Meclis Başkanı Arınç, "Önceleri AB'yi vatana ihanet olarak görüyordum. Ama 28 Şubat'tan sonra görüşüm değişti" dedi
Abone olMeclis Başkanı Bülent Arınç, önceki gece katıldığı bir televizyon programında, Avrupa Birliği'ne üyelikten Cumhurbaşkanı'nın yetkilerine kadar her konuda açıklamalar yaptı. 28 Şubat sürecinin düşüncelerini nasıl etkilediğini açıkladı. İşte Arınç'ın sözleri:
AB'DEKİ OYLAMALAR
AB Anayasası için Avrupa'da yapılan referandumlar Türkiye'yi doğrudan ilgilendirmez. Ama dolaylı olarak elbette ilgilendiriyor. Veto doğrudan AB'nin ta kendisini ilgilendiriyor. Bu sonuçlarla AB içindeki bazı olumsuzluklar su yüzüne çıktı. AB içinde dağılmayı önleyecek güçlü ülkeler var. Bu kadar yayılacağını sanmıyorum ama bu sonuçlar AB'nin kendisini sorgulamasını sağlar. Bence Fransa referandumunda oylanan Chirac'ın kendisidir. "Oylanan Türkiye" derseniz bu doğru olmaz. "Ama referandum sonucu bunu gösterir" derseniz, olabilir. "Türkiye mahvoldu, artık müzakere yapılmaz" gibi bir korku senaryosu bence doğru değil.
AB VE ABD İLE İLİŞKİLER
Türkiye, ABD ile ilişkilerine önem veriyor. Bu ülkeye yaptığım gezi sırasında ilişkilerde bir olumsuzluk bulunmadığı izlenimi edindim. AB konusu ayrı, ABD ayrı.
AB VE 28 ŞUBAT
Ben Avrupa Birliği'nin ateşli bir aleyhtarıydım. Hatta bunun vatana ihanetle eş olduğunu düşünüyordum. 28 Şubat'tan sonra görüşüm değişti. Adeta turnusol kâğıdı gibi, düşüncelerimizi, bakışımızı değiştiren bir şey oldu. 28 Şubat sürecinde duyduklarım, yaşadıklarım beni eski düşüncelerimden uzaklaştırdı. Avrupa Birliği hukuk ve demokrasi standardı demektir. "Önemli olan bireydir" görüşüne artık ben de katılıyorum. AB, özgür dünyanın bir parçası olmak projesidir.
KÖŞK'ÜN YETKİLERİ
Cumhurbaşkanı'nın görev süresi 7 yıldır. Bu uzundur, yetkisi çoktur ve sorumsuzdur. Yetkisi olanın sorumluluğu da olmalı. Anayasaya 2.5 sayfa sorumluluk koyacaksınız, sonra tek cümleyle Cumhurbaşkanı'nın tek başına yaptığı işlerden sorumsuz olduğunu söyleyeceksiniz. Bu doğru değil. Zaten sayın Cumhurbaşkanı da böyle düşünüyor.
POZİTİF AYRIMCILIK
Anayasaya kadınlara yönelik pozitif ayrımcılık hükmünün konulmasına karşıyım. Arjantin Caddesi'nde (Lüks dükkânların bulunduğu cadde) bir kafede oturarak siyaset yapılmaz. Hanımlar biraz zahmete girsin. Kadın kollarına, ilçe yönetimlerine girmeleri gerek. Partiler kadın sayısının azlığından yakınıyorsa, kendileri kadın sayısını arttıracak önlemler almalı. Göstermelik için vitrine birkaç isim koymamalı.
Kaynak: www.tercumangazete.com.tr