BIST 10.025
DOLAR 35,16
EURO 36,68
ALTIN 2.956,54
HABER /  GÜNCEL

Arınç'ın çağrısını duyan var mı?

Meclis 85. yılını kutluyor. Darbeler ve savaşlar gördü bu yıllar içerisinde. Tehlikeli bir dönemden geçiyor Türkiye. O ülkenin Meclis başkanı Arınç'ın bugün çağrısı vardı.

Abone ol

TBMM Başkanı Bülent Arınç, Türkiye'nin 85 yıllık tarihinin en ciddi dönemecinden geçtiğine işaret ederken, tüm vatandaşları "vatanperverlik kimliğinde" buluşmaya çağırdı. Anıtkabir'deki törenlerin ardından TBMM Başkanı Bülent Arınç ve devlet erkanı Ulus'ta bulunan birinci Meclis binasına geldi. Burada bir konuşma yapan Arınç, bugünlerde Türkiye'nin 85 yıllık tarihinin en ciddi dönemecinden geçtiğine işaret ederken, "Bir yanda çok yaklaştığımız AB üyeliğimiz, bir yanda Kıbrıs, bir yanda yanıbaşımızda devam eden savaşlar ve bölgemizde hızla süren iktidar değişimleri. Dünya bizim bölgemizde süren bu değişimi yakından takip ediyor. Herkesin gözü bu bölgede ve özellikle de bizim üzerimizde. Sanırım yapacağımız, vereceğimiz karar sadece bizim ve bölgenin değil, bu bölgeyle ilgilenen onlarca ülkenin de geleceğini etkileyecektir" şeklinde konuştu. Arınç, tüm bu önemli gelişmeler nedeniyle Türkiye'nin gücünü ve bölgeye etkisini azaltmak isteyen taraflar olacağını, bu yüzden Türkiye'de huzursuzluk, gerginlik, etnik kimliği öne çıkartan bir dalga ve bu dalganın neden olduğu küçük ama endişe verici toplumsal olaylar yaşandığına dikkat çekti. Bugünlerin 85 yıl önce var olma mücadelesi veren ilk Meclis üyelerinin yaşadığı sıkıntılı günleri anımsattığını dile getiren Arınç, "Onlar kadar büyük dertlerimiz yok. Onlar kadar ölümcül sorunlarımız da yok çok şükür. Buna rağmen o zor şartlarda onlarda olan ve bizde olmayan bir eksiğimiz var;Ortak bilinç ve ortak hedef" dedi. Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü: VATANPERVERLİK KİMLİĞİNDE BULUŞMAMIZ GEREKİR "Onlar gibi ortak bilincimizi oluşturup, ortak hedefimize kilitlenmemiz gerektiren günlerden geçiyoruz. Bugün hepimizin kendimize tıpkı bu Meclisi kuran farklı kökenli insanlar gibi 'vatanperver' adını takıp tüm ayrılıklarımızdan kurtulmamız gerekir. Hepimiz sadece bayrak için değil, ekonomiden çevre kirliliğine, tarihi kültürümüzü yaşatmaktan, fikir özgürlüğüne kadar bu ülkenin her sorunu için uğraşmalıyız. Bir vatanperver gibi dışarıdan ya da içerden yapılan tüm baskılara göğüs germemiz, kenetlenmemiz ve ülkemize sahip çıkmamız gerekir. Bu ülkenin kurucuları da, bu ülkenin mayası da, bu ülkenin sahipleri de farklı kökenlerden, farklı düşüncelerden, farklı inançlardan gelebilir. Ancak tüm bu insanların birleştiği ortak kimlik vatanperverlikti ve yine aynı kimlikte buluşmamız gerekir. O zaman farklı yerlere çekilebilecek bir kavram kargaşasından, zihinlere kazınmış yanlış imajlardan, bizi birbirimizden soğutacak algılamalardan kurtulabiliriz." Arınç ve beraberindekiler daha sonra Birinci Meclis binasında bulunan Kurtuluş Savaşı Müzesini gezdiler. Arınç burada bulunan özel deftere şunları yazdı: "Esarete mahkum edilmek istenen bir milletin iradesinin hayat bulduğu ve bağımsızlığının simgesi olan bu tarihi çatının altında bulunmaktan büyük heyecan duyuyorum. Savaş ortamında imkansızlıklar içerisinde kurulan bu mütevazi mekanda, tarih sahnesinden silinmek istenen Türk Milletinin bağımsızlık ateşi yakılmıştır. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere milletin bağrından çıkmış kahramanlar ülkemizin bağımsızlık mücadelesini buradan yönettiler. Gazi Meclis'in ortaya koyduğu bu destansı bağımsızlık ruhu, Türk Milletinin en önemli ilham kaynağı olarak geleceğimize her zaman ışık tutacaktır. Böylesi anlamlı bir günde, kurucu iradenin taşıdığı heyecan ve ruhu aynı tazelik ve kararlılıkla tüm benliğimde hissediyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bağımsızlık mücadelesinin neferlerini rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum."