİAD'ın da Türkiye'nin ekonomisinin de geleceği Türkiye'deki huzura, sükunete ve barışa bağlıdır. Bize düşen de 75 milyon insanın her birine düşen de ülkedeki huzurun, barışın ve siyasi istikrarın devam etmesini sağlanması.

Bu süreçlere karşı çıkılmamalı, desteklenmeli. Çünkü bu yapılabilecek işlerden bir tanesidir. Bunun için uygun zemini bulursunuz, yola devam edersiniz. Bu konularda benim 3 yıldan beri yaptığım konuşmaları yan yana getirin, aslında çok da ipucu veriyorum. Bu verdiğim ipuclarından bir kısmını, büyük bir kısmını halkımız anlıyor, siyasetçiler de anlıyor, taktir ediyor, ama bir kısmına en yakınlarımızdan bile 'bu kadar da olmaz' diye eleştiri alıyorsunuz. Geldiğimiz nokta, eleştirilerin haksız olduğu bir noktadır, sürece destek vermemiz lazım. Ne olacaksa aklımızla yapacağız, kendimiz yapacağız ve dışarıdan hiç kimseye de ihtiyaç duymayacağız. O yüzden siyasi istikrarın ekonomiye olan katkısını göz ardı etmeden Allah'ın izniyle yolumuza huzur içinde devam etmeliyiz.''