BIST 9.627
DOLAR 35,25
EURO 36,81
ALTIN 2.967,70
HABER /  POLİTİKA  /  AK PARTİ

Arınç cemaati ihanetle suçladı

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 'ne isterseniz yaptık' dediği cemaati nankörlükle suçladı.

Abone ol

Başkaları hakaret ederken cemaati en çok kendilerinin koruduğunu söyleyen Arınç, bugün hükümete diz çöktürmek isteyenlerle birlikte olmalarını eleştirdi.

"Allahım sen bu ihanetlerin hesabını sorarsın" diyerek cemaate tepki gösteren Arınç, "Ak Parti'ye oy vermeyecekler bu haksızlıkları gördüğü zaman bende Ak Parti'ye oy vereceğim diyor." iddiasında bulundu.

Manisa'da gün boyunca partililerle buluşan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, akşam, kent merkezi Karaköy Mahallesi'nde partilileriyle bir araya geldi. Havai fişek gösterisi ve sloganlarla karşılanan Arınç, alana girerken bazı vatandaşlar ezilme tehlikesi yaşadı.

Başbakan Yardımcısı Arınç, Manisa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hüseyin Tanrıverdi, ilçe belediye başkan adayları ve partililerin katıldığı gece mitinginde, Manisalılardan oy istedi. 'Dik dur eğilme' sloganları eşliğinde oturduğu sandalyenin üstüne çıkarak halka seslenen Başbakan Yardımcısı Arınç, geçen hafta Manisa'da yapılan Ak Parti mitingini hatırlattı, montaj iddialarına gönderme yaptı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç şunları söyledi:

"Montaja gerek yok. Gören gözler vardı. Birbirine yapışmış binlerce Manisalıyı gördük. Ak Parti'yi incitmeye çalışan, 11 seneden beri başbakanlık yapan, ülkenin yükselmesi için gayret eden hakaretleri görünce, haksızlıkları görünce, bu haksızlıklara isyan ediyorsunuz. Bu cesaretten, fedakarlıktan başbakanımıza gösterdiğiniz sevgiden dolayı hepinizi alnınızdan öpüyorum."

Milletin Ak Partiye destek verdiğini öne süren Arınç, yapılan hizmetleri Türk Milletinin beğendiğini söyledi. Arınç, "Yarın milletvekilliği seçimine gitsek, yüzde 60 alırız Allahın izniyle" dedi.

ANAYASA MAHKEMESİ O ESKİ ANAYASA MAHKEMESİ DEĞİL
Yerel seçimlerin önemine dikkat çeken Arınç, büyükşehir yasasına CHP ile MHP'nin karşı çıktığını belirterek, "Manisa büyükşehir olduysa bunu Ak Parti yaptı. Anayasa Mahkemesine götürdüler. Şüphesiz Anayasa Mahkemesi bunların bıraktığı anayasa mahkemesi değil. 367'leri kabul eden, birilerinin değirmenlerine su taşıyan Anayasa Mahkemesi değil. Orada haysiyetli Anayasa Mahkemesi üyeleri var" diye konuştu.

BAŞBAKAN HELALİ HARAMI BİLİYOR
17 Aralık operasyonuna değinen, operasyonun Ak Parti Hükümeti'ni ve Başbakanı hedef aldığını söyleyen Arınç, "Ak Parti'yi çökertmek başbakana diz çökertmek için bugüne kadar yapılmayan kötülükleri yapmaya başladılar. Ben bu partinin kurucusuyum. Tayyip bey ile arkadaşlığımız 30 yıl öncesine dayanır, her yere birlikte gittik. Sonunda bütün Türkiye'yi kucaklamak için Ak Parti'yi kurduk. Ben bu insanı tanıyorum. Ahlakını, terbiyesini, ailesine verdiği değeri biliyorum. Evlatlarını çok güzel yetiştirdi. Helal haramı ne kadar iyi bildiğini biliyorum. Ben yanındayım onun, birlikteyim. Bende helali haramı bilen bir insanım. Alnımız açık hamdolsun" dedi.

ASIL HIRSIZ SENSİN UTANMAZ ADAM
Siyasetçiler için yolsuzluk iddialarının her zaman olduğunu kaydeden Arınç, "Menderese bile dil uzattılar" diyerek şöyle konuştu:  "Diktatör oldu dediler, bu yalanlara kananlar oldu. Ama bugün o bir şehit olarak hatırlanıyor. O milletin sevgilisi, ona Yassıada sürgününü yapanları herkes lanetle hatırlıyor. Şimdi 30-40 sene sonra geriye dönüp baktığınızda bir kısmının yolsuzluklara bulaştığını bir kısmının da haksız suçlamalar karşısında kaldığını görebiliriz. Ben 20 yıldır parlamentodayım. Mehmet Ağar da, Tansu Çiller de Yüce Divan'da yargılandı. Ama önce soruşturma açıldı, sonra yargılama yapıldı. Yoksa birisi bir şey iddia etti diye adama hemen hırsız demediler. İnsan, hem hakim, hem savcı olur mu? Asıl hırsız sensin, utanmaz adam. İki montaj ses kaydı yayınlanınca insanı mahkum etmek gerekir mi? Doğru mudur, yanlış mıdır? Hiçbir araştırma yapmayan ağzını doldura doldura Kılıçdaroğlu, meydanlarda bu ülkenin Başbakanına hakaret ediyor. Bazı çevrelerle işbirliği yapıp, o çevrelerin televizyonlarında gazetelerinde Ak Parti'ye hücum etmeye kalkıyor."

BAHÇELİ'Yİ DAHA ÇOK SEVERİM, KILIÇDAROĞLU'NU ÇOK SEVMEM
Konuşmasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye seslenen Arınç, iki partiye oy hedefi koymalarını önerdi. Arınç, "Biz tabela partisi değiliz. 2011 seçimlerinde yüzde 50 oy aldık. Bizim başımızdaki genel başkanımızın Fatih Sultan Mehmet gibi 'bu seçimde birinci parti olamazsam siyaseti bırakırım' dedi. İddia sahibi insan bunu söyler. Siyaset iddia eşidir. Yüzde 10'nu aşsak meclise kapağı atsak diyenlerden değiliz. Bu iddiaya karşı Kılıçdaroğlu'ndan 'ben de birinci olmazsam bırakırım' dediğini duydunuz mu? Ben onlara acıdığım için kıyak yaptım. Ey Kılıçdaroğlu, de ki ben bu seçimlerde yüzde 30'dan aşağı oy alırsam genel başkanlığı bırakırım. Bahçeli'yi daha çok severim, Kılıçdaroğlu'nu çok sevmem. Bahçeli edepli adamdır. Bahçeli'yi sevdiğim için ona daha düşük bir hedef gösterdim. Seni çok sevdiğim için daha küçük bir hedef koydum. Yüzde 20 alamazsam 20 yıllık başkanlığı bırakırım diyebilir misin" dedi.

BUNLARIN ELİNE DÜŞERSEK, ÜLKE 3 GÜNDE ÇÖKER
Başbakan Yardımcısı Arınç, muhalefetin hükümeti yönetemeyeceğini iddia ederek şunları söyledi: "Diyelim ki bu hükümeti yıprattınız, bu hükümet gitti. Kim hükümeti kuracak? Bu milleti saf zannediyorlar. Bilmez zannediyorlar. Sen mi iktidar olacaksın? Valla bunların eline düşersek 3 günde ülke çöker. Ne ekonomi kalır, ne sokakta huzur kalır, ne maaş ödemesi kalır. Bunlar 9 lira çıkaramazlar. Hazırı yerler 3 günde bitirirler. Allah bunların eline bırakmasın."

HAKARETLERİNİ FAİZİYLE İADE EDİYORUM
Gülen Cemaati'ne ve Kılıçdaroğlu'na yönelik eleştirilerde bulunan Arınç, "Bu gün yapılan hedef iftiradır, yıpratmadır. Kılıçdaroğlu, 1 saat konuşuyor 55 dakikası hakaret. Ağzına geleni söylüyor, çirkin oluyorsun. Mahkeme karar vermedikten sonra senin bu sözlerin sadece kendine döner. Heybesinde küfürden başka bir şey olmayan bir adama, küpün içinde ne varsa dışına o sızar. Söyledikleri o hakaretleri Karaköy Meydanı'ndan kendisine faiziyle beraber iade ediyorum. Belden aşağı vurmakla insanları çöktürebileceklerini zannediyorlar. Duvara çamur at, tutmasa da izi kalır zannediyorlar. Meclis soruşturması olmadan bir bakan, başbakan hakkında dava açılamaz" dedi.

CEMAATE SESLENDİ; "SİZ NE DERSENİZ YAPTIK"
Bu seçimin hükümet seçimi haline getirildiğini dile getiren Arınç şöyle konuştu:
"Başkaları da kapı kapı dolaşıyor, broşür dağıtıyor. Bizim bir yerlere getirdiğimiz insanlar, 'bu partiye oy vermeyin de bana yıllardır küfredenlere oy verin', siyaset bu noktaya geldi. Buna tahammül etmek çok zor. Ama biz yıllardır sizinle birlikte sizin menfaatinize sizin hizmetlerinizi sevdiğimiz için her zaman sizin hizmetinizde olduk. Siz ne derseniz yaptık. Başkaları size hakaret ederek, küçük görürken en çok biz sizi koruduk. Onlar temiz, namuslu insanlardı. Ülkelerini seven birliğini isteyen insanlardır diyerek sizi kollarımızın altında koruduk. Bugün siz hükümeti devirmek isteyenlerle hükümete diz çöktürmek isteyenlerle birlikte olamazsınız. Allah size bunun hesabını sorar. Yanlış işler yapıyorlar. Bizim oyumuz eksilmez. Memleket başbakana sahip çıkmak istiyor. Yalanlara iftiralara kendi vücudunu siper etmek istiyor. Bu seçim hükümeti yıkmak isteyenlere ders olsun diye iki defa üç defa çalışmamız lazım. Birileri Ak Parti'den 70 oy almak için gece gündüz çalışıyor. Allahım sen bu ihanetlerin hesabını sorarsın. Ak Parti'ye oy vermeyecekler bu haksızlıkları gördüğü zaman bende Ak Parti'ye oy vereceğim diyor."

ALLAH ISLAH ETSİN
Başbakan Yardımcısı Arınç konuşmasını şöyle tamamladı: "Siz kimin değirmenine su taşıyorsunuz. Ak Parti gitsin de kim gelsin diye çabalıyorsunuz. O gelsin dediklerinizin bu ülkeye yaptıklarını, size yaptıklarını, size söylediklerini bilmiyor musunuz? Ama öyle bir noktaya geldiler ki, devlet içindeki organizasyonlarıyla savcıları hakimleriyle bazı kurumları ele geçirmişler haberimiz olmamış. Oradaki organizasyonlarıyla tek bir hedefleri var; bu hükümet gitsin. Yerine kim gelsin. Orası önemli değil. Gitsin de kim gelirse gelsin. Kumar mı oynuyoruz? Türkiye buna hiçbir zaman tahammülü var mı? Bu başbakan 24 saat Türkiye'yi düşünüyor. Bunlar hiçbir şeyi düşünmüyor. Gitsin yerine kim gelirse gelsin. Bu düşünce yanlış bir düşünce. Bu düşüncenin sahiplerini uyarıyorum. Siz lütfen bu kötülükleri yapanlarla birlikte olmadığınızı söyleyin, onları reddedin. Bu taraftan yanlış yapan varsa biz hesabını görelim, o taraftan yanlış yapanlarla siz aranıza mesafe koyun. Her gün televizyonlarınızdan, gazetelerinizde bize muhalif olanları çıkararak bize ateş ettiriyorsunuz. Ayıptır, günahtır. Görülüyor ki bu seçimler hükümetin de seçimidir. Bu hükümet gitsin de ne olursa olsun, istikrar falan düşünmüyoruz, eski günler çok güzeldi diyenler malum ki oy vermeyecekler. Allah onları ıslah etsin."