Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Recep Tayyip Erdoğan’ın yüzde 60’lara yaklaşan bir oy oranıyla Cumhurbaşkanı seçildiği ...
Abone olBaşbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Recep Tayyip Erdoğan’ın yüzde 60’lara yaklaşan bir oy oranıyla Cumhurbaşkanı seçildiği zaman Türkiye’de yeni bir dönemin başlayacağını belirtti.
Partisinin Bursa İl Teşkilatı tarafından Merinos Parkı’nda düzenlenen bayramlaşma töreninde konuşan Bülent Arınç, Ak Parti hükümetinin gezi provakasyonu, 17 ve 25 Aralık darbesiyle yıkılmak istendiğini hatırlatarak, "Yıllarca Ak Parti ile içiçe geçmiş ve Ak Parti’den fevkalade istifade etmiş bir grubun içerisinden bazıları hükümet karşıtı eylem operasyona girdiler. Başbakanımızın tabiriyle "bir darbeyi gündeme getirdiler". Hukuk yoluyla veya hukuku alet ederek hükümetin sonunu getirmeye çalıştılar. Orada da plan farkedildi tedbirler alındı 17 ve 25 Aralık operasyonları da sonuçsuz kaldı. Bunlara başka bir hükümet maruz kalsaydı 2002’den önceki üç partili hükümet gibi 4-5 partili hükümetler gibi hiç birisi bir gün bile dayanamazdı. Güçlüydük halktan yüzde 50 destek almıştık. Aklı başında bir hükümetimiz vardı. Bu operasyon da boşa çıktı. Onun da gayesi 30 Mart’ta seçimin kaybedilmesi, Ak Parti’nin çökecek noktaya gelmesiydi. Ocak ayına girdiğimizde herşeyin tedbiri alınmıştı. Oyunlar, hileler, deşifre edilmişti. Cascavlak ortada kalan emniyet, yargı görevlileri, bazı kurumlarda yuvalanmış çete gibi çalışan kötü maksatlı insanların planları deşifre oldu. İyilerine bişey demiyorum. Kenarda kalıp da bunlarla ilişiği olmayan, haberi olmayan duysa bile kabul etmesi mümkün olmayan saf temiz binlerce onbinlerce insanı sözümün içine koymuyorum. Organize ve tek gayesi siyasi amaçla hükümeti yıkmak olan ve malesef bir plan dahilinde çalışan organizasyondan söz ediyorum. Onun da hesabı görüldü. Arkasından 30 Mart geldi. 30 Mart’a giderken bütün siyasi partiler içiyle dışıyla 7 düvel gibi ak partinin üzerine çuvallandılar. Halkımızı yanımıza aldık. Ona oyunları deşifre ettiğimizi gösterdik. Gizli açık ittifaklara rağmen Ak parti çok şükür 30 Mart’ın galibi oldu" dedi.
"KILIÇDAROĞLU YOLDA GÖRSE EKMELEDDİN İHSANOĞLU’NU TANIMAZDI, O ŞİMDİ MHP İLE CAMİYE, CHP İLE GEZİ PARKI’NA GİDİYOR"
Başbakan Erdoğan’ın güçlü bir lider olduğunu, diğer Cumhurbaşkanı adaylarında böyle bir vasıf olmadığını kaydeden Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü: "Başbakan olamadıkları gibi partilerini başarıya götüremediler. Seçimlerden başarıyla çıkamadılar. Söyledikleri ve yaptıklarıyla ülkenin huzur ve güveniliğinni sağlanmasına katkıları olmadı. CHP ve MHP’nin adayı siyasetçi değil. Aslında olması lazımdı. Benim geldiğim siyasi çizgi, her defasında bir kişiyi Cumhurbaşkanı adayı yapmıştı. Birinci tura girseniz kendi partinizin ilkelerini benimsemiş adayla "ben de varım" deseniz daha doğru olurdu. İki parti ve diğerleri kendilerinden bir adayın oy alamayacağını hatta gülünç ve komik kalacağını düşündükleri için Ak parti seçmeninden veya ortadaki seçmenden daha çok oy alabileceğini düşündükleri birisini aday gösterdiler
Şahsıyla ilgili küçümseme yaparsak bu bize yakışmaz. Geçmişte bildiğimiz ve tanıdığımız bir insandı. Ama iddia ediyorum, Sayın Kılıçdaroğlu yolda görse kendisini tanımazdı. Aday olacağı kulağına söylendiğine kadar Ekmeleddin denen şahsın ismini bile tanımazdı. Ne yaptığını bilmezdi. Biz biliriz. Çünkü onu İKÖ genel sekreteri yapan da arkasında duran da beraber hac ve umre yapmaktan ulaslararası konferanslarda onu taktim etmeye kadar bilir, tanırız. Ama o bilmez. MHP Genel Başkanı bilir, bu kadar bilmez. Adeta sarıldılar. Kurtarıcı gibi baktılar. O şahsın kabul edip etmemesi kendi takdiridir. Bana böyle bir teklif edilse, "siz bende bir eksiklik mi gördünüz, Recep Tayyip Erdoğan veya Abdullah Gül’ün karşısına aday çıkartmak isterseniz, benim benim karakterimden şüphe mi ettiniz" der böyle bir şeyi kabul etmezdim. Hayatı boyunca en büyük desteği aldığı Başbakan ve Cumhurbaşkanımıza karşı ve özellikle CHP’nin böyle bir teklifine inanmazdım, şahsen koşa koşa gideceğine inanmazdım. Ona yakışmayan şeyler ziyaretler yapıyor. Camiye giderken yanında MHP’liler var, Hacıbektaş’a giderken CHP’liler var. Kabristan kabristan dolaşıyor. Adnan Menderes’in kabrine gidiyor. Bunların hepsi güzel şeyler ama adaylıktan önce sen bunları hiç yaptın mı? Mesela memleketi Yozgat’a ömrü boyunca iki kez gitmiş. Bursa’ya gelmişliği yok. "Oraya git" diyorlar gidiyor. Gezi olaylarına CHP ile gidiyor, bir başka yere MHP ile gidiyor. İyi de ne yapıyorsun. Bak şimdi Diyarbakır’a gitti. Diyarbakır’a giden eğer oy toplamak istiyorsa oradakilerin ağzıyla kendini konuşmaya mecbur hissediyor. Diyarbakır’da diyor ki, "Kürtçe anadil geçmişte yasaklandı, bu bir cinayetti. Anadilde eğitim bile olabilir".Bir gazeteci soruyor "Öcalan’ın affedilmesi gündeme gelebilir mi?" "Mecliste gündeme gelirse ben ne yapabilirim" diyor. Bahçeli’nin yüzüne bakmak isterdim. Bunları içimizden birisi söylediği zaman, "yav vatan haini" diyen Bahçeli, aday yaptığı insanın sözlerini duymazdan geliyor. Allah bizi o durumlara düşürmesin
Alnımız açık başımız dik. adam gibi adam Recep Tayyip Erdoğan gibi bir Cumhurbaşkanı adayımız var. İçi dışı bir. Özü sözü bir. Önü arkası bir. Bu adam bunları söylüyor. "Ama arkasından ne yapar" diye endişe duyan birisi var mı? Yapacakları yaptıklarının teminatı. Keşke bütün Cumhurbaşkanlarımız onun gibi olsaydı. "2023-2053-2071 hedefine nasıl dolu dizgin gideceğimizin heyecanını yaşayacağım" diyor. Ne kadar güzel.
Keşke bütün Cumhurbaşkanlarımız böyle olsaydı, hepsi böyle hizmet etseydi. Türkiye’yi bugün uçuracak noktaya gelseydi. 2007’de büyü bozuldu. Bu memleketin tertemiz evladı, önüne konan engelleri aştı. Milletimiz Gül gibi bir Cumhurbaşkanına kavuştu. O da 7 yıl boyunca bu ülkeye en başarılı hizmetleri yaptı. Onun davasını sahiplendi. Bugün 4*100 bayrak yarışı gibi önündeki atlete bayrağa veriyor. O daha hızlı koşacak. Kurban olduğum allah neler verdi. bu ülkeye"
"OBAMA VE PUTİN DAHİL KİMSE İSRAİL’E ÇOCUK ÖLDÜRMESİNİ İYİ BİLİRSİN DİYEMEDİ"
Arınç, Tayyip Erdoğan’ın aile hayatı, okuduğu okullar, yaptığı işler ve söylediği sözlerin belli, dünya kredisinin ise ortada olduğunu kaydederek, "Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olması gerekirken 20 tane sebep sayarsanız 20 sebebe bedel ben size başka bir şey söyleyiyim. Bir İsrail’in askerine, komutanına, Başbakanına, bakanına, Cumhurbaşkanına kimse dünyada Obama da dahil Putin de dahil "Sen katilsin, çocuk ve adam öldürmesini iyi bilirsin" dememişti. Evet dünyada bir tek insan çıktı. 76 milyonu arkasına aldı. Yanında oturan Cumhurbaşkanına "Bana bak, çok yüksek sesle konuşma, bu edep dışıdır, ben seni dinledim, şunu iyi bil, siz çocuk öldürmesini bilirsiniz, siz katilsiniz, sesini yükseltme" diyebilidi. 5 sene öncesinin Davos’undan bahsediyorum. Televizyonlarda gördüğünüz zaman yüreğinizde heyecan hissediyorsunuz. Bunu yapan insana nasıl dua ediyorsunuz. Bunu kimse söyleyemedi dünyada. O geceyi hiç unutamıyorum. Büyük gazete yazarları televizyonlara bağlandı. "Türkiye mahvoldu" dediler. "Bunu söyledi ya dolar 3 lira olacak’ dediler. ’Amerika bir daha telefonlara çıkmaz’ dediler. ’İsrail sadece bu sebeple Türkiye’yi batırır" dediler. Allah dilerse zalimlere karşı sizi aziz eder. İki saat sonra ne oldu biliyormusunuz. "Başbakan hazırlayın uçağı mı Türkiye’ye dönüyoruz" dedi. Eline yapıştı İsrail Cumhurbaşkanı, Türkiye’den özür diledi. Hamdolsun İsrail’e özür dileten bir Cumhurbaşkanımız olacak inşallah. Onlar da yaptıklarını bilecekler. Zalim sultana karşı hakikati haykırmak en büyük cihatsa bunu yapmış bir insanı Cumhurbaşkanını seçeceksiniz, . Bundan daha büyük şeref olur mu? bütün milletimiz için. Bir vicdan borcudur söylemek istiyorum. Türkiye’nin en çok satan gazetelerden birisinin patronuyla daha sonra konuştum. Dedi ki bizim genel yayın yönetmeni aradılar. "Patron mahvolduk, Tayyip Erdoğan öyle bir yanlış yaptı ki Türkiye bunun altında kalacak. Biz de yarın şöyle bir başlık atmak istiyoruz" dediler. Telefonda onlara ağzıma geleni söyledim. Patron söylüyor. "Ulan ben Anadolu çocuğuyum be ilk defa gurur duydum bu gece. İlk defa bu gece bu memleketin bir evladı olduğuma kanaat getirdim". Başbakanımızın çok da sevmediği bir patrondan bahsediyorum. Faturası ne olursa olsun, benim izzetimi, benim şerefimi yükselten bir Başbakana sadece teşekkür ederim. Bunu söyleyebildim. Siz Allah rızası için bir şeyi inanarak yaparsanız mizansen olarak değil, siz izzet sahibi olursunuz, Hadisi şerifte "cesur olan izzetli olur" diyor. İzzet sahibi olmaya mecburuz. Birileri çok korksa, istemese bile inşallah Türkiye’nin Cumhurbaşkanı yüzde yüz hak ederek, yüzde yüz başarıyla birinci turda seçilecek. Bu yetmez, birinci turda en yüksek oyla seçilmesi lazım. Bu mesajın herkese verilmesi lazım" diye konuştu.
"METİN OKTAY OLSA MADALYA TAKARDI"
Türkiye’nin yüzde 60’lara yaklaşan bir oy oranıyla Recep Tayyip Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı seçtiği zaman Türkiye’de yeni bir dönemin başlayacağını vurgulayan Arınç, "Arkası 2015tir. 2015te de inanıyorum ki Ak Parti’miz tekrar iktidar olacaktır. Yeni bir 5 yıl başlayacaktır. Daha büyük hizmet yılları olacaktır. Çalışkan bir hükümet, çalışkan bir Cumhurbaşkanı. Birbirinin işlerine burnunu sokarak değil, Türkiye’nin izzet ve itibarını yükseltmek için elinden geleni yapacaktır. Başbakanımız sözünün eridir. Bir insan mertse, içi dışı birse onda görür. Cesur insan arıyorsa onda görür. Çalışkan arıyorsa onda görür. 24 saate 2 saat uyku uyumayan bir insan. Diyarbakır’da 45 derecede miting yapıyor. İstanbul’da bir başka toplantıya katılıyor. Başakşehir’de akşam futbolcu gibi 3 gol atıyor. Böyle bir aday dünyanın neresinde var. Adam bir aşırtma gol atmış kardeşim sanki Cumhurbaşkanlığı seçimi gibi, ayağının tersiyle küt sanki 90’dan ampul gibi dikmiş oraya . Hiç mi yorulmuyorsun mübarek ya . Rıdvan Dilmen’in ayağı kırılmış, öbürünün adalesi kopmuş 5 dakikada üç gol atıyor. Bunu kim yaptı. Rahmetli Metin Oktay olsa madalya takardı. Böyle Cumhurbaşkanı olacak" şeklinde konuştu.
(İHA)