Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Eski Meclis Başkanı Bülent Arınç'ın Dolmabahçe'deki açıklamayla ilgili Sayın Cumhurbaşkanı'nın haberi vardı açıklamasına cevap verdi. Akdoğan, Erdoğan'ın tavrının speküle edildiğini söyledi.
Abone olBaşbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Eski Meclis Başkanı Bülent Arınç'ın Dolmabahçe açıklamalarıyla ilgili konuştu, "Cumhurbaşkanı'nın tavrı net, speküle etmek art niyetliliktir" diye konuştu.
Akdoğan, Dolmabahçe görüşmelerine ilişkin tartışmalarla ilgili soruları cevapladı. Eski Meclis Başkanı Bülent Arınç'ın Dolmabahçe süreciyle ilgili Erdoğan'ın bilgisi vardı sözlerinin hatırlatılması üzerine Akdoğan şöyle konuştu;
"Sayın Cumhurbaşkanımızın tavrı net, speküle etmek art niyetliliktir. Cumhurbaşkanımızın tekrar tekrar bu tartışmanın içine çekilerek polemik konusu yapılması son derece yanlıştır. Cumhurbaşkanımızın son derece net olan açıklamasının speküle edilecek bir tarafı yoktur. Sayın Erdoğan'ı süreçte negatif konuma oturtma çabası da beyhudedir. Çünkü terörün son bulması ve örgütün silahları gömmesini amaçlayan Çözüm Sürecinin mimarı odur. 2003'ten itibaren yapılan reformların ve hizmetlerin altında onun imzası bulunmaktadır."
"OLUŞTURULAN ALGI, GERÇEĞİN ÖNÜNE GEÇMİŞTİR"
Dolmabahçe görüşmesinin bir mutabakat ve müzakere değil bir görüşme olduğunu daha önce de ifade ettiğini anımsatan Akdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"HDP'li milletvekillerinin yasamayla ilgili bakan olarak benimle ve ilgili arkadaşlarımızla yaptıkları ve İmralı'nın silah bırakma çağrısını açıklayacakları görüşmeyi bir ortak mutabakat metni gibi takdim etmeleri, arkasından ortaya koydukları söylemler ve tavırlar süreci istismar ettiklerini göstermiştir. Bağlamından saptırılarak oluşturulan algı ise gerçeğin önüne geçmiştir. İmralı'nın silah bırakma çağrısının devlete ve hükümete karşı bir kazanım gibi sunulması, ardından takındıkları negatif tavırlarla bu iradenin de arkasında durmamaları farklı bir görünüm oluşturmuştur."
MUTABAKAT AÇIKLAMASI
Dolmabahçe'deki Başbakanlık Ofisinde HDP'liler tarafından gündeme getirilen maddelerin bir mutabakat çerçevesi olmadığını vurgulayan Akdoğan, "Bunların ancak demokratik siyaset zemininde tartışılacak konular olabileceği o günkü beyanımızda da görülecektir" dedi.